Haftanın Kitapları

Beyoğlu'nda Balıkların Ayak Sesleri
Demir Toros
DoÄŸan Kitap
Türk Edebiyatı Dizisi

"O gece Garden Pavyon bin bir ayak üstünde denebilecek gibiydi. İçki dolu tepsilerle koşuşan garsonlar, boğanın boynuz darbelerini savuşturan bir matador ustalığıyla, bükülüp kaykılarak kalabalığın arasından yılan gibi kayıyor, siparişleri sahiplerine sağ ve esen teslim ediyorlardı."

Yazar Demir Toros Beyoğlu'nda Balıkların Ayak Sesleri adlı kitabında 1950'li yılların artık anılarda kalan büyülü dünyasına götürüyor okuyucuyu. Atlantik, Kantin Birahaneleri, Lefter'in Meyhnesi,  Çin Pavyonu... Artık 50'li yaşların sonuna gelenler için tatlı bir anıya dönüşen, gençler için de erişilmez bir görkemin büyülü mekanı Beyoğlu'na. 1950'lerin sonu 60'ların başında, Beyoğlu mozayiğinden insan manzaraları sunuyor. Beyoğlu'nda Balıkların Ayak Sesleri, anılar denizinde uzun ve keyifli bir yolculuk.

Aşk Mutfağından Yalnızlık Tarifleri
Yekta Kopan
Can Yayınları
Türk Yazarları Dizisi

Buğulu yalnızlık...
2 kiÅŸilik...
Hazırlanışı: Mutlu günler geçirilir.. Beraber olmaktan alınan keyif kaynayıncaya kadar hayatın her aşamasında sık sık karıştırılarak yaşanır(...) Sözler verilir. Sözlerin altında ezildikçe yalanlar söylenir(...) Oda sıcaklığına geldiğinde kıskançlık ve kavga gibi baharatlar göz kararı eklenir. Arzuya göre aldatma da konulabilir. İlişki iyice soğuduktan sonra da gözyaşıyla servis edilir..."

Edebiyat dünyasına Fildişi Karası adlı öykü kitabıyla giren Yekta Kopan, istikrarlı çizgisini sürdürüyor... Aşk Mutfağından Yalnızlık Tarifleri'nde de duru ve yalın üslubu, akıcı diliyle yaşamın içinden seçilmiş öyküler anlatıyor Kopan.

Kitaba adını veren öykünün yanısıra Düş Eş, Elma Ağacındaki Cadı, Köprüden Dönüş'ün de aralarında bulunduğu 10 adet öyküsünde insana dair herşeyi mizah ve ironi arasındaki hassas dengeyi bozmadan okura aktarıyor.

Krom Sarısı
Aldous Huxley
Çeviren: Berat Çelik
İthaki Yayınları / İthaki Kitaplığı

Krom Sarısı, en zeki ve neşeli haliyle genç Huxley'dir. Düşünceler üzerine, düşüncelerle çatışan veya onlara ihanet eden şeyler üzerine bir kitap bu. Entelektüel geçiş, cinsel değişme, ahlaki belirsizlik, artık can sıkan idealizmin çağından geçen bir düşünce kargaşasına çok şey borçludur. Bize ihanet eden şeylerin düşünceler olduğunu ima etmekle birlikte; konuşmalarda, tartışmalarda, kendine dair absürd bilgiler ve zihnin bitmeyen oyunlarında şaşmaz bir haz sergilemektedir. Kitabı, Huxley'in her zaman için parlak olan romanları içinde en güzel ve keyifli kılan da, 20'lerin bir başyapıtı yapan da budur.

   Â
Süleyman'ın Son Rüyası
Alain Paris
Çeviren: Füsun Önen Pınard
Remzi Kitabevi 
 
 "İbrahim Paşa, biricik efendisine hediye etmeye karar verdiği köylü kızı Alexandra'ya dönüp, "Süleyman'ı hayal kırıklığına uğratma, zira ona vereceğin her mutluluk anı, benim ödülüm olacaktır," der. Tatarlar tarafından köyünden kaçırılıp bir köle pazarında satılan Alexandra'nın aklında ise, köyündeyken görüp bir türlü unutamadığı Fransız şövalyesi Ogier vardır."

Müslümanlarla savaşmaya yemin etmiş Ogier'yi İstanbul'a sürükleyen kader, onu büyük Osmanlı Padişahı Kanuni Sultan Süleyman'la karşı karşıya getirmekle kalmayacak, soylu şövalye, artık "Hürrem Sultan" diye anılan güzel Alexandra ile de yeniden karşılaşacaktır.

Alain Paris'nin bu romanı, bizi, Sultan Süleyman'ın 1521'deki ilk fetihlerinden 1529 Viyana kuşatmasına, saray entrikalarından Yeniçeri ayaklanmalarına, Osmanlı'nın görkemli başkenti İstanbul'un kalbine götürüyor.