Güncelleme Tarihi:
İTİRAF NİTELİĞİNDE BİR AÇIKLAMA
“(Libya) Hem Moskova’dan hem Berlin’den kaçan Hafter ateşkesi ihlal etmeye devam ediyor. Libya’da barış olacaksa Hafter’in durdurulması gerekiyor. Hafter’in sözcüsü Mismari, dün yaptığı açıklamada, Berlin ve Moskova’ya anlaşmak için, çözüm için değil, burası çok çok önemli, sözde ‘haklı davalarını anlatmak için’ gittiklerini, ‘çözümün namlunun ucunda olduğunu’ ifade etmiştir. Bu da Hafter’in gerçek niyetini ele veren itiraf niteliğinde bir açıklamadır.
Şu an itibarıyla Hafter’in maalesef çok çok çirkin girişimleri var ve biz de bunların takipçisiyiz. Gereği neyse bunu sonuna kadar yapmaya devam edeceğiz. Hafter, şu anda Libya’nın adeta bir çöl ağası gibi. Daha ziyade çöl kısımlarında hakimiyeti var ama nüfus olan bölgede hakimiyeti yok. Mısır en önemli destekçisi, Abu Dabi yönetimi en önemli destekçisi, Rusya ise Wagner’i vermek suretiyle orada. Wagner’in bütün mali noktadaki desteğini Abu Dabi yönetimi sağlıyor. Çok ciddi parasal destek aktarıyor. Silah, mühimmat, şu, bu Abu Dabi yönetiminden geliyor. En önemli mesele, Sirte meselesidir, orası geri alınınca da bunların iyi bir gücü kalmayacak. Misrata ile çok ilgileniyorlar, kuşatma var ama Misrata’da istedikleri neticeyi alamadılar. Trablus’ta da kuşatmaları var. Trablus’ta da şu anda UMH gerekli mukavemeti gösteriyor.
BİZDEN ZARAR GELMEZ
(Yunanistan’la ilişkiler) Bizim Yunanistan’la uğraşma diye bir derdimiz yok.’ NATO’da ben (Yunanistan Başbakanı Kiryakos) Miçotakis’e de söyledim, dedim ki, ‘Birbirimizle uğraşmayalım, eğer uğraşmazsak bizden size en ufak zarar gelmez.’ Yunanistan nere Libya nere? Kaldı ki kıta sahanlığında kıyı şeritlerinin birbirini görmesi gerekiyor. Şu anda bize gelmiş diyor ki ‘Girit onlar için ana karaymış.’ Ya ‘yavru kara’ dese yutacağız da ana karayı nasıl yutacağız?
(Enver Altaylı) Altaylı, FETÖ ile mektup diplomasisinde olan bir şahıs. 40 civarında mektup söz konusu. İstihbaratçı olarak kendisi, CIA üzerinden de birçok görevlendirme almış bir kişi. Kılıçdaroğlu’nun etrafında kimlerin olduğunu, en yakınındakinin kim olduğunu bilmemesi sebebiyle durumunun ne kadar acı olduğunu anlamak mümkün. Her an herkes onun yanında yer alabilir.” (AA)
BARIŞ DİYE BİR DERDİ YOK
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ı, Gambiya Cumhurbaşkanı Adama Barrow karşıladı. Erdoğan, Gambiyalı mevkidaşıyla düzenlediği basın toplantısında da Libya’ya değinerek “Hafter’in sözcüsünün şu açıklaması çok manidardır, ‘Libya’daki süreç namlunun ucundadır.’ Bu şunu gösteriyor, Hafter’in ateşkes diye bir derdi yok, barış diye bir derdi yok” dedi.
SURİYELİ MAHMUD’A VATANDAŞLIK VERİRİZ
“(Suriyeli Mahmud’a vatandaşlık) Tabii ki verilir. Verdik gitti. Burada okuyor, Türkçe de biliyor. Ailesine de veririz. Mahmud tırnaklarıyla kazıyor, kardeşimizi ve eşini enkazdan çıkarıyor. Sonra evinde ziyaret ediyor. Kardeşlik bu ama ne yazık ki Kılıçdaroğlu kardeşlik duygusu nedir bundan bihaber...
(Elazığ depremi) Çevre ve Şehircilik Bakanımıza talimat verdim. Hemen çelik konstrüksiyondan tek katlı konutlar yapalım ve yanlarına ahırlarını koyalım ve burada yaşayan vatandaşlar hemen evlerine yerleşsinler. Türkiye fay hattında olan bir ülke, yatay mimari yapsak sıkıntılar yaşamayız. Gönlümüz bir kişinin vefatına bile razı olmaz. İnşaatlarda hassas olmamız gerekiyor.”