Hapşırırken komaya giren anneyi bebeği de yaşatamadı

Kamuoyu, Aygün Çokelliler'i hapşırırken ağız ve burnunu kapattığı için bitkisel yaÅŸama girmesiyle tanıdı. Olayın meydana geldiÄŸi ocak ayında 4 aylık hamile olan Aygün, ölümle yaÅŸam arasında tam 8 ay gitti, geldi. Geçen mayıs ayında dünyaya gelen bebeÄŸi AyÅŸenur'un onu yaÅŸama dördürebileceÄŸi sanıldı, ancak olmadı. Aygün, önceki gece tedavi gördüğü hastanede, 235 gün ecelle pençeleÅŸtikten sonra yaÅŸama gözlerini kapadı.Bursa'da bir holdingin araÅŸtırma geliÅŸtirme servisinde sekterlik yapan 27 yaşındaki Aygün Çokelliler, ilk çocuÄŸunu 6 yıl önce 4 günlükken kaybetmiÅŸti. GeçtiÄŸimiz ocak ayında ikinci çocuÄŸuna 4 aylık hamileydi ve çok sevinçliydi. Aygün, iÅŸyerinde arkadaÅŸlarıyla öğle yemeÄŸine giderken hapşırığı tuttu. Hamile olduÄŸu için hem sarsılmamak, hem de etrafı rahatsız etmemek için eliyle aÄŸzını ve burnunu sımsıkı kapattı. Ne olduysa o anda oldu. Kendini çok sıkan ve beynine yeterli oksijen gitmediÄŸi için fenalaÅŸan Aygün, Çekirge'deki SSK Hastanesi'ne kaldırdıldı. Aygün'ün durumu çok kötüydü, üstelik hamileydi. Ä°lk müdahaleden sonra UludaÄŸ Ãœniversitesi Tıp Fakültesi Reanimasyon Servisi'ne kaldırıldı ve yoÄŸun bakıma alındı. Genç kadın, bitkisel yaÅŸama girmiÅŸti. BaÅŸta eÅŸi Hakan Çokelliler olmak üzere tüm yakınları ve sevenleri yıkıldı. Aygün, artık cihaza baÄŸlı yaşıyordu.5 AY DOÄžUM BEKLENDÄ°Doktorlar, durumu çok ciddi olan Aygün'ün karnındaki bebeÄŸin saÄŸlığını da düşenerek tedaviyi ona göre yönlendirdiler. Muhasebeci olan Hakan Çokelliler, eÅŸi Aygün'ün yanından bir an olsun ayrılmadı. Hem eÅŸi Hakan, hem de doktorları Aygün'le dudak okuyarak iletiÅŸim kurmaya baÅŸlayınca, artık bir ‘‘çifte mucize’’ beklenmeye baÅŸlandı. Mucizenin biri bebeÄŸin dünyaya gelmesi, diÄŸeri de Aygün'ün eski saÄŸlıklı günlerine kavuÅŸmasıydı.Günler haftaları, haftalar ayları kovaladı. Aygün Çokelliler, bebeÄŸini hissetmeye baÅŸlayınca, sürekli dudak okumayla onun saÄŸlıklı dünyaya gelip gelmeyeceÄŸini sordu. Doktorların sakıncalı bulmasına karşın AyÅŸenur adını vereceÄŸi kızını dünyaya getirmekte kararlı olan Aygün Çokelliler, 27 Mayıs günü sezaryenle erken doÄŸum yaptı. AyÅŸenur, 1 kilo 927 gram ağırlığında, 40 santim boyunda pramatüre bir bebekti. DoÄŸumdan sonra yoÄŸun bakımdaki tedavisi süren Aygün Çokelliler, kendine gelince ilk olarak kızını sordu. Onun saÄŸlıklı olduÄŸunu öğrenince de aylar sonra ilk kez tebessüm etti. Kızını ilk kez doÄŸumdan bir hafta sonra gören Aygün Çokelliler, yanına yatırılan yavrusuna dokunmak istedi. Vücudu hareket etmediÄŸi için elini kaldıramayan genç kadın, bebeÄŸi AyÅŸenur'u öpüp kokladı.Son bir aydır vücudunda morluklar oluÅŸan ve sürekli uyutulan genç kadın, dün sanki içine doÄŸmuÅŸcasına eÅŸi Hakan Çokelliler, annesi AyÅŸe ve babası Ayhan Varol'u yanına çağırtıp yine dudak okuma yöntemiyle ‘‘Hakkınızı helal edin’’ dedi. GözyaÅŸları sel gibi aktı.Aynur Çokelliler, dün ikindi namazından sonra Emirsultan Mezarlığı'nda sevenlerinin gözyaÅŸları arasında topraÄŸa verildi.Doktorlar, bebekle tedavi uygulamıştıAygün'ün bebeÄŸini görünce yaÅŸama dönük tepkiler vermesi, doktorları ümitlendirdi. Doktorlar, Aygün Çokelliler'e bebeÄŸiyle terapi uygulamaya baÅŸladılar. Haftanın belirli günleri annesinin yanına yatırılan AyÅŸenur bebek, bitkisel yaÅŸamdaki Aygün'e moral veriyordu. Ecelle pençeleÅŸen Aygün Çokelliler, bebeÄŸini hissediyor, kokluyor ancak dokunamıyordu. EÅŸi Hakan'a, dudak okuma yöntemiyle ‘‘Yavrumu getir’’ diye yalvarıyordu.Â