Güncelleme Tarihi:
Hacca gidişlerde doktorların kararı mı yoksa dini inançlar mı belirleyici olmalı?
Her yıl Türkiye'den 75 bin kişi hacca gidiyor. Hacı adaylarının yaş ortalaması 65 civarında. Diyanet İşleri Başkanlığı bu nedenle hacca gidenlerden sağlık raporu istiyor. Teoride fiziksel ve psikiyatrik muayeneden geçebilenlerin hacca gidebilmeleri lazım. Ancak şöyle bir gerçek var: Müslümanlıkta hacca gidip hacda ölmek, cennete gitmekle eş değer kabul ediliyor. Bundan dolayı doktorlar kanaat bildirirken zor durumda kalıyorlar. Hastanın dini duyguları mı yoksa doktorun bilimsel tanısı mı kararda etkili olacak? Yapılan bir araştırmaya göre, bu noktada doktorun kanaatinin çok da önem taşımadığı ortaya çıkarıyor.
Hacı adaylarının öncelikle ruhsal problemleri tespit edilmeli. Sonuçta her yıl 75 bin hacı adayı yeterli psikiyatrik muayeneden geçmeden yurt dışına çıkıyor. Ve her yıl hac sırasında kaybolma, kalabalık içinde ezilme, ölüm gibi birçok üzücü olay yaşanıyor.
Dünyada en yaşlı hacı adayı Türkiye'den çıkıyor. Geçtiğimiz yıl 120 bin 862 kişi hacı olmak için başvurdu. Hac başvurusunda 20 bin adayla İstanbul ilk sırada. Yaş ortalamaları ise 65. Hacca gitmek için aranan koşulların başında sağlık raporu geliyor. Hacı adayı fiziksel ve psikolojik açıdan sağlıklı olduğunu raporla Diyanet İşleri'ne kanıtlamak zorunda.
Geçtiğimiz yıl Bakırköy Devlet Hastanesi'ne sağlık raporu almak için başvuran 32 hacı adayı piskiyatrik incelemeye alındı. Yüzde 25'inde fiziksel hastalık, yüzde 3.1'inde ruhsal bozukluk ve yüzde 28.3'nde unutkanlık şikayeti saptandı. Hacı olmak için başvuranların ortalama yaşı 67.
YILDA 75 BİN HACI
Psikiyatrist Dr. Ayhan Akcan neden böyle bir araştırma yapma gereğini duyduklarını şöyle anlatıyor:
‘‘Sağlık raporunun içinde psikiyatrik muayene kısmı var. Bu bölüm yüzeysel bir görüşmeyle geçiştiriliyor. Ruhsal muayene kısmı ayrıntılı yapılmıyor. Oysa bu insanları hacda zor durumda bırakmayacak, ruhsal durumlarını ortaya koyan muayeneler yapılmalı. Bu muayenenin içinde öncelikle hafıza boyutu, öğrenme boyutu, anlama ve algılama, muhakeme boyutu, düşünce boyutu ölçülmeli. Bunların sonucunda yabancı bir yerde tek başına hareket edebilme kabiliyeti var mı, yaptığı işin idrakinde mi, var olan problemlerde, orada yaşadığı problemlerde muhakeme ve soyutlama yeteneğiyle problemi çözebilecek kapasiteye sahip mi, bunlar mutlaka tespit edilmeli.’’
Yaş ilerledikçe bu yetenekler kaybediliyor. Nitekim psikiyatristler de bunu tespit etti. 32 hacı adayında depresyon, bunama, anksiyete ve bilinç kaybı gibi yaygın ruhsal problemlerin olduğu görüldü. Unutkanlık, dikkat dağınıklığı, öğrenme güçlüğü, yalnızlık, umutsuzluk en sık görülen şikayetler.
‘‘Bundan dolayı Diyanet İşleri Başkanlığı hacı adaylarından yurt dışına çıkmadan önce sağlık muayenesi istiyor. Her yıl 75 bin hacı yurt dışına çıkıyor. Bu kişilerin yaş ortalamasının 65-70 civarında olduğu düşünüldüğünde psikiyatrik muayenede problemlerin tespiti çok önemli.’’
Can alıcı nokta şu: Hacca gitmek için niyet etmiş olmak, hacca gidip orada ölmek, cennete gitmekle eş değer tutulduğu için, doktorlar hastanın dini duygularıyla bilimsel tanı arasında kararsızlığa kapılıyor. Kişi kalp krizine aday bile olsa, ileri derecede bunaması bile olsa bir kez niyet ettikleri için doktorların mutlaka olumlu yönde kanaat bildirmesini istiyorlar. Çoğu zaman doktorlar baskı altında bırakılıyor.
TARTIŞMAYA AÇILSIN
Prof. Dr. İbrahim Balcıoğlu, Doç Dr. Armağan Samancı, Dr. Ayhan Akcan ve Funda Engin Akcan hacı adaylarıyla yüz yüze görüştü ve onları psikiyatrik testlere tabi tuttu.
‘‘Bu kişilerin yüzde 6.25'inin ailesinde bunama öyküsü görüldü. Hacı adaylarının yüzde 28.1'inde unutkanlık tespit ettik. Vakaların üçte birinde standardize mini mental test ve global yıkım ölçeği puanlamaları sonucunda orta dönem demans (bunama) hastası olduğu anlaşıldı. Yine üçte birinde orta şiddette depresyon ve kaygı saptandı. Ancak henüz yeterince hacı adayında psikiyatrik yönden tarama çalışması yapılmadığından kıyaslama yapmak mümkün değil. Fakat bu insanların bu tanılarla hacca gitmesi de doğru değil’’.
Akcan, bu konunun tartışmaya açılmasını, daha geniş araştırmalar için ortam yaratılmasını istiyor. ‘Hacı adaylarının öncelikle bu ruhsal problemleri tespit edilmeli. Sonuçta her yıl 75 bin hacı adayı yeterli psikiyatrik muayeneden geçmeden yurt dışına çıkıyor. Ve her yıl hac sırasında kaybolma, kalabalık içinde ezilme, ölüm gibi birçok üzücü olay yaşanıyor.’
Diğer ülkelerde yaş sınırı var
Yurtdışında hacı adaylarının yaş sınırlamaları var. Endonezya'dan, Güney Asya'dan gelen müslüman hacı adaylarının yaşlı olmaması koşulu aranıyor. Mesela Endonezya'da hacı adayınınn 30 yaşı aşmamış olması şartı aranıyor. Endonezyalılar, sosyal dengesizliği bir nevi dini kurallarla ayakta tutmaya çalışıyorlar. Bu yüzden Hacca erken yaşta gitmek, hem toplum için bir kazanç hem de o insan için geri kalan hayatı boyunca dinsel olarak daha huzurlu geçirmesi için bir avantaj. Erken yaşta hacca teşvik, Endonezya'da suç oranının, ahlaki sapmanın, madde kullanımının düşük olmasını sağlayan bir çeşit koruyucu yapılanma gibi de görülüyor.
Kadın hacılar
Türkiye'den hacca gidenlerin ortalama yaşı 60. Türkiye'den hacca giden kadın oranı diğer ülkelerden daha fazla. Eşleriyle birlikte gitmeyi tercih ettikleri için, diğer ülkelere bakıldığında Türk kadın hacı adaylarının çok olduğunu görüyoruz. Diğer ülkelerde bu oran 10 erkeğe 1 kadın olarak tespit edilirken, Türkiye'de 3 erkeğe bir kadın gibi bir rakam olduğu ortaya çıkıyor. Bu da Türk kadınının müslüman aile yapısı içinde saygın bir yeri olduğunu gösteriyor. ürkiye'de daha çok hacca gitme eylemi, toplumda insanlara itibar ve sosyal statü kazandıran bir sosyal olgu. Oysa diğer müslüman ülkelerde insanlar sadece dini düşüncelerle, islamiyetin şartları gereği bu görevi yerine getiriyor.
Türkiye'de Hacı olmak, islamın şartlarını yerine getirmenin yanısıra, prestij kazandırmakla da kalmayıp, sadece o kişiye değil, tüm ailesine sosyal statü kazandırıyor. Türkiye'den genç yaşta hacca gidenlerin sayısı ise çok çok az. Haccın dinsel açıdan çok bir sosyolojik boyutu olduğunu savunan uzmanlar, her yıl 75 bin kişinin gerçekleştirdiği bu yolculuğun sosyolojik yönden incelenmesinin gerekli olduğunu düşünüyorlar.
Hacı adayları eğitimsiz
Yüzde 56'sı erkek, yüzde 44'ü kadın.
Yüzde 90'ı ise 3 veya daha fazla çocuğa sahip.
Vaka grubunun ortalama yaşı 67.
Tahmin edilenin tersine hacı adayları zengin değil. Yüzde 68.7'sinin gelir düzeyi aylık 100 milyon lira ve onun altında. Yüzde 18.8'inin geliri 101 milyon-300 milyon lira arasında. Geri kalan yüzde 12.5'inin ise gelir düzeyi aylık 300 milyon liranın üzerinde.
Yüzde 53.1'i ilköğretim mezunu, yüzde 40.6'sının okuma yazması yok. Aralarında üniversite mezunu yok. Çoğunluğu emekli (yüzde 56.25), yüzde 43.75'inin sosyal güvencesi yok veya ev hanımı.