Hakan Atilla bizim evladımız

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Beştepe’de Malezya Başbakanı Mahathir Muhammed’le ortak basın toplantısında şunları söyledi: “Dünyanın en kıdemli başbakanı olarak bugüne kadar sergilediğiniz müstesna liderlik ve vizyoner devlet adamlığınızla İslam alemine ve diğer ülkelere de ilham kaynağı oldunuz. Çalışmalarınız başta Filistinli ve Rohingyalı kardeşlerimiz olmak üzere mazlumların yaralarının sarılmasına, dünyada barış, istikrar ve refahın geliştirilmesine önemli katkılar sağladı. Bu kıymetli çalışmalarınız dolayısıyla zatı alilerine Cumhuriyet Nişanını takdim etmekten şeref duyuyorum. Bu nişanı dost ve kardeş ülke Malezya’nın başbakanına veriyor olmak benim için ayrı bir onurdur.

HEDEF 5 MİLYAR DOLAR

Bugünkü görüşmelerimizde D-8 üyesi iki stratejik ortak olarak işbirliğimize yönelik ne gibi adımlar atabileceğimizi ikili görüşmelerimizde müzakere ettik. Malezya, İstanbul’da konsolosluk açma kararını da almıştır. Ortaya koyduğumuz ticaret hacmi hedefi 5 milyar dolardır. 5 milyar dolar hedefine süratle ulaşmamız gerekiyor. Bu şekilde güncellenecek anlaşmanın ikili ticaretimize ivme kazandıracağını ümit ediyoruz. Yurt dışına yatırım yapan Malezya fonlarının Türkiye’ye olan ilgisinin canlı tutulmasını ve Malezyalı firmaların ülkemize yatırımlarını artarak devam etmesini arzu ediyoruz. Savunma sanayi alanında işbirliğimizi geliştirmeyi öncelikli hedeflerimizden biri olarak belirledik.

SICAK İLİŞKİNİN NETİCESİ

(Rusya’nın vize kararı) Sayın Putin daha önceden zaten bu müjdeyi bize vermişti. Bugün de görüldüğü gibi bunlar kaldırıldı, artık Türkiye Cumhuriyeti vatandaşları da aynı şekilde ilan edildiği gibi Rusya’ya ziyaretlerini yapabilecek. Burada herhangi bir sıkıntı söz konusu değil. Bu uzun zamandır aramızdaki diyaloğun bu tür konulardaki sıcak ilişkilerin bir neticesidir.

(Hakan Atilla’nın Türkiye’ye dönüşü) Hakan Atilla konusuna gelince uzun bir süredir Halkbankımızın Genel Müdür Yardımcısının yaşamış olduğu süreç başta şahsım olmak üzere tüm mesai arkadaşlarımızı üzmüştür, kırmıştır. Her türlü girişimleri yaptık, kendisiyle alakalı mahkumiyet cezası bitmiş oldu ve borcumuz kalmadan Hakan Atilla evladımız ülkesine dönmüş oldu. Bundan sonraki sürece yönelik kendisiyle yaptığım telefon görüşmesinde ‘Sen şimdi önce ailenle, çocuklarınla dinlen, tatilini yap ondan sonra da seni Ankara’da külliyede bekliyorum, orada oturur konuşur ne yapacağımızın kararını veririz’ dedik. Bizim için Hakan Atilla’ya herhangi bir bariyer söz konusu değildir. O bizim evladımızdır. Onu sahiplenmeyeceğiz de kimi sahipleneceğiz.”

EN YAŞLI BAŞBAKANA CUMHURİYET NİŞANI

CUMHURBAŞKANI Tayyip Erdoğan, dünyanın en yaşlı başbakanı olan 94 yaşındaki Malezya Başbakanı Mahathir Muhammed’i Beştepe’de resmi törenle karşıladı. İki liderin tören alanındaki yerlerini almalarının ardından, 21 pare top atışı eşliğinde iki ülkenin milli marşları çalındı. Muhammed, Muhafız Alayı Tören Kıtası’nı Türkçe, “Merhaba asker” diyerek selamladı. Törende, tarihte kurulan 16 Türk devletini temsil eden bayraklar ve askerler de yer aldı. İki ülke heyetlerinin takdimi sonrasında Erdoğan ve Muhammed, merdivenlerde Türkiye ve Malezya bayrakları önünde gazetecilere poz verdi. Erdoğan, baş başa ve heyetler arası görüşmelerin ardından Muhammed’e Cumhuriyet Nişanı tevcih etti. Görüşmelerde savunma sanayii başta olmak üzere Türkiye ve Malezya arasındaki ikili ilişkiler tüm boyutlarıyla ele alındı. Törende, Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar, Ticaret Bakanı Ruhsar Pekcan, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank, Genelkurmay Başkanı Orgeneral Yaşar Güler, Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanı Fahrettin Altun, Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın, Savunma Sanayii Başkanı İsmail Demir, Cumhurbaşkanlığı Finans Ofisi Başkanı Göksel Aşan ile Türkiye’nin Kuala Lumpur Büyükelçisi Merve Kavakcı da yer aldı. Erdoğan, görüşmelerin ardından Muhammed onuruna resmi akşam yemeği verdi. 

ONUR DUYDUM

MALEZYA Başbakanı Muhammed de Cumhuriyet Nişanı’nın almaktan onur duyduğunu belirterek şöyle dedi: “Eminim ki Malezya ve Türkiye arasındaki yakın ilişki her iki ülkenin de faydasına olacaktır, belki de Müslüman ümmetinin faydasına olacaktır. Biliyoruz ki ümmet birçok sorun yaşıyor, birçok sıkıntılarla baş etmek zorunda kalıyor. Dünyadaki İslam ülkelerinde oluşturulmaya çalışılan zayıflık sebebiyle bu zorluklar yaşanıyor. Bu ülkelerin hepsi kalkınmış, gelişmiş olmalı. Birisi bunu sağlamalı. Türkiye de buna aday ülkelerden biri. Geçmişe bakacak olursak Türkiye ümmetin kurtarıcısı olmuştur. Ama artık herhangi bir Müslüman ülke yok ayağa kalkıp bizi koruyacak. Ama ebediyen bu böyle olacak diye bir şey yok. Bugünkü zaaflarımız ve başkalarına bağlılığımız konusunda bir şeyler yapmalıyız. Eminim ki Malezya ile Türkiye arasındaki bu işbirliği bize bu yönde yardımcı olacak ve ümmeti dost olmayanların baskısından kurtaracaktır.”