‘Hastane enfeksiyonu can aldı’ iddiası

Geçen ocak ayında kalp rahatsızlığı nedeniyle merkezde anjiyo yapılan 4 çocuk annesi 38 yaşındaki Güler Parıldar, kalp kapakçığının da değişmesi gerektiği belirtilip, 1 Şubat’ta merkeze yatırılıp aynı gün ameliyata alındı. Başarılı ameliyat sonrası önce yoğun bakıma, bir gün sonra servise alınan Parıldar, 3 Şubat’ta aniden fenalaştı. Yeniden yoğun bakıma nakledilen Güler Parıldar’ın yapılan tetkikler sonunda hastane enfeksiyonu kaptığı anlaşıldı.

Parıldar’ın tedavisi yoğun bakımda sürerken, bu hastanın yoğun bakıma götürüldüğü gün, aynı merkezde daha önce kapalı 3 damarı açılıp, stent takılan 83 yaşındaki Hasan Ocak, kontrole geldi. Ocak, gözlem amacıyla merkezin 3’üncü katındaki kendisinden önce Parıldar’ın kullandığı 307 numaralı odaya alındı. İddiaya göre, Ocak da, enfeksiyon riski de bulunan odada, çarşafı değiştirilmeyen, dezenfekte edilmeyen yatağı kullandı. Enfeksiyona yakalanan Ocak da fenalaştı, yoğun bakıma alındı ancak, kurtarılamayarak, 4 Şubat’ta yaşamını yitirdi.

Yine Şubat ayı içinde, Ruşen İssi adlı bir kadın hastanın da aynı servisteki tedavisi sırasında enfeksiyon kapıp, yaşamını yitirdiği öne sürüldü. Peş peşe yaşanan olaylar sonrası Yoğun Bakım Servisi’nin de bulunduğu 3’üncü kat kapatılıp, dezenfekte edildi, kullanılan tüm çarşaf ve yatak malzemeleri yakıldı, yerine yenileri alındı. Bu işlemler sonrası servis yeniden hizmete açıldı.

DEFNETMEDEN GÖRÜNTÜLEDİLER

Kaptığı enfeksiyon nedeniyle yaşamını yitirdiği öne sürülen Ocak’ın oğlu Doğan Ocak ile gelini Aysel Ocak, “Kalbindeki tıkalı damarlar değiştikten sonra ayağa kalkmıştı, yaşantısını normal sürdürüyordu. 12 gün sonra kontrole götürdük. İdrar yapmakta zorlandığı için gözlem amacıyla 3’üncü kattaki 307 numaralı odada yatışı yapıldı. Yatağın üzerindeki çarşaf, ertesi sabah değiştirildi. Aynı gün babamız ağırlaştı. Yoğun bakıma alındı. Sonra da öldü. Doktorları, ‘Kanında enfeksiyona rastladık. Verilmiş bir ilaç, kullandığı çarşaf, havlu veya aspirin bile etki etmiş olabilir’ dediler. Ölüm nedeninin enfeksiyon olduğu söylendi” dediler.

Ocak çifti, Ocak’ı toprağa vermeden önce kamerayla cesedinin görüntüsünü çektiklerini, vücudunda ‘kızamık’ benzeri lekeler saptadıklarını da söyledi.

GÜLER PARILDAR'IN TEDAVİSİ SÜRÜYOR

Öte yandan, enfeksiyon kapan Güler Parıldar, tedavisi sonrasında taburcu edilirken, ayda bir merkeze gelerek enfeksiyon riskinin de devam edip etmediğini saptamak için kan değerleri kontrol ediliyor.

Eşinin ameliyat sonrası hastanede enfeksiyon kaptığını bildiren 52 yaşındaki İbrahim Parıldar, şöyle dedi:
“Ameliyatın başarılı geçtiği söylendi. Biz taburcu olmayı beklerken, eşim aniden fenalaştı. Vücudunda kızarıklıklar oluştu, nefes alamaz hale geldi. O günden beri ayda bir kan tahlili yaptırıyoruz. Enfeksiyon nedeniyle kanındaki bazı değerler yüksek çıkıyor. Düşürülmesi için ilaç kullanıyoruz. Sürekli kan alıyorlar, tahlil yapıyorlar. Göğsünü, karnını deldiler, kollarında damar kalmadı. Vücudunda da yaralar oluştu. Aynı tarihlerde ameliyat edilen Ruşen İssi de enfeksiyon sonucu hayatını kaybetti. Enfeksiyonun ortaya çıkmasının ardından servis tamamen boşaltıldı. Dışarıdaki havalandırma ve klima motorları da dahil servis baştan aşağı ilaçlandı. Sonra da ilaçlamayı yapan personelin kullandığı kıyafetler dahil bütün eşyalar yakıldı.”

BİN AMELİYATTA BİR VAKA NORMAL

Enfeksiyon olayını doğrulayıp kalp ameliyatlarında bunun normal risk olduğunu belirten Fatma-Kemal Timuçin Kalp Merkezi’nden sorumlu Başhekim Yardımcısı Doç. Dr. Mustafa Kemal Batur, “Kliniğimiz, bölge hastanesi olma özelliği taşıyor. Günde ortalama 4 açık kalp ameliyatı yapılıyor. Bu tip ameliyatlarda enfeksiyon riski de çok yüksektir. Bin ameliyatta bir vakada görülebiliyor. Böyle bir olayın meydana gelmesi de normaldir. Enfeksiyonun kaynağı tespit edilip, gerekli müdahale yapıldı” açıklamasını yaptı.