Hasta kardeşler, yardım eli bekliyor

 Asgari ücretle geçinmeye çalıştıklarını söyleyen gözü yaşlı anne Necla Basmacı, ilaç borçları nedeniyle alacaklılardan ve eczacılardan kaçar hale geldiklerini belirterek, çocuklarını tedavi ettiremediğini söyledi.

24 yaşındaki Necla Basmacı 7 yıl önce bir çiftlikte işçi olarak çalışan 30 yaşındaki D.K. ile severek evlendi. Doğuştan epilepsi hastası olan ilk çocukları Esra Kara, beş aylıkken öldü. Ardından ikinci çocukları 6 yaşındaki Saadet Nur Kara dünyaya geldi. Ancak, o da doğuştan epilepsi hastasıydı. İddiaya göre, ikinci çocuğu da epilepsi hastası olarak doğan D.K., eşi Necla ve kızı Saadet Nur'u evliliklerinin 3'üncü yılında evden kovdu.

Çocuğuyla birlikte sokağa terk edilen Necla Basmacı, bir süre sonra, bir restoranda şef garson olarak çalışan 34 yaşındaki Tayfun Basmacı ile evlendi. İkinci evliliğinden kızı 3 yaşındaki Nazar dünyaya geldi. Nazar'ın kardeşlerinin aksine hiçbir sağlık problemi yoktu. İddiaya göre 11 aylık Nazar Basmacı, Eşme İlçesi'ne bağlı Ahmetler Beldesi'ndeki Sağlık Ocağı'nda vurulan karma aşı nedeniyle, rahatsızlandı. Tepecik Eğitim ve Araştırma Hastanesi'ne tedaviye götürülen Nazar'ın böbreklerinden birinin vurulan aşı sonrasında işlevini yitirip çalışmadığı belirlendi.

Parası olmadığı için kızının böbreğini kaybetmesine neden olan sağlık ocağı görevlileri hakkında dava bile açamadığını ileri süren acılı anne Necla Basmacı, “Kızımın tedavisi için bir antibiyotik kullanıyoruz. İlacı parasızlıktan dolayı düzensiz kullandığımızda kızım komaya giriyor ve vücudu morarıyor. Birçok kez komaya girdi, ancak son anda kurtardık. Eğer tedavisine devam edemez ve ilacını aksatırsak sol böbreğini de kaybedecek. İlaç masraflarını karşılayamazken, bu sefer de organ nakli gerekecek. Ne yapacağımızı şaşırdık. Eşimin aldığı asgari ücret, çocukların ilaçları ve ev kirasına gidiyor. Yeme içme konusunda da, ailem ve komşularımız yardım ediyor. Çocukların isteklerini dahi karşılayamıyoruz. Devletin bize sahip çıkmasını istiyorum” dedi.
Baba Tayfun Basmacı da, kızlarının gözü önünde eriyip gitmesine, yüreğinin dayanmadığını söyledi.