Güncelleme Tarihi:
GAZETECİ ve Bağımsız Gazetecilik Platformu T24 Yönetim Kurulu Başkanı Hasan Cemal, ‘Akan kanın bir numaralı sorumlusu Saray’daki Sultan’dır, nokta!’ ve ‘Heyy sen!’ başlıklı iki yazısı nedeniyle ‘Cumhurbaşkanına hakaret’ suçundan iki ayrı soruşturma kapsamında şüpheli olarak ifade verdi. Avukatı Fikret İlkiz’in de eşlik ettiği Hasan Cemal’e T24 Genel Yayın Yönetmeni Doğan Akın ve Cihan Haber Ajansı Genel Müdürü Abdülhamit Bilici de destek için İstanbul Adalet Sarayı’na gitti.
SİYASİ BİR ELEŞTİRİ
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı Basın Suçları Bürosu savcılarından Emin Aydinç tarafından sorgulanan Cemal, soruşturma konusu yazılarının siyasi eleştiri olduğunu belirterek şunları söyledi: “47 yıllık gazeteciyim. Sözkonusu yazıda herhangi bir hakaret bulunmamaktadır. Yazı içerisinde tek tek sözcüklerde ya da yazının bütünlüğünde bir hakaret yoktur. Ayrıca benim hakaret kastım da bulunmamaktadır. Ancak bu yazı siyasi bir eleştiridir. Eleştiri sert olabilir ancak demokrasilerde bu tür eleştiriler ifade özgürlüğü kapsamında kalır. Kaldı ki bir basın mensubu olarak ifade özgürlüğü bizler için daha geniş olarak uygulanmaktadır. Bunun yanında siyasetçiler de eleştirilere açık olmalıdır. Sözkonusu yazım şu anda yaşanmakta olan olumsuzluklardan ötürü ülkeyi 13 seneden beri yöneten siyasal iktidara karşı kaleme alınmıştır ve o iktidarın sorumluluğu vurgulanmıştır. Elbette ki Cumhurbaşkanı’nı da bütün bunlardan ötürü yazımda sorumlu tuttum. Ancak başlı başına bu nitelikteki bir açıklama hakaret suçunu oluşturmaz. Gazetecilerin görevi zaten bu tür eleştirileri yapmak ve kamuoyunu da bilgilendirmektir. Bu sebeple herhangi bir suçlamayı kabul etmiyorum.”
DESPOTLARA KALMAZ
İfadesinin ardından kısa bir açıklama yapan Hasan Cemal şunları söyledi: “Sonunda daima mesleklerinin bağımsızlığı, özgürlüğünü savunan bu konuda titizlik gösteren gazeteciler, gazeteci milleti kazanır. ‘Bu dünya despotlara kalmaz, nokta’ diyorum. Savcıya özetle 4 cümle söyledim. ‘Bu yazıda hakaret yoktur. Hakaret kastı da yoktur. Sert bir eleştiri yazısıdır. Bu eleştiri de demokrasileri demokrasi yapan ifade özgürlüğünün kullanılmasıdır. Nokta’ dedim.”