Güncelleme Tarihi:
İstanbul Büyükşehir Belediyesi Başkanı Ekrem İmamoğlu, aldığı cezayla ilgili dün ilk önce Eyüpsultan’ın Karadeniz kıyısındaki Ağaçlı köyünde inşa edilecek yaşlı bakım ve rehabilitasyon merkezinin temel atma töreninde konuştu. Burada, “Hiçbir başarı cezasız kalmaz. Bana verilen anlamsız ve gereksiz cezayı da başarımının ödülü olarak görüyorum. Başım dik alnım açık. İstanbul’da işimizi yapmaya devam edeceğiz, işimizin başındayız” dedi.
ALTILI MASA’NIN NEFERİ OLACAĞIM
İmamoğlu, altılı masanın liderleriyle birlikte Saraçhane’de yaptığı mitingte ise özetle şu mesajları verdi: “Sizin tertemiz, helal oyunuzu iptal ettiler. Seçimi yenilediler. Ya sizinle alıp veremedikleri ne var bunların. Milletimizden, 16 milyon insanımızdan ne istiyor bu insanlar. Onları gönderecek altı siyasi partinin lideri burada. 16 milyonun yetki verdiği bir hemşehriniz olarak söylüyorum ki altılı masanın en çalışkan neferi olacağım. Bütün genel başkanlarımın huzurunda, hepinizin huzurunda söz veriyorum. Türkiye’nin işte buna çok ihtiyacı var. Ben ortak aklın iradesine inanıyorum. Toplumun birlikte barış içinde ortak bir geleceği inşa edebileceğine inanıyorum. 2023 çok güzel olacak. Yalnız benim ya da senin için değil. Hepimiz için çok güzel olacak.”
LİDERLERDEN DESTEK
Saraçhane’deki İBB Başkanlık binasına ilk gelen lider CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu oldu. Ardından sırasıyla Demokrasi ve Atılım Partisi Lideri Ali Babacan, Saadet Partisi Genel Başkan Yardımcısı Sabri Tekir, İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, Demokrat Parti Genel Başkanı Gültekin Uysal ve Gelecek Partisi Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu geldi. Liderler İmamoğlu ile birlikte kürsüden konuşma yaptı.
MİLLİ İRADEYİ YENİDEN İNŞA EDECEĞİZ
Saraçhane’de gerçekleştirilen mitingde Altılı Masa’da bulunan liderler yaptıkları konuşmada tepkilerini dile getirdi. İşte liderlerin verdiği mesajlar:
- KEMAL KILIÇDAROĞLU: Milletin iradesine bugün darbe vurulmuştur. 16 milyon İstanbullunun iradesine bir yargıç aracılığıyla darbe vuruldu. Biz milli iradeyi yeniden ama yeniden inşa edeceğiz.
- MERAL AKŞENER: Hiçbir haksızlık, sonsuza kadar sürmez. Hele aziz milletimizde hiç sürmez. Geldikleri gibi giderler. Geldikleri gibi gittiler, geldikleri gibi sizin iradenizle gidecekler.
- ALİ BABACAN: Nasıl bir Türkiye’de yaşayacağımızı inşallah bu meydan belirleyecek. 85 milyon birden büyüktür. Türkiye birden büyüktür.
- AHMET DAVUTOĞLU: Sahip olduğunuz mutlak güç sizi aldatmasın. Geçmişte nice mutlak güç sahipleri aldandılar.
- GÜLTEKİN UYSAL: Bu büyük devlet için, geleceği karartılan gençlerimiz adına bir büyük üzüntü içerisindeyim. Bu büyük ülke, bu kadar kötülüğü hak etmiyor.
- SABRİ TEKİR: Bu verilen karar kamu vicdanında siyasi bir karar olarak algılanmıştır. Tıpkı yıllar önce yine aynı yerde aynı makamda olan kişi için okuduğu şiir nedeniyle verilen bir kararı algıladığı gibi.
İMAMOĞLU’NA İSTANBUL VURGUSU
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu dün sabah Halk TV’de katıldığı canlı yayında, İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu’na verilen cezayla ilgili değerlendirmelerde bulundu. Kılıçdaroğlu özetle şunları söyledi: “Bu milli iradeye darbedir. Milli iradenin seçtiği bir belediye başkanını bir yargıç tek başına aldığı bir talimatla ona siyasi yasak getirme cüretini gösterebiliyor. Baskı kurabiliyor.
GERİ ADIM ATMAYACAĞIZ
Sanıyorlar ki biz bu yasakları getirirsek CHP geri adım atar, CHP Lideri geri adım atar. Asla ve asla zalimin karşısında yarım santim, bir milim dahi geri adım atmayacağız. Ben dün Sayın İmamoğlu’na ‘Sakın üzülme’ dedim. ‘Senin sorumluluğun var ve 16 milyon İstanbullu seni dirençle görmek istiyor, kararlılıkla görmek istiyor. İstanbul’a hizmet etmek için verdiğin, harcadığın emeği görmek istiyor. Bu da gözle görülüyor artık. Gülümseyerek İstanbullulara hizmet et’ dedim. Çünkü bizim üzülmemiz onların keyifli olmasına yol açıyor.
YARGIDAN DÖNMESİ LAZIM
Eğer bu ülkede adalet varsa bir şekilde dönecektir bu. Adaletin zerreciği kaldıysa bunun yargıdan dönmesi lazım.”
Kılıçdaroğlu kararın Altılı Masa’yı daha da birleştireceğini belirterek “Altı lideri buluşturan aslında demokrasi özlemi. Altı liderin daha sıkı sıkı yan yana, kol kola, omuz omuza yürümeleri için önemli bir ivme kazandırır.” dedi.
Kemal Kılıçdaroğlu, mahkemenin kararının ardından “Meral Akşener de sizi aradı mı” sorusuna “Yoo hayır” yanıtını verdi.
ŞİMDİ SIRA İSTİNAFTA
Yargılamada İmamoğlu’nun avukatı Kemal Polat, üniversitelerin hukuk fakültelerine bilimsel görüş için başvurmuştu. Dekanlıkların görevlendirmesiyle Prof. Dr. Adem Sözüer, Prof. Dr. Ahmet Gökçen, Prof. Dr. İzzet Özgenç bir mütalaa hazırlamıştı. “Hakaret suçu oluşmaz” görüşlü mütalaayı imzalayan isimlerden Prof. Sözüer de davaya ilişkin Hürriyet’e şunları söyledi:
‘AHMAK’ SÖZÜ SUÇ MU?
“Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi, Anayasa Mahkemesi ve Yargıtay içtihadında, kişinin suçlayıcı olaylar bütünü içinde buna karşı tepkisini ortaya koyan “Ahmak” gibi sözcüklerin eleştiri niteliğinde olduğu ifade edilmektedir. Eleştiri hakkı ise TCK’da hukuka uygunluk nedenidir. Biz ceza hukukçuları hakaret suçu oluşmaz kanısındayız. Karara karşı istinaf ve ardından temyiz için Yargıtay yolu açık. Bu süreçlerden sonra karar kesinleşir. Mahkûmiyet kararı bozulmaz ise İmamoğlu bakımından hak yoksunlukları da o zaman başlar. Hem aday olamaz hem de Belediye Başkanlığı görevini yürütemez.” ( Oya ARMUTÇU / ANKARA)
LİNÇ KAMPANYASI YÜRÜTÜLÜYOR
AK Parti Sözcüsü Ömer Çelik, İmamoğlu kararı ile ilgili Twitter’dan yaptığı açıklamada özetle şunları kaydetti: “Muhalefetin kesinleşmemiş yargı sürecini tartışırken komplolar üretmesi ve bununla Cumhurbaşkanımızı ve AK Partimizi yan yana getirmeye çalışması istismar siyasetidir. AK Parti’nin sicilinde Cumhuriyet, demokrasi, millet iradesi, sandık ve hizmet siyaseti vardır! Devam eden yargı süreci üzerinden muhalefetin Cumhurbaşkanımıza ve AK Partimize dönük bir linç kampanyası yürüttüğünü görüyoruz. Bu kampanyayı şiddetle kınıyoruz ve mahkum ediyoruz! Yargı kararı sonrasında 6’lı masa içinde birden çok siyasi mühendislik çalışmasının yarış halinde olduğunu milletimiz görüyor.” (ANKARA)
NİHAİ BİR KARAR DEĞİL
Adalet Bakanı Bekir Bozdağ ise kararın kesinleşmediğini belirterek, şu değerlendirmeyi yaptı: “İstanbul Anadolu 7. Asliye Ceza Mahkemesi’nin verdiği karar kesinleşmiş, nihai bir karar değildir. Bu karara karşı istinaf ve temyiz yolu açıktır. İlk derece mahkemelerinin verdiği kararlar, hukukumuzun öngördüğü yargı mercii tarafından da denetlenmektedir. Bu karar da istinaf ve Yargıtay denetimine açıktır. Yargılama süreci devam etmektedir.”
SAVCI KARARA İTİRAZ ETTİ
Ekrem İmamoğlu’nun hapis cezası aldığı davanın savcısı Furkan Okudan, ceza maddesinin karara hatalı yazıldığı ve cezanın artırılmasıyla ilgili gerekçenin tutanakta yer almadığı iddiasıyla üst mahkemeye başvurdu. İstanbul Anadolu 7. Asliye Ceza Mahkemesi önceki gün görülen duruşmada, İmamoğlu’nu, YSK üyelerine “Ahmak” diyerek hakaret ettiği gerekçesiyle 2 yıl 7 ay 15 gün hapis cezasına çarptırmıştı. Duruşmanın savcısı Okudan, kararda TCK’nın 125’inci maddesinin 4’üncü fıkrası yerine 6’ncı fıkrası yazıldığını, oysa ki 6’ncı fıkra bulunmadığını ayrıca cezayı artıran TCK 62’nci maddenin neden uygulandığının gerekçelendirilmediğini belirterek kararı üst mahkemeye taşıdı. (Fatma AKSU / İSTANBUL)
ABD: RAHATSIZLIK DUYUYORUZ
ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Ned Price, İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu’na verilen hapis ve siyasi yasak kararına ilişkin yazılı bir açıklama yaptı. Açıklamada “ABD, Türk yargısının İmamoğlu hakkında verdiği karar sebebiyle derin bir rahatsızlık ve hayal kırıklığına uğramıştır. Karar, insan haklarına saygı, temel özgürlükler ve hukuk kurallarıyla çelişmektedir. Ankara hükümetini ‘hakaret’ kovuşturmasını durdurmaya ve şeffaf bir kamusal tartışma zeminini taahhüt etmek de dahil olmak üzere Türk vatandaşlarının haklarına saygı duymaya çağırıyoruz” denildi.
AB: DEMOKRASİ ADINA GERİLEME
AB Dışişleri ve Güvenlik Politikası Yüksek Temsilcisi Josep Borrell’in sözcüsü Peter Stano, İmamoğlu hakkındaki karara ilişkin “Türkiye’de demokrasi adına büyük bir gerilemedir” dedi. “Ceza orantısız” diyen Stano, bu cezanın “Türkiye’de yargının sistemik olarak bağımsızlıktan yoksun olduğunu ve hâkimler ve savcılar üzerindeki usule aykırı siyasi baskıyı teyit ettiğini” söyledi. (Güven ÖZALP / BRÜKSEL)