Hakimlere ahlaksız teklif

Bazı davaların yargı sürecini etkilemeye yönelik eylemler içinde bulundukları öne sürülen çıkar amaçlı suç örgütüne yönelik “Neşter Operasyonu-2” soruşturması sonunda, 19 kişi hakkında 6 ay ile 30 yıl arasında değişen hapis cezaları istemiyle açılan davada, Ankara Adalet Sarayı'nda görevli 4 hakim tanık olarak dinlenildi.

Ankara 11. Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki davanın bugünkü duruşmasına, sanıklardan işadamı Haldun Erdavran, eski Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu Başkanvekili, halen Yargıtay 3. Ceza Daire üyesi Ergül Güryel'in oğlu Avukat Cenk Güryel, Avukat Galip Altuntaş, Yasin Gökmen Mungan, Harun Utçu, Ahat Erbil ve avukatları ile müdahil avukatları katıldılar.

Haldun Erdavran, savunmasında, suçlamaları kabul etmedi. Ankara Büyükşehir Belediyesi'ne 1988-1995 yılları arasında kömür sattığını, belediye ile olan sözleşmelerinin fesh edilmesi nedeniyle çok sayıda davası olduğunu anlatan Erdavran, 10 yıldır bu davalarla uğraştığını kaydetti.

Erdavran, SSK'ya iyileştirici tıbbi malzeme alımında yolsuzluk yapıldığına ilişkin “Neşter-1” davasının sanıklarından Mehmet Nazif Edin'e iyi bir ceza avukatı bulması konusunda, Edin'in ailesinin kendisinden yardım istediğini ifade ederek, ceza avukatı tanımaması nedeniyle yardımcı olamadığını söyledi.

“Pamukbank”, “Garanti Bankası-Makro-Schöller” davaları ile ilgisinin olmadığını ileri süren Erdavran, Turkcell ile Türk Telekom arasındaki gelir paylaşımına ilişkin davaların hakimlerini etkilemeye yönelik eylemde de bulunmadığını savundu.

Ankara 7. Asliye Ticaret Mahkemesi'ne, kendi şirketinin davası nedeniyle gittiğini anlatan Erdavran, Turkcell ve Telekom davalarına ilişkin Cenk Güryel ile arasında geçtiği öne sürülen cep telefonu konuşmalarını da yapmadığını kaydetti. Erdavran, Cenk Güryel'in gönderdiği iddia edilen, “Sonra ikisi gelmiş, şef çok açık ve net konuşmuş, ikisini de tehdit etmiş. Halil çok kararlı gözüküyormuş” şeklindeki cep telefonu mesajını hatırlayamadığını ifade etti.

HAKİMLER, TANIK OLARAK DİNLENİLDİ

Duruşmada, 4 hakim tanık olarak dinlenildi. Eski Ankara Adli Yargı Adalet Komisyonu Başkanı Aydemir Ersoy, Ankara 1. Ticaret Mahkemesi Başkanı olduğu dönemde, Turkcell ile Türk Telekomünikasyon A.Ş arasında gelir paylaşımına ilişkin açılan davanın kendilerine düştüğünü ifade etti. Bu davada, nöbetçi mahkeme olarak Ankara 7. Ticaret Mahkemesi'nce Turkcell lehine verilen ihtiyati tedbirin kaldırılmasına karar verdiklerini anlatan Ersoy, Yargıtay üyesi Hüseyin Demirörs'ün telefonla aradığını ve “2 kişi var, bunları dinler misin” dediğini belirtti.

Turkcell'in avukatları Orhan Gemicioğlu ve Yahya Zabunoğlu'nun makamına geldiklerini, ihtiyati tedbir istemli bir dilekçe verdiklerini bildiren Ersoy, bu talebin reddine karar verdiklerini kaydetti.

Ersoy, Ankara hakimlerinden Ahmet Tevfik Erginbay'ın, eski Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu Başkanvekili, halen Yargıtay 3. Ceza Daire üyesi Ergül Güryel'e “amca” diye hitap ettiğini, ancak akrabalık derecelerini bilmediğini söyledi.

“BAŞKAN ÇOK ÜZGÜNDÜ...”

Ankara 1. Asliye Ticaret Mahkemesi üyesi Mehmet Bülent Selçuk da Turkcell ile Türk Telekom arasındaki davada, Turkcell aleyhine ihtiyati tedbir kararı verdiklerini, kendisinin buna, esasla değerlendirilmesi gerektiği düşüncesiyle muhalif kaldığını belirtti. Kararı, cuma günü verdiklerini ifade eden Selçuk, pazartesi günü Mahkeme Başkanı Cemalettin Koçak'ın odasına geldiğini kaydetti. Selçuk, şöyle devam etti:

“Başkan Koçak, çok üzgündü. Bana dert yanmak istedi. Yargıtay üyesi Ergül Güryel'in kendisini aradığını, Turkcell aleyhine verilen ihtiyati tedbir kararının doğru olmadığını söylediğini anlattı. Koskoca Yargıtay üyesinin bu işlerle uğraşmasından üzüntü duyduğunu söyledi. Kendisinin de Güryel'e, 'kararın değişmesinin mümkün olmadığını' ifade ettiğini anlattı.

Ergül Güryel, daha sonra, Başkan Koçak'ı tekrar arayarak, 'Turkcell yetkilisi Vedat diye bir kişiyi yanına göndereceğini, dinlemesini' istemiş. Vedat adlı kişi, Başkan'a gelmiş, Turkcell aleyhine verilen ihtiyati tedbir kararı kaldırılırsa, borçları daha rahat ödeyebileceklerini anlatmış. Başkan Koçak, bir şey söylememiş... Adalet Bakanlığı müfettişleri, Başkan Koçak'ın bilgisine başvururken, kendisine Haldun Erdavran'ın Turkcell davasıyla ilgili olarak gelip gelmediğini sormuşlar. Başkan Koçak, 1 kişinin ziyaret ettiğini, ancak ismini hatırlayamadığını söylemiş. Sonra makamına geçince, ajandasında yazan ismin Vedat olduğunu görmüş. Başkan, gerçekte yanına gelen kişinin Haldun Erdavran olması ihtimaline çok üzüldüğünü söyledi.”

CENK GÜRYEL'DEN TANIK ANLATIMINA İTİRAZ

Sanık Cenk Güryel, söz alarak, tanık anlatımına itiraz etti. ”Tanık, Başkan'ın duygu ve düşüncelerini anlatmak için sanki burada” diyen Güryel, babasının, tanığı arayıp aramadığının sorulmasını istedi.

Ergül Güryel'in kendisini aramadığını ifade eden Selçuk, Başkan Koçak'ın duygu ve düşüncelerini aktarmadığını, tanık olarak çağrıldığı için duruşmaya geldiğini belirterek, “Başkan Koçak'tan duyduklarımı heyete aktarıyorum” dedi.

Ankara 4. Sulh Hukuk Mahkemesi Hakimi Refik Karakoç da Haldun Erdavran ile hayırlı olsun ziyaretine gittiği Ankara 6. Asliye Ticaret Mahkemesi Başkanı Hasan Hüseyin Çiftçi'nin makamında tanıştığını söyledi.

“İLK KARARNAMEDE TAYİNİ ÇIKACAK”

Haldun Erdavran'ın bir gün kendisini ziyarete geldiğini ifade eden Karakoç, kendisi ile aynı kararname ile Ankara Adalet Sarayı'na gelen, yakın arkadaşı olan ve Türk Telekom ile Turkcell arasındaki alacak davasına bakan Ankara 7. Asliye Hukuk Hakimi İsmail Demirtaş ile ilgili talepte bulunduğunu anlattı. Erdavran'ın, “Demirtaş'ın ilk kararında direnmesini” istediğini, kendisinin de “hakim dosyayı inceler, gereğini yapar” dediğini belirten Karakoç, çay ısmarladığını, ancak Erdavran'ın çayını içtikten sonra da kalmadığını kaydetti.

Erdavran'ı odasından çıkardığını, kendisinin de İsmail Demirtaş'ın yanına giderek çay içtiğini belirten Karakoç, dava ile ilgili herhangi bir şey konuşmadığı söyledi. Karakoç, odasına döndükten 10 dakika sonra Erdavran'ın geldiğini ve neticeyi sorduğunu belirterek, ”'Hiçbir söylemediğim halde, ( hakim ilgilenecek) dedim” diye konuştu.

Demirtaş'ın, Yargıtay'ın görüşü doğrultusunda ilk kararında direnmemesi üzerine Haldun Erdavran'ın kendisini cep telefonundan arayarak “O hakim kararında direnmedi, ilk kararnamede tayini çıkacak” dediğini belirten Karakoç, daha sonra, Neşter-2 davası basına yansıyınca olayları hakim Demirtaş'a anlattığı söyledi.

“...YARGITAY ÜYESİ SEÇİLECEKSİN”

Ankara 7. Asliye Hukuk Hakimi İsmail Demirtaş da Turkcell-Telekom davasıyla ilgili olarak Ergül Güryel'in kendisini telefonla aradığını, ”Kararında diren, Genel Kurul'dan geçecek” dediğini belirtti.

Demirtaş, bir süre sonra Haldun Erdavran'ın odasına geldiğini, Turkcell davasıyla ilgili konuştuğunu, bu sırada Adalet Bakanlığı Hukuk İşleri Genel Müdürü Nihat Ömeroğlu'nun da kendisine iade-i ziyarete geldiğini anlattı. Erdavran'ın, “kararında direnirsen, senin için mesleki açıdan iyi olacak. Yargıtay üyesi seçileceksin” dediğini belirten Demirtaş, Ömeroğlu'nun davayla ilgili bir şey söylemediğini, ancak davranışlarından Erdavran'ı tanıdığı izlenimi edindiğini bildirdi.

Cenk Güryel'in talebi üzerine soru yöneltilen Demirtaş, Ergül Güryel'in aradığı sırada Yargıtay üyesi olduğunu, HSYK Başkanvekili görevinden ayrıldığını anlattı. Demirtaş, bir soru üzerine de sanıklar arasındaki Erdavran'ı teşhis edemedi.

Bazı davaların yargı sürecini etkilemeye yönelik eylemler içinde bulundukları öne sürülen çıkar amaçlı suç örgütüne yönelik “Neşter Operasyonu-2” davasında, sanıkların mal varlıkları üzerindeki tedbirin kaldırılmasına karar verildi.

MAL TEDBİRLERİ KALKTI

Ankara 11. Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki davanın bugünkü duruşmasının öğleden sonraki bölümünde, 3 kişi tanık olarak dinlendi.

Ren Dış Ticaret Şirketi'nde şoför olarak çalışan Hayrettin Bahar, Haldun Erdavran'ın, kendisini iki kez Güryel Hukuk Bürosu'na çağırdığını, bir kez zarf, bir kez de torba verdiğini ifade ederek, içinde ne olduğunu bilmediği zarf ve torbayı Ren Şirketi'ne götürdüğünü kaydetti.

Diğer iki tanık da olaylara ilişkin bilgilerinin olmadığını söyledi.

Duruşmada söz alan sanık avukatları, müvekkillerinin mal varlıklarına konulan ihtiyati tedbirin kaldırılmasını ve görevsizlik kararı verilmesini talep etti.

Mahkeme Başkanı Mehmet Orhan Karadeniz, Savcı Dilaver Kahveci'nin de görüşü doğrultusunda, sanıkların mal varlıkları ve banka hesapları üzerindeki tedbirin kaldırılmasına karar verildiğini bildirdi.

Dosyada müdahil olarak yer alan şirketler üzerindeki tedbirin de kaldırılmasına karar veren heyet, görevsizlik istemlerinin hükümle değerlendirilmesini kararlaştırdı.

Duruşma, dosyadaki diğer eksikliklerin tamamlanması için ertelendi.