Haftanın başlıkları (Medyadan…)
Güncelleme Tarihi:
Le Courrier International, 31 ağustos (yeni gördük, n’apalım!)
Heavy metal’in Mısır’da patlama yaptığını anlatan bir haberin can alıcı bölümü:
Kahire’de bir heavy metal konserinin orta yerinde, müzik bıçak gibi kesilmiş, grubun solisti ‘Ezan okunuyor!’ demiş, herkes susup müezzini dinlemiş, sonra müzik bangır bangır yeniden başlamış.
Başlık muhteşem: Mekkallica
*
Gazeteler, 11 eylül
Geçen hafta Trabzonspor’un başına getirilen Ziya Doğan takımı ateşledi, Bordo-mavililer Beşiktaş’ı İstanbul’da 3-2 yendi.
Sabah: Kartal’a Doğan çarptı
Vatan: Doğan’ın Kartal avı
Posta: Kartal avcısı Doğan
Takvim-sürmanşet: Kartal Doğan’a çarptı
Takvim-spor sayfası biraz daha yaratıcı hiç olmazsa: Ziya’de olsun!
*
Maalesef gazeteyi ve tarihini yazmamışım
Amerika Açık’ı, Belçikalı tenisçi Henin’i 2-0 yenen Maria Şarapova kazandı.
Müthiş buluş: ABD’de Şarapova servisi * Vatan, 12 eylül Papa XVI.Benedictus doğum yeri Almanya’ya gitmiş, Meryem Ana Kilisesi’ni ziyareti sırasında rahibeler tarafından ‘genç kızların pop starlara gösterdiği ilgi benzeri bir ilgiyle’ karşılanmış. Rahibeler ruhanî liderin eline dokunmak için yarışmış, sonra da nispet yapar gibi ellerini birbinine göstermişler... Başlık: Bak, elimi POPE STAR tuttu!
*
Hürriyet-Kelebek, 12 eylül
1995 senesinde büyük bir kaza geçirdim ve bir sene sakat yaşadım; bir sene tuvalete bile kendim çıkamadım, diyor Zeynep Mansur.
Bu röportajın başlığı: Bir sene tuvalete bile çıkamadım
*
Milliyet, 12 eylül
Başlık: Karayip Korsanları gişede define buldu
*
Sabah, 12 eylül
Olimpiyat Stadı’nda oynadığı maçta, Galatasaray Bordeaux ile golsüz berabere kaldı. Kimi spor yazarları ‘Bu Bordeaux, Ali Sami Yen’den çıkamazdı’ dediler.
Manşet: ALİ SAMİ YENERDİ
*
Star, 13 eylül
Spot: Vakıf görüntüsü altında tarikat grubu halinde yayılan ‘Mevlana Yüce Vakfı’na eski üyeleri savaş açtı. 2014’te kıyametin kopacağını ve sözde kutsal kitaplarıyla hüküm süreceklerini öne süren vakfın başkanı Vedia Bülent Çorak, yolsuzlukla suçlanıyor...
Manşet:
*
Star-Box-Magazin, 13 eylül
Başlık: Lerzan ‘Mutlu’, Tony üzgün
*
Hürriyet, 14 eylül
4 satırlık bir başlık: Turistleri gasp eden çeteye suçüstü
Ne yapayım, ‘bunlardan’ benim gazetemde de çok var!
L*
Star, 14 eylül
Orhan Gencebay borsada fena çarpılmış, iddiaya göre altı yılda 1 milyon dolar kaybetmiş.
Manşet: Batsın bu Borsa
*
Takvim, 14 eylül
Galatasaray maçı için Olimpiyat Stadı’na gidenler yollarda süründü ya... (Galatasaraylı aydın takımı trafiğin ne halde olduğunu ancak maça giderken anlıyor, onun dışında Hıncal Uluç’tan başka ses eden yok...)
“Olimpiyatların felsefesi daha hızlı, daha güçlü, daha yüksek... Biz yenisini ekledik, dana rezil’ diyor spot.
Esprili (!) başlık: Gitius altius rezilus
Gerçekten rezilus bir espri...
*
Akşam, 14 eylül
On yıllık eşi Mehmet Germiyangil’den Derin Mermerci ile ilişkisi yüzünden boşanmıştı Elif Dürüst. Başına bir felaket (!) daha gelmiş, Elif Hanım’ın yaz başında giydiği ‘derin göğüs dekolteli bu elbisenin birebir aynısını’ Derin Mermerci de giymiş. Düşünebiliyor musunuz!
Müthiş orijinal bir başlık bulmuşlar: Derin tesadüf
Yeteeeeeeeeeeeeer!
*
Vatan, 15 eylül
Vatandaş fiyatı artacak diye altına saldırmış, ama aksine fiyat 3 ayda % 19 düşünce, büyük zarar etmiş, şimdi de satıp çıkamıyormuş...
Başlık: Eyvah, altın’da kaldık
*
Milliyet, 16 eylül
Eski savaş muhabiri, meşhur İtalyan gazeteci Oriana Fallaci kansere yenildi.
Başlık: En son izlediği kendi savaşıydı
*
Türkiye, 16 eylül
Fenerbahçe yöneticileri de, oyuncular da, tabii bizim gibi zavallı taraftarlar da endişeli, gidişat kötü.
Başlık: FENER’İN 100’Ü ASIK
Öğğğğğğğğğğh!
*
Star, 16 eylül
Papa XVI.Benedictus meğer Türkiye’de yayımlanan, Yücel Kaya’nın yazdığı ve İstanbul ziyareti sırasında Papa’ya girişilen bir suikastı anlatan ‘PAPAYA SUİKAST’ kitabını okumuşmuş da çok korkmuşmuş da, belkim de Türkiye’ye gelmezmişmiş…
Manşet: PAPA 3,5 BENEDİKT
(Türkçe dilbilgisi kuralına göre Papa’nın adının, Vatikan’ın resmi dili olan Latince söylenmesi gerekir. Bunun için ben Benedictus demeye çalışıyorum. Ama meslektaşlarımın cehaletinin ve ‘kafalarına göre’ takılma alışkanlıklarının sınırı yoktur. Polonyalı Papa’ya Fransızca ‘Jean-Paul’ dediğimiz gibi, şimdi de Alman Papa’ya Benedikt demeye başladık.)