Güncelleme Tarihi:
Suriye Ulusal Konseyi'nden bir sözcü, dün gece yaptığı açıklamada Hama'ya bağlı Kubeyr ve Marzaf köylerine yapılan operasyonda, rejim yanlısı Şebiha milislerinin aralarında kadın ve çocukların da bulunduğu en az 86 kişiyi öldürdüğünü iddia etti.
Açıklamada Şebihaların köydeki sivilleri yakın mesafeden ateş açarak öldürdüğü, bazı köylülerin boğazlarının kesildiği, katliamın ardından bazı cesetlerin evlere doldurularak ateşe verildiğini öne sürüldü.
Yerel Koordinasyon Komiteleri'ne göre Kubeyr’de 35’i aynı aileden, 78 kişi öldürüldü. Müslüman Kardeşler katliamlarda 100'den fazla kişinin yaşamını yitirdiğini iddia etti. Londra'da bulunan Suriye İnsan Hakları İzleme Örgütü de ölü sayısının, 20'si çocuk, toplam 100 kişi olduğunu ileri sürdü.
SURİYE 'TERÖRİSTLERİ' SUÇLADI
Suriye resmi ajansı SANA ise adı belirtilmeyen bir yetkilinin, güvenlik güçleri ile Kubeyr'de "silahlı bir terörist grup" arasında çatışma yaşandığını açıkladığını aktardı. Açıklamayı yapan devlet yetkilisi, silahlı teröristlerin köyde dokuz kişiyi öldürdüğünü ve ayakları bağlı iki kadın ile bir grup çocuğun cesetlerinin bulunduğunu söyledi.
Daha sonra yapılan ikinci açıklamada, "Hama'da teröristler korkunç bir suç işledi" ifadesine yer verildi. Suriye yönetimi ayrıca, Hama'da yaşananlarla ilgili tek yanlı haber yapmakla suçladığı medya kanallarını "Suriyelilerin kanının akıtılmasına ortak olmak"la suçladı.
Uluslararası haber ajansları ise muhalif Şam Haber Ağı'nın kendilerine gönderdiği katliam fotoğraflarını yayınladı. Fotoğraflarda özellikle çocukların bulunduğu kareler öne çıktı.
HAMA'DAN 'KATLİAM' GÖRÜNTÜLERİ / FOTO GALERİ
SERT TEPKİ
Katliam haberleri ve görüntülerine, Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri Ban ile Türkiye ve uluslararası kamuoyu sert tepki gösterdi.
Ban, BM Genel Kurulu'nda yaptığı konuşmada katliamı "şok edici ve iğrenç" sözleriyle nitelendirdi.
Suriye'de katliamla ilgili bilgi almaya çalışan gözlemcilere ateş açıldığını belirten Genel Sekreter, Suriye Devlet Başkanı Beşar Esad'ın "bütün meşruiyetini kaybettiğini" ileri sürdü.
“SUÇLAR CEZASIZ KALMAZ”
Türkiye de bir açıklamayla "Suriye’de rejim güçleri ve Şebiha milislerinin sivil halka yönelik son günlerde daha da şiddetlenen saldırıları" ve bu bağlamda Hama'daki katliam kınandı.
Dışişleri Bakanlığı'ndan yapılan yazılı açıklamada "Sivil halka karşı toplu katliama girişenlerin işledikleri suçlar cezasız kalamaz. Bu gidişe dur demek, uluslararası toplumun ortak vicdani sorumluluğudur. Suriye’de halkın maruz kaldığı şiddetin ulaştığı boyutlar, halkın meşru talepleri doğrultusunda demokrasiye geçiş sürecinin bir an önce başlatılması zaruretini daha da artırmaktadır" denildi.
İNGİLTERE VE ABD'DEN ORTAK TEPKİ
ABD ve İngiltere'den de Hama'da yaşananların ardından Esad yönetiminin meşru olmadığını vurgulayan açıklamalar geldi.
İstanbul'da bulunan ABD Dışişleri Bakanı Clinton katliamı "vicdansızlık" olarak nitelendirerek Esad yönetiminin artık gitmesi gerektiğini savundu.
İngiltere Başbakanı David Cameron da Clinton gibi, Suriye yönetiminin yasadışı olduğunu ve ayakta kalamayacağını söyledi.
ANNAN: ŞİDDET TIRMANIŞA GEÇTİ
BM Genel Kurulu toplantısında, konuşan BM-Arap Birliği Suriye Özel Temsilcisi Kofi Annan ise ülkedeki duruma ilişkin bilgi verdi.
Annan, Suriye'de şiddetin tırmanışa geçtiğini belirterek, "Dürüstçe söylemek gerekirse plan uygulanmaya konmadı" diye konuştu.
RUSYA "PROVOKASYON" DEDİ
Katliamla ilgili açıklama yapan Rusya Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Aleksandr Lukaşeviç ise provokasyonun Annan planının altını oymak için belirli çevrelerce tertiplendiğini söyledi.
Lukaşeviç, "En vahşice yöntemleri ilk kez kullanmıyorlar" dedi.
GÖZLEMCİLER BÖLGEYE GİREMEDİ
Suriye'deki BM gözlemci heyetinin başkanı Tümgeneral Robert Mood, Suriye askerlerinin, gözlemcilerin dünkü katliamın yapıldığı bölgeye girişini engellediğini bildirdi.
Norveçli Tümgeneral Mood, yaptığı yazılı açıklamada, BM gözlemcilerinin ayrıca katliamın yapıldığı Kubeyr bölgesindeki siviller tarafından durdurulduğunu, gözlemcilere bölgeye girmelerinin güvenlik riski taşıdığının iletildiğini belirtti.
YUVARLAK MASADA ESAD SONRASI SURİYE