Güncelleme Tarihi:
Açıklamada, “Karalama kampanyaları, Avrupa Birliği (AB) ülkelerinin kötü planlanmış göç politikalarıyla birleşince uluslararası hukuku ve insancıl ilkeleri planlı bir şekilde ortadan kaldırmaya çalıştı. Bu saldırılar karşısında kısa vadede acil bir çözüm bulunamadığından, MSF ve SOS Méditerranée’nin Aquarius’un faaliyetlerine son vermekten başka çaresi kalmadı” denildi.
ÇOK KARANLIK BİR GÜN
MSF Genel Direktörü Nelke Manders ise şunları söyledi: “Çok karanlık bir gün. Avrupa bugüne kadar arama kurtarma faaliyetlerini devreye sokma konusunda herhangi bir adım atmadığı gibi, hayat kurtarmaya çalışan diğer kuruluşları da bilfiil sabote etti. Aquarius’un faaliyetlerinin sona ermesi demek, denizde daha fazla insanın ölmesi demek. Bu durum ise aslında engellenebilecek ölümlerin gözlerden ırak bir şekilde, geride hiçbir tanık kalmadan gerçekleşeceği anlamına geliyor.”
MSF Acil Durum Koordinatörü Karline Kleijer de “Bugün Avrupa ülkeleri göç yönetimi konusunda başarılı olduklarını iddia ediyorlar ama aslında zorla geri gönderme uygulamasına doğrudan destek veriyorlar. İnsanlar denizde ölüme terk edildiği sürece, Libya’da mahkûm edilmeye zorlandığı sürece, MSF olarak tıbbi ve insani yardım sunmanın başka yollarını aramaya devam edeceğiz” diye konuştu.
- Bu yıl yaklaşık 2 bin 133 kişi Akdeniz’de hayatını kaybetti. MSF 2015’ten bu yana, önceki arama kurtarma gemileri Bourbon Argos, Dignity, Prudence ve Phoenix ile birlikte Akdeniz’de 80 binden fazla insana destek sundu. 2016’nın şubat ayında denizdeki arama kurtarma faaliyetlerine başlayan Aquarius bugüne kadar Libya, Malta ve İtalya arasındaki uluslararası sularda 30 bin kişiye yardım etmişti.