Hastanelerde ne ilaç var, ne de umut

Irak hastanelerinde durum gün geçtikçe kötüye gidiyor. Fransız Haber Ajansı muhabirlerinin Basra Hastanesi'nden aktardıkları, yalnız bombardımanlarda yaralanan Iraklıların deÄŸil kronik rahatsızlıklar nedeniyle hastanede yatan Iraklıların durumunun da umutsuz olduÄŸunu çarpıcı bir biçimde ortaya koyuyor.Bir kemik hastalığı nedeniyle 4 aydır hastanede olan 25 yaşındaki Iraklı mimar Nagim Abdul Nabiy'in durumu, savaşın baÅŸladığı günden beri kötüye gidiyor. Hastane personeli "iki-üç içinde ölebilir, hiç umut yok" dedikleri genç için hiçbir ÅŸey yapamıyor. Ä°laç, serum, kan stokları tükenen hastanede ölümü bekleyen Nabiy'in annesi oÄŸlunun yüzüne konan sinekleri kovalarken gözyaşı döküyor. 37 dereceye yaklaÅŸan sıcakta, duvarları dökülen, yerleri toz içinde bir hastane odasında oÄŸlunun elini tutan baba Abdul Nabiy, "O benim tek oÄŸlum. Yeni evlenmiÅŸti, henüz çocuÄŸu bile yok. Bu ÅŸekilde ölmek için çok genç" diyerek acısını ifade ediyor.1921'de Ä°ngilizler tarafından yapılan 400 yataklı hastanede bugünlerde yalnızca 90 hasta bulunuyor. Ä°laç, kan, serum vs. gibi hayati pek çok ÅŸeyin tükendiÄŸi hastaneye doktorlar birkaç saatliÄŸine uÄŸrayıp, elektrik olup olmadığını kontrol ediyor. Doktorlar bugünlerde kronik hastalarla deÄŸil savaÅŸta yaralanan insanlarla ilgilenmek zorunda... Hastanenin röntgen bölümü önünde 25 kiÅŸi sırada bekliyor. Yetkili, "Hergün gelip akÅŸama kadar burada bekliyorlar. Onlara elektrik olmadığı için röntgen cihazının çalışmadığını söylüyorum ama 'bugün belki Ä°ngilizler  elektriÄŸi verirler' diye düşünüyorlar" diyor. Hastanedeki tek sorun elektrik deÄŸil... Bazı doktorların, tıbbi yardım paketlerini çalarak fahiÅŸ fiyatlarla özel kliniklere sattıkları söyleniyor. Ä°ngiliz ordusundan Albay John Nash, birkaç gün içinde yeni yardım paketlerinin geleceÄŸini ve durumun iyileÅŸeceÄŸini söylüyor ama Nagim Nabiy'in bekleyecek vakti yok. Nabiy'e refakat eden  Ali Haffat, "HerÅŸeye ihtiyacımız var: su, ilaç, yiyecek, elektrik. Bunlar olmazsa burası hastane deÄŸil morg olacak" diyor. Â