Güncelleme Tarihi:
Geçen yıl çadırkentte çıkan ve 343 kişinin ölümüne yol açan yangının bir benzerinin yaşanmaması için Suudi yetkililer, hacı adaylarını fast food yiyeceklere teşvik ediyor. Bunun için hergün 1 milyonu aşkın fast food paketi piyasaya sürülecek. Güvenlik tedbiri almadan yemek yapanlara ise 300 milyon liradan başlayan cezalar verilecek.
Suudi yetkililer, geçen yıl Mina'daki çadırkentte çıkan yangının bu yıl tekrarlanmaması için hacı adaylarını fast food (hamburger, çizburger, sandviç, döner-ekmek, pizza v.s.) yemeye teşvik ediyorlar. 343 kişinin ölümüyle sonuçlanan yangının hacı adaylarının kendi yemeklerini pişirmekte ısrar etmeleri yüzünden çıktığını hatırlatan yetkililer, bu yıl çadırkentlerde yemek pişirilmesini istemiyorlar. Yemeğini kendi pişirme ısrarından vazgeçmeyenlere, sadece güvenlik kapağı olan ocak kullanmaları şartı koyan yetkililer, güvenlik kapaksız ocak kullananları cezalandıracaklar. İlk kez yakalanan hacı adayları 5000 riyal (yaklaşık 300 milyon lira) ceza, ikinci kez yakalananlar ise bunun iki katını ödeyecekler.
1 MİLYON PAKET
600 kadar kamyonla hergün 1 milyonu aşkın fast food paketi dolaştırılacağını belirten yetkililer, hacı adaylardan bu yemek paketlerine rağbet etmelerini istiyorlar. Bunun dışında Mina, Mekke ve Medine yakınlarında yüzlerce lokanta bulunduğunu, temel gıda maddeleri satan dükkanların sayısının artırıldığını, 100'ü aşkın fırının kurulduğunu belirtiyorlar. Suudi makamlar, son yıllarda yaşanan yangın ve başka tür tehlikelere karşı önlem almayı taahhüt etseler de, şimdiye kadar soruna köklü bir çözüm getiremediler.
TAVAF BAŞLADI
Hac görevleri için bu yıl kutsal topraklarda toplanan, 1 milyonu yabancı ülkelerden, 1 milyonu da Suudi Arabistan'dan toplam 2 milyon Müslüman beyaz ihramlarıyla Kabe'yi tavaf etmeye başladılar. Yaklaşık 100 ülkeden kara, hava ve deniz yoluyla hacca gelenlerin geçtiğimiz yıllarda yaşanan felaketlerle bu yıl karşılaşmamaları için Suudi yetkililer önlemlerini artırdılar. Ancak bu yeterli bulunmuyor. 11 bin yanmaz çadır sağlanmasına karşın, bunun hacı adaylarının sadece yüzde 25'ine hitap ettiği belirtildi. Bu arada 12 helikopter havadan sürekli kontrol uçuşu yapıyor, hacı adaylarının yoğun olduğu yerler kameralarla izleniyor. İtfaiye araçları ve ambulansların da sayısı artırılmış durumda.
Mahşerin provası
Türk hacı adaylarının 20 Mart'tan itibaren gitmeye başladıkları Kutsal Topraklar'da, Müslümanlara hayatlarında bir kez farz kılınan Hac ibadetinin büyük heyecanı yaşanıyor. Hacı adaylarının büyük bir bölümü önce, Hz. Muhammed'in türbesinin de bulunduğu Medine'ye götürülüyorlar. Hacı adayları türbeyi de içine alan Mescid-i Nebevi'de 40 vakit namaz kılmak üzere Medine'de en az 8 gün kalıyorlar. Hacı adayları en büyük heyecanı ve mutluluğu, Kabe'yi gördüklerinde yaşıyorlar.Dualar okuyarak, Kabe'yi, çevresinde yedi kez dönerek 'tavaf' ediyorlar, daha sonra Safa ve Merve tepeleri arasını da yedi kez gidip-gelerek 'sa'y' yapıyorlar. Erkek hacı adayları, saçlarını traş ettirdikten sonra, ihramlarını çıkarıp, günlük elbiselerini giyiyorlar. Arifeden bir gün önce Mekke boşalmaya başlıyor. Yeniden ihramlarına bürünen hacılar ya Mina'ya, yada doğrudan Arafat'a götürülüyorlar. Geceyi Arafat'ta kurulan yüzbinlerce çadırın içinde geçiren hacı adayları, arife günü ibadet ediyor, vakfe yapıyorlar. Tüm erkeklerin iki parça bezden oluşan ihramlı, kadınların da genellikle beyaz giysiler içinde olduğu Arafat ovası mahşer gününü anımsatıyor. Zaten Arafat'taki büyük buluşma da kefene benzer giysiler içindeki hacı adaylarıyla 'Mahşerin provası' olarak kabul ediliyor.
Dönersiz olmuyor
Hacı adaylarımız için Kutsal Topraklar'da herşey düşünülmüş. Bunlara, neredeyse milli yemeğimiz haline gelen ve Avrupa'yı aşıp, ABD'ye ulaşan döner de dahil. O sıcakta buram buram terleyerek tekeri çeviren dönerci ustasının bıçağından dökülen mis gibi etler, az sonra acıkmış hacılarımızı doyuracak. Tabii yanına da bir ayran...
Hediye pazarlığı
Türk hacı adaylarının, ibadetlerinden arta kalan zamanlarının hemen tümünü alışveriş dolduruyor. Kadınlı - erkekli hacı adayları, Türkiye'deki yakınlarına Kutsal Topraklar'dan küçük de olsa bir armağan götürmek için, satıcılarla kıran kırana pazarlık ediyorlar.
Sahra tipi süper hastane
Hac hizmetlerini bu yıl da sürdüren Kızılay, ilk kez denediği tam donanımlı sahra tipi seyyar hastaneyle Türk ve yabancı hacıların yardımına koşuyor. Kızılay 27'si doktor, 5'i sağlık teknisyeni, 22'si hemşire olmak üzere 127 personel ve 129 değişik araçla hacda sağlık hizmeti veriyor. Seyyar hastanede ise 1 doktor, 2 teknisyen ve 1 hemşire bulunuyor. Hastanede cerrahi operasyon yapabilecek ameliyathane, röntgen cihazı ve her türlü tahlilin yapılabildiği bir laboratuvar bulunuyor. 40 metrekarelik hastane, kendi enerjisini üretebiliyor. Kızılay Hac Sağlık-Sosyal Hizmetler Ekip Başkanı Kadir Kurt, kendilerine başvuran hastaların yüzde 35'inin yabancı uyruklu olduğunu ifade ediyor.
Kutsal su
Kutsal Topraklar'a giden hacı adaylarının en çok rağbet ettiklerinin başında kuşkusuz Zemzem suyu geliyor. Hacı adayları Zemzem suyu satıcılarının önünde uzun kuyruklar oluşturarak, birer bidon alabilmenin uğraşını veriyorlar.
Ne ararsan var
Türk müteşebbisi hacda da işini yürütmekte pek mahir. Kücücük dükkanlardan hacılara her türlü hizmet veriliyor; Taze tavuk bulunur... Hakiki Yılancık suyu... Hurmanın en kalitelisi... İstanbul'a yük ve eşya taşınır... Keyfinize göre seçin ve kesenize davranın. Gerisi, şıpınişi...
Hürriyet objektifi
Binlerce hacı adayının Kutsal Topraklar'daki yaşamını Hürriyet adına Süleyman Arat görüntüleyecek, Şehriban Oğhan ise haberleştirecek. Süleyman Arat, Kutsal Topraklar'a ayak basar basmaz işe koyuldu bile. İşte sayfadaki kareler...