‘Hak gelecek batılı zail edeceğiz’

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, yeniden erken seçim çağrısı yaparak, “Ne korkuyorsun? Milli irade, milli irade diyorsun. Milli iradeye gitsene, hakemliğine başvursana” dedi. Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın “Fikri iktidarımızı hâlâ tesis edemedik” sözlerini de eleştiren Kemal Kılıçdaroğlu, partisinin grup toplantısında özetle şunları söyledi:

KALEMİNİ SATMAYAN GAZETECİ

“Bekir Coşkun, kalemini satmayan, yiğit bir gazeteci. Belli çevreleri ürküten bir gazeteci. Adaletten, haktan, hukuktan yana olan bir gazeteci. Sadece insan haklarını değil, canlı olan herkesin hakkını, hukukunu savunan bir gazeteci. Yakınlarının, basın camiasının başı sağ olsun.

ORTAÇAĞ FİKRİ BİLE DEĞİL

Fikri hür, vicdanı hür, irfanı hür kuşaklar. Mustafa Kemal’in istediği gençlik budur. Bu çerçevede genç kuşaklar yetiştirilmiş, Nobel ödülleri alınmıştır. Erdoğan, şöyle bir ifade kullandı: ‘Fikri iktidarımızı hâlâ tesis edemedik.’ Sayın Erdoğan, senin fikrin Ortaçağ fikri bile değil, ondan bile geridesin.

BAHÇELİ’YE TEŞEKKÜR EDERİM

Geldiğimiz nokta ne? Askıda ekmek. Ne proje ama… Çağ açan bir proje. Bizim fakirliğimizi, bu iktidarın getirdiği rezilliği daha iyi anlatamazsınız. O yüzden Sayın Bahçeli’ye yürekten teşekkür ediyorum. Kuru soğana mahkum ettiniz. 21. yüzyıldan söz ediyorum. Neden bu hale geldik? 83 milyon bir avuç tefeciye hizmet eder hale geldi.

BUNDAN İYİ BEKA SORUNU MU OLUR?

18 yıldır iktidardalar. Öyle bir genç kuşak yetiştirdiler ki, geleceği Türkiye’de değil, geleceği yurtdışında arayan bir kuşak. Anket yapıyorlar. Eylül’de yapılan ankette gençlerin yüzde 64’ü Türkiye’yi terk etmek istiyor. Bundan daha büyük bir beka sorunu olur mu? Bizim yetiştirdiğimiz evlatlarımız, geleceğini yurtdışında arıyorlar.

ADALETİ DAĞITMASI GEREKENLER KATLEDİYOR

Adaleti katleden adam kimdir derseniz, Akın Gürlek’tir (14’üncü Ağır Ceza Mahkemesi’ne 5 Temmuz 2020’de başkan olarak atanan Gürlek, daha önce İstanbul 37’nci Ağır Ceza Mahkemesi’nin başkanıydı.) Yeni Zekeriya Öz’dür. TBMM Başkanı dahi bir şey söyleyemez, o da talimatı saraydan alıyor. Kendi milletvekilinin hakkını, hukukunu savunamayan bir kişi asla TBMM Başkanlığı yapamaz. Akın Gürlek diyor ki, ‘Ben anayasaya uymuyorum. AYM kararını aldım çöp sepetine attım. Hakimler Savcılar Kurulu (HSK) da bana dokunamaz. Benim bütün kanunsuzluklarıma HSK gözlerini kapatır. Eğer gelirlerse üyeler elimi uzatırım, hepsi sırayla ayrıca elimi de öperler. Bana da acaba ‘saraydan bir torpil bulabilir misin’ diye.’ Bu kadar ağır bir ifadeyi, bu hukuksuzluğa karşı kullanmak benim görevimdir. Önümüzdeki süreçte beyefendiye büyük bir ihtimalle Yargıtay üyeliği verir. Çünkü hukuku katledenler orada. İşte sizin fikirleriniz, bu nedenle asla iktidar olamaz.

‘SEÇİM HALKIN TALEBİ’

Biz birlikte olduğumuz sürece, adaletten, haktan, demokrasiden yana olduğumuz sürece hiç kimsenin karamsar olmaya hakkı yoktur. Bunları beraber göndereceğiz. Erken seçim talebi benim talebim değil. Erken seçim talebi, emeklinin, çiftçinin, işçinin, sanayicinin talebidir. Hapishanelerde haksızca yatan insanların talebidir, demokrasiye inananların talebidir. Milli irade, milli irade diyorsun. Milli iradeye gitsene, hakemliğine başvursana. Korksunlar. Hak gelecek, batılı zail edeceğiz. Adaleti getireceğiz bu ülkeye.”