Havana'da başkaldırı ve aşk

THE LOST CITY

Alakasız geçişler, kötü çekimler, rol kesmeler, yetersiz diyaloglar...

Oysa Küba asıllı oyuncu Andy Garcia, Küba'da büyük bir deÄŸiÅŸimin yaÅŸandığı 1950'leri anlattığı, yapımcılığını, yönetmenliÄŸini ve baÅŸrolünü üstlendiÄŸi Kayıp Åžehir için uzun yıllardır hazırlanıyormuÅŸ.  Ortaya çıkan sonuç maalesef yıllarına yazık ettiÄŸine iÅŸaret ediyor.Â

Guillermo Cabrera Infante'nin yazdığı aynı adlı kitaptan beyazperdeye uyarlanan Kayıp Şehir, 1950'lerde ve o yıllarda Karayipler'in Paris'i olarak hatırlanan Havana'da geçiyor.

FÄ°DEL CASTRO VE CHE

Şehrin gece hayatının renkliliği daha ilk sahnede hareketli Küba müzikleri ve ateşli Latin danslarıyla perdeye yansıyor. Hoş bir açılış. İlerisi için hevesleniyoruz haliyle.

Ancak ilk sahne tam bir göz boyamaymış. Gerisi gelmiyor. Fico Fellove ve ailesini tanırken sıkıntıdan patlıyoruz. Kardeşler arasında geçen diyaloglar da sanki bir ilkokul öğrencisinin ağzından çıkmış. İnsanın inanası gelmiyor.
Özgürlüklerini ailelerine tercih ettiklerini söyleyen kardeşler evden ayrılarak diktatör Batista'ya karşı mücadeleye giriyorlar ve Luis Fellove bir baskında hayatını kaybediyor.

Politikadan uzak kalmayı tercih eden Fico, gelişmeler karşısında ne yapacağını bilemezken, gözü yaşlı baldızına kol kanat germeyi de ihmal etmiyor. Filmin sonrasında Fidel Castro ve Che Guavera'nın da resmin içine girdiği bir Küba hikayesi izliyoruz. Fico ve baldız aşkı da bu karmaşa içinde sürüp gidiyor. Hem de çoğu kez komik, zorlama ve suni diyaloglar ve sahneler eşliğinde.

GARCIA'DAN KÃœBA'YA SAYGI DURUÅžU

Andy Garcia belli ki, 5 yaşında ailesiyle birlikte Amerika'ya gitmek için terk ettiği ülkesi için bir şeyler yapmaya çalışmış. Köklerime sahip çıkayım, Küba'da yaşananları bir de ben anlatayım demiş.

Ama bunu yaparken ne yönetmen ne de oyuncu olarak başarılı olduğu söylenebilir. Kamera açılarından, kurguya, sahneler arası geçişlere kadar pek çok noktada acemi olduğu açıkça ortaya çıkıyor.

Garcia, Fico rolünde de hayli kasılmış. Plastik gözyaşları, zorlama el kol hareketleri, hatta yürüyüş şekli bile çoğu yerde sırıtıyor.

Güzel baldız rolündeki süpermodel Ines Sastre bile pek çok sahnede şaşırtıcı bir şekilde Garcia'dan rol çalıyor.
Fidel Castro'yu sadece uzaktan görüyoruz filmde. Che ise pek de iyi tanıtılmamış doğrusu.

Dustin Hoffmann o kadar az görünüyor ki, sadece adı var diyebiliriz!

Kayıp Şehir'in en eğlenceli karakteri Bill Murray'in canlandırdığı Amerikalı isimsiz yazar. Neyse ki onun neşeli diyalogları, rahat oyunculuğu keyifle izleniyor ve film o varken biraz olsun nefes almaya başlıyor.

Sakız gibi uzayan sahnelerde bayılmaktan araya giren eşsiz müzikler ve danslar sayesinde kurtuluyoruz. Ciddi bir olayı anlatırken araya romantik sahneler koymak iyi bir yöntem olabilir belki, ama burada işlemiyor. Çünkü romantik sahneler amatörce oynanmış ve aynı amatörlükle kameraya alınmış.

Küba devriminin altyapısının nasıl hazırlandığı, hangi durum ve şartların ülkeyi bu sonuca götürdüğü konusunda hayal gücünüzü kullanmanız gerekecek. Çünkü Kayıp Şehir, Havanalı zenginlerin yaşamına odaklanırken, fakir halkı es geçiyor.

Fico ve baldız arasındaki romantizme harcanan zamanın bir kısmı devrimin arka planına harcansa film derdini daha iyi anlatabilirmiş kuşkusuz.

Kayıp Şehir'de her şey aceleye gelmiş gibi bir hava var. Zaten çekimler de topu topu 35 gün sürmüş.
16 yıldır proje üzerine çalışan Andy Garcia, yılların emeğini bir aya sığdırıp, oldu bittiye getirerek heba etmiş anlayacağınız.

En büyük hatayı ise alelacele çektiği filmini kısaltmaya kıyamayarak yapmış. 143 dakikalık filmin yarım saati fazladan oyalıyor izleyiciyi.

Sözümüz bir kaç güzel görüntü, dans ve müziklerden dışarı, ama Kayıp Şehir onca yıllık hazırlık aşamasına layık olamayan, aceleye ve acemiliğe gelmiş bir film.

HAFTANIN DÄ°ÄžER FÄ°LMLERÄ°

A BITTERSWEET LIFE
ACI TATLI HAYAT
Yön: Ji-woon Kim
Oyn: Jeong-min Hwang, Ku Jin, Hae-gon Kim
Tür: Aksiyon-Dram
Süre: 120 dk.

İntikamı acı oldu

Ji-woon Kim, iki kız kardeş ve üvey anneleri arasındaki gerilimi konu alan Karanlık Sırlar'da, hikaye anlatımı ve görsel atmosfer yaratımı konusunda usta olduğunu göstermişti. Güney Koreli yönetmen bu kez estetik aksiyon sahnelerine ağırlık verdiği Acı Tatlı Hayat'la karşımızda.

Film, bir intikam öyküsü üzerine kurulu. Restoran işletmecisi Kang Başkan, güvendiği sadık işçisi Sun-Woo'ya çok özel bir görev veriyor ve bir nevi özel dedektiflik yapmasını istiyor. Sun-Woo, Kang Başkan'ın genç sevgilisinin ona ihanet edip etmediğini ortaya çıkartmakla görevlendirildiğinde zor seçimler yapmak zorunda kalıyor. Sonrasında ise kanlı bir intikam öyküsü var.

İntikam yeni intikamlar doğurur diyen Acı Tatlı Hayat, bol kanlı şiddet sahneleriyle süslenmiş bir aksiyon filmi. Şiddetin yanı sıra duygusallık ve aşkın da ihmal edilmediği sıkı bir Uzakdoğu filmi izlemek isteyenler kaçırmasın.

BUBBA HO-TEP
Yön: Don Coscarelli
Oyn: Bruce Campbell, Ossie Davis, Ella Joyce
Tür: Komedi-Korku-Fantastik
Süre: 92 dk.

Elvis huzurevinde

Fanatik bir Elvis Presley hayranıysanız ve onun trajik ölümünü kabullenemiyorsanız bu filme dikkat. Bubba Ho-Tep, Elvis'i 70 yaşlarında bir huzurevine yerleştiriyor ve onu o yaşta bir kahramana dönüştürüyor.

Film, kült yazar Joe R. Lansdale'nin Bram Stoker Ödülü'ne aday olmuş olan kısa hikayesinden sinemaya uyarlanmış. Elvis (Bruce Campbell), Doğu Teksas'ta bir huzur evinde, ölümünden yıllar önce bir başkasıyla kimlik değiştiriyor. Başkan John F. Kennedy olduğunu düşünen bir başka huzur evi sakiniyle birlik olan Kral, huzur evini kendine yeni av alanı olarak seçmiş olan iblis bir Mısır mumyasına karşı savaşıyor.

Komedi, fantastik ve korku türlerini bir araya getiren Bubba ho-Tep, Elvis hayranlarına, onu 70 yaşında bir kahraman olarak görmek ve eğlenceli bir film izlemek isteyenlere göre.

THE COMPANY
KUMPANYA
Yön: Robert Altman
Oyn: Neve Campbell, Malcolm McDowell, James Franco
Tür: Müzikal-Dram
Süre: 112 dk.

Dansın anatomisi

6 yaşında bale eğitimi almaya başlayan Neve Campbell'ın başrolde olduğu Kumpanya, dans dünyasında yaşananları, dansçıların zorlu çalışma şartlarını, baskının bünyeleri üzerinde yarattığı etkileri enfes görüntüler eşliğinde perdeye yansıtıyor.

Usta yönetmen Robert Altman'ın yönetiği filmde dünyaca ünlü Joffrey Ballet of Chicago dansçıları da rol almış. Kumpanya danstan hoşlananlara eşsiz bir seyir sunuyor.