Güncelleme Tarihi:
KARARI KURUL VERECEK
Başbakan Erdoğan’ın önceki hafta sonu temelini attığı Ilısu Barajı altında kalacak tarihi Hasankeyf ilçesi için DSİ uydudan fotoğraflar çekti. DSİ’nin hazırladığı fotoğraflara göre, ilçenin yüzde 80’i sular altında kalıyor. Hasankeyf’teki bazı tarihi eserlerin taşınıp taşınamayacağı tartışması yapılırken, bununla ilgili kararı, ilçede eylül ayında inceleme yapacak olan Danışma Kurulu'nun hazırlayacağı rapordan sonra Diyarbakır Tabiat varlıklarını koruma Kurulu’nun vereceği bildirildi.
HASANKEYF ÖLÜYOR
Bölgede kazı yapan Marmara Üniversitesi öğretim üyesi Prof. Dr. Kemalettin Köroğlu, Hasankeyf’i siyasiler değil, uzmanların tartışması gerektiğini söyledi. Hasankeyf kazılarının başkanı Prof. Dr. Abdulselam Uluçam ise, baraj yapılsa da yapılmasa da, tarihi ilçenin mimari dokusunun öldüğünü belirterek, “Hasankeyf ölüyor, biz çıkarlarımız için onun adını kulanıyoruz” dedi. Hasankeyf ilçesinde mağaraların bulunduğu kayalardan biri 2 hafta önce ana kayadan koparak düştü. Kayanın içindeki 12 mağara da düşme ile birlikte parçalandı.
Türkiye’de herkes, Ilısu Barajı'nın, 12 bin yıllık geçmişi olan tarihi Hasankeyf ilçesini ne kadar sular altında bırakacağı tartışmasını yaparken, DSİ baraj projesi için uydudan ilçenin fotoğraflarını çekerek tartışmalara son noktayı koydu. Bugüne kadar ilk kez yayınlanan fotoğraflara göre ilçenin tamamı sular altında kalıyor. Sadece Husankeyf kalesinin yukarı kısmı, yukarı kale denilen bölüm su yüzeyinde kalıyor. Burada da bazı mağaralar bulunuyor.
‘SİYASİLER DEĞİL, BİLİM ADAMLARI TARTIŞSIN’
Ilısu Barajı sularının etkileyeceği alındaki tarihi eserlerin gün yüzüne çıkarılması ve belgelenmesi çalışmaları kapsamında Bismil ilçesi Ziyarettepe’de kazı yapan Marmara Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi öğretim üyesi Prof. Dr. Kemalettin Köroğlu, Hasankeyf’i siyasilerin değil, uzmanlarının tartışması gerektiğini belirtti. Prof. Dr. Köroğlu şunları söyledi: “Uzman görüşlerimize ihtiyacımız var. Tabiki Hasankeyf çok önemli. Ordaki eserlerin bir kısmının taşınması lazım. Korunması ve taşınması uzmanlık işidir. Bu tartışmayı uzmanların yürütmesi gerekir. Arkeolojik eser, bulunduğu yerde çevresindeki konteks ile birlikte eserdir. Ordan bir minareyi kaparıp götürürseniz o sadece müzelik bir eser olur. Hasankeyf olmaz. Turistik kent yaratmak istiyoruz. Hasankeyf’i kurtarmıyoruz. Bu asla olmayacak. Eserleri artık turistik bir obje olarak sergileyeceğiz.”
“ÇIKARLARIMIZ İÇİN KULLANIYORUZ”
Hasankeyf’te 3 yıldır kurtarma kazılarına başkanlık eden Selçuk Üniversitesi öğretim üyesi Prof. Dr. Abdulselam Uluçam ise, baraj olsa da olmasa da Hasankeyf’i oluşturan mimari dokunun deforme olduğunu, bozulduğunu belirterek, “Bir bakıma ömrünü tamamlamış. Onun için bilimsel çalışma yapmak lazım. 2004 yılında 12 tarihi eserin taşınma olasılığı bulunduğunu tespit ettik. Ama bu geçen 2 yıl sürede bunların yarısı yıkılmaya yüz tuttu. Hasankeyf yıldan yıla hızla yok olma sürecine giriyor” dedi.
Prof. Dr. Uluçam, baraj kodunun 30 metre düşürülmesi tartışmalarına da değinerek, “30 metre Hasankeyf’i kurtaramaz. Teknik olarak mümkün değil. Çünkü 30 metre düşürülecekse baraj yapılmaz. 30 metre düşürülse de büyük bir bölümü yine sular altında kalacaktır. Müdahale edilmezse ortaya çıkarılan eserlerin büyük bölümü yıkılacaktır. Herkes Hasankeyf’in adını kulanıyor ama, kimse derdine merhem olmuyor. Hasankeyf ölüyor. Baraj olsa da olmasa da Hasenkeyf ölüyor” diye konuştu.
SON SÖZÜ KURUL SÖYLEYECEK
Hasankeyf İlçesi'ndeki tarihi eserlerin taşınıp taşınmayacağına, ne kadarının taşınacağına Eylül ayında karar verilecek. Üniversitelerden uzman öğretim üyelerinden oluşan danışma kurulu Hasankeyf’te inceleme yapacak. Daha sonra raporlarını Kültür Bakanlığı ve Diyarbakır Tabiat Varlıklarını Koruma Kurulu'na sunacak. Son sözü kurulun vereceği belirtildi.
Hasankeyf’i Yaşatma Derneği Başkanı Ahmet Akgündüz, baraja karşı olmadıklarını, ancak tarihin korunmasını istediklerini belirterek, “Herkes Hasankeyf diyor. Ama Hasankeyfli'yi soran yok. Turistik ilçe diyoruz otel yok, Kaymakamlık binası bile yok. Belediye’ye ait bir dükkanda hizmet veriyor. kentin kanalizyasyon şebekesi yok. Kimsenin bunları sorduğu ve ilgilendiği yok. Taşınmasından söz ediliyor ama, sanırım taşınmaya kadar taşınacak bir şey bulunmayacak. Çünkü bir taş düşüyor sit alanı olduğu için yerine koyamıyoruz. Yasak deniliyor” DEDİ.