Halka sordu: 'Evet'e hazır mıyız

Güncelleme Tarihi:

Halka sordu: Evete hazır mıyız
Oluşturulma Tarihi: Şubat 03, 2017 23:12

Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, dün Mersin Şehir Hastanesi’nin açılışını yaparken referandum için meydanlardan “evet” oyu istedi. Erdoğan, “Nisan ayında sandık geliyor, sandıkta ‘evet’e hazır mıyız? Mersin sandıkları patlatmaya hazır mı? Parlamento ‘evet’ dedi millet de maşallah ‘evet’ diyor” dedi. Kurdeleyi keserken “Üç sefer evet dediniz ama üç sefer evet yetmez. Alıştınız, alıştırdınız maşallah” diyen Erdoğan, özetle şunları söyledi:

Haberin Devamı

BU SİSTEME EVET Mİ HAYIR MI?
“Ülkemizdeki sağlık hizmetlerinin, hem sistem ham kalite olarak Avrupa, Amerika başta olmak üzere dünyanın her yerinden kat be kat üstün olduğunu söylemek istiyorum. Bu adımlar atılırken birileri bu atılan adımların farkında olmayabilir. Varsın olmasın, biz şu anda görevimizi yapıyoruz, yapmaya devam edeceğiz. Amerika’da eski başkan Obama bizde sağlık sisteminin çok küçük modeli sayılabilecek reformu hayata geçirmeye çalıştı ama başaramadı, biz başardık. Ülkemizde her alanda olduğu gibi sağlık alanında da böyle bir sistemi inşa ettik. Yaşı 40’ın üzerinde olanlar eski Türkiye’yi o dönemin hastanelerini, kıt imkânlarını çok iyi bilirler. Soruyorum o sisteme ‘evet’ mi, ‘hayır’ mı? Bu sisteme ‘evet’ mi ‘hayır’ mı? Olay bu kadar basit. Hey gidi günler hastane bulsanız doktor bulamazdınız, doktor bulsanız cihaz bulamazdınız. İlaç alamazsınız, doktor 5 ilaç yazar 2’si var 3’ü yok. İlaç bulsanız para bulamazdınız. Bırakın tedavi olmayı sağlam girenin hasta çıktığı bir sağlık düzeni vardı. O sağlık düzenine ‘evet’ mi ‘hayır’ mı?

BEDEL ÖDEYE ÖDEYE GERÇEĞİ GÖRDÜK
Az çok memleket ve millet meselelerini duyuyorsunuz. Hedef Türkiye’yi inşallah dünyanın en büyük 10 ekonomisinden biri yapmak, yapar mıyız? Siz ‘evet’ demişsiniz zaten, maşallah. Parlamento ‘evet’ dedi millet de maşallah ‘evet’ diyor. Memleket ve millet meselelerine vakıf olan herkes bilir ki son 200 yılımız sürekli çalkantılarla ve arayışlarla geçmiştir. Çanakkale’de Kurtuluş Savaşı’nda Cumhuriyet’in kuruluşundan sonraki emekleme döneminde bedel ödedik. Darbeler, muhtıralar, vesayet yönetimleri sebebiyle bedel ödedik. Siyasi, ekonomik krizlerle sosyal çalkantılar yüzünden bedel ödedik. Bu şekilde bedel ödeye ödeye bir gerçeği gördük. Milletin söz sahibi olduğu dönemlerde zaferlerin sevincini yaşarken milletin hiçe sayıldığı, horlandığı dönemlerde hep hüsrana uğradık. Hiç uzağa gitmeye gerek yok.

BİZ İSLAM MİLLETİNDENİZ
Son 60-70 yılımıza baktığımızda bu hakikati tüm çıplaklığıyla görebiliriz. 1960 darbesinden sonra kendimizi bulduğumuz yere bakın. Türkü, Kürdü, Lazı, Çerkezi, Gürcüsü, Boşnağı bizi böldüler, parçaladılar. Bize ayrımcılık yakışmaz. Biz İslam milletindeniz. Bizim kaynağımız, menşeimiz Hazreti Adem ile Havva’dır, oradan geliyoruz. 1980 darbesinin Türkiye’ye olan maliyetini hâlâ ödüyoruz. Ülkenin seçilmiş hükümetini, bakanlarını, milletvekillerini hiçe sayarak kendi çıkarlarını dayatmak isteyenlere karşı yıllarca mücadele ettik. 2007 yılındaki Cumhurbaşkanlığı seçimini hatırlayın. Meclis’in iradesine karşı dönemin cumhurbaşkanını ve yargısını arkalarına alarak bir 367 garabeti ortaya sürenlerin kimler olduğunu biliyorsunuz değil mi? Şimdi onlar yine işbaşında ama başaramayacaklar, çünkü karşılarında kim var millet var millet. Bu millet buna fırsat vermeyecek.

Mesele bitmiştir işte siz bunu yaptınız onun için ne diyorum. Nisan ayında sandık geliyor, nisan ayında sandık geldiğinde sandıkta ‘evet’e hazır mıyız, durmak yok yola devam mı? Aman ha bak Mersin geçmişteki gibi evelallah sandıkları patlatmayla hazır mı? Türk milleti 15 Temmuz gecesi uzun zamandır sessiz sedasız yürüttüğü istiklaline ve istikbaline sahip çıkma konusundaki kararlığını tüm dünyaya adeta haykırmıştır.

BAŞBAKAN’LA BERABER ANLATACAĞIZ
Ama bunlar hazmedemez, inşallah biz bunların detaylarını televizyonlarda şahsım, Başbakanımız ve ilgili bakan arkadaşlarımız hep beraber anlatacağız. Bakın 25 yaştan 18 yaşa gençler 30 yaştan 25 yaşa seçilme yaşını indirdik değil mi? Şimdi de diyoruz ki 25’ten 18’e. Yani seçme ve seçilme yaşı dünyada 56 ülkede 18, niye Türkiye’de olmasın? Benim gencime güvenmeyecek miyiz? Ya bizim ecdadımız Fatih, 21 yaşında bir çağ kapadı bir çağ açtı, biz onların torunlarıyız. Gümbürdeyeceğiz, eseceğiz. Seçme yaşına 18 diyorsun seçilmeye niye demiyorsun, hazır mıyız buna da? Milletvekili sayısını 550’den 600’e çıkarmaya hazır mıyız? Çift kamaralıyken Meclis ve senato varken sayı kaçtı, 600’dü. İşte şimdi de 600’e çıkıyor olay bu kadar basit.”

BAKMADAN GEÇME!