Güncelleme Tarihi:
Çevre Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı, Kültür ve Turizm Bakanlığı ile yapılan protokoller kapsamında yeni Hatay için düğmeye basılmış oldu. Yeşil alanı 6 katına çıkaracak proje ile sağlık, eğitim, ticaret, dini ve sosyal donatı alanları daha da büyüyecek. Türkiye Tasarım Vakfı kurucusu mimar Mehmet Kalyoncu ve Mütevelli Heyeti Başkanı Furkan Demirci öncülüğünde “Unutmak yok umut var” sloganıyla yola çıkılan çalışma kapsamında, özellikle tarihi kent alanı için dokuz aylık süreçte 29 ihtisas içerikli toplantı düzenlendi.
KALBİ YENİDEN ATACAK
Hatay Valisi Mustafa Masatlı ve projeye katkı sunan yerli ve yabancı mimar ve şehir plancıları, sanat tarihçilerinin katılımıyla Hatay Toplum Merkezi’nde düzenlenen toplantıda projeyi tanıtan Mehmet Kalyoncu, projenin Asi Nehri’nin iki yanında iki etap halinde inşa edileceğini söyledi. Kalyoncu, yeni şehirin 2.5 yıl içinde tamamlanacağını, eski şehir için daha hassas, tarihi ve koruma alanında envanter çalışması yürüttüklerini belirtti.
TERSİNE AKAN NEHİR
Devletin öncülüğünde yola çıktıklarını vurgulayan Kalyoncu “Hatay’a hayat verme zamanı geldi” diyerek, çalışmayı şöyle anlattı: “Böylesi bir yıkımdan sonra artık şehircilikle ilgili farklı şeyler yapmak gerekiyor. Asi Nehri nasıl ki coğrafyadaki nehirlerin tersine farklı akıyorsa, biz de farklı bir şehir yaratmak zorundaydık.
Durumdan vazife çıkardık. Toplam 48 proje tasarım ofisi tek çatı altında birleşti. En büyük saygıyı Hataylılara gösterdik. Dinledik, anlamaya çalıştık. Hatay’ın meslek odaları, belediye, valilik, ilçe belediyeleriyle işbirliği yaptık. Hataylı mimarlar katıldı.
Dere yataklarını yerleşime kapattık, yeşil alana açtık. Meydanları, caddeyi, geçmişin hafızasını koruduk. Gelecekteki ihtiyaçlara da cevap verecek bir tasarım yaptık. Mastır planlara uyumlu, ülkemizin şehircilik tarihine yön veren bir süreç yazılmış oldu. Ortaya çıkan plan, Hatay’ın hafızasını, kültürünü, anılarını, bir arada yaşama arzusunu koruyor.”
BENZER ŞEHİR BARCELONA
- Türkiye Tasarım Vakfı Kurucusu Mehmet Kalyoncu tanıtımda “Benzer şehir Barcelona, en yaşanabilir şehirler listesinin başında geliyor. Hatay’ın DNA’sında olan bir tasarım. Deprem riski olan başta İstanbul olmak üzere, Türkiye’de şehirciliğin geleceğine ışık tutacağını inanıyorum. İstanbul’un da böyle bir projeye ihtiyacı var. Hatay canlanana, misafirlerini ağırlayana kadar bizim işimiz bitmiş olmayacak. Emanet ona sahip çıkanındır. Hatay, Hataylılara emanet. Tek isteğimiz bu emeklere sahip çıkılması” dedi.
HATAYLILAR GERİ GELECEK
- Projeye Londra Merkezli Kentsel Planlama Ofisi “Foster and Partners”dan katılan ve kentsel tasarım ekibinin başında yer alan Bruno Moser, projeyi şöyle anlattı: “Hatay’ı yeniden planlarken bazı ilkelerimiz vardı. Sosyal ve ekonomik, dayanıklılık, iklim ve çevre, sağlık, altyapı ve istihdam olmak üzere 5 alana ayırdık. Depreme dayanıklılığın yanı sıra, yeni Hatay’ın nasıl bir ekonomiye sahip olacağını düşündük. Hataylıların şehre geri dönmesi, canlı bir ekonomisinin olması gerekiyor. Sağlam olmayan zeminler ve dere yataklarından uzak durduk. 10.5 milyon metrekare yeşil alan oluşturduk. Toplu taşıma ağlarını daha verimli hale getirdik.”