Hâkim ayrımcılık davasını soykırım davasına çevirdi

Oran, ‘Soykırım Türk ve Ermenistan devletlerinin beraber çözeceği ve başka devletleri ilgilendirmeyen bir konudur” diyor.

Sırma Oran, Ermeni soykırımı vardır’ demediği için yargılandığı süreçte Fransız ve Türk demokratları yanında görmediği için üzüntüsünü ifade etti. Oran’la kaldığımız yerden devam ediyoruz:

Her şey nasıl başladı?

- Özetle, 2008’deki yerel seçimlerde Yeşiller’in listesinden Belediye Meclisi üyesi adayı oldum. Ardından Yeşiller ve Sosyalistler seçimlerde ittifak kararı aldılar. Önce adaylığımı reddetmeyen Sosyalist Villeurbanne Belediye Başkanı Jean Paul Bret, belediye meclisi üyelerinden Movses Nişanyan’ın “Ya ben, ya o!” resti üzerine beni odasına çağırdı ve Ermeni soykırımını kamuoyu önünde tanımazsam aday olamayacağımı söyledi. Bununla da yetinmeyip, beni maşa olarak kullanmak istedi. Bret’in beni hiçbir zaman tam anlamıyla bir Fransız olarak kabul etmeyeceğini anlayınca adaylıktan çekildim. Bizim de eşit vatandaşlar olduğumuzu ve başka hiçbir adaya sorulmayan Ermeni soykırımı sorusunun bana sorulmasının ayrımcılık olduğunu düşündüm. Ve ayrımcılıktan dava açmaya  karar verdim.

Ayrımcılıktan şikayetçiyim

 Sonuçta Bret değil siz suçlu bulundunuz. Sizce bu karar ne anlama geliyor?

- Karar çok ağır. Bret’in yaptığı ayrımcılığı onaylayan bu kararın utanç verici olduğu kanaatindeyim. Bu, şahsıma yapılan bir hakarettir. Bret’i ayrımcılık yapmakla suçlayıp yıprattığım için 1500 Euro para cezasına çarptırıldım. 250 Euro tutarında da masraflar var. Aslında bu bir ayrımcılık davasıydı. Ben ayrımcılıktan şikayetçiydim. Soykırım benim konum değil, beni ve bireyleri aşan bir konu bu. Ama Bret ve dava hakimi davayı soykırım davasına çevirdi. Kararını soykırım ile gerekçelendirdi. Kararda hakim, soykırımın Fransa’da yasayla tanındığına, Bret’in bana bu konuda soru sorma hakkı olduğuna kanaat getirdi. Hakim ayrıca, “Türk derneklerinde çalışıyorsa, kendisine soykırım sorusu sorulablir” dedi. Onlar Türk derneği değil uyum amaçlı Fransız dernekleridir. Bu da, Franco-Türk derneklerinde çalışanları, defacto potansiyel inkâr suçlusu olarak gördükleri anlamına gelir. 

Hem suçladınız hem de ceza aldınız?

- Benim isyanım, öncelikle tam anlamıyla bir Fransız olarak kabul edilmeyip,kökenleri itibariyle suçlu muamelesi gören ikinci sınıf bir vatandaş yerine konmak. İkincisi de Bret gibi insanların maşası olmayı reddetmek. Bret’in yaptığı ayrımcılıktır. Bret, aşırılık yanlısı diasporanın sözcülüğünü yapmaktadır. Bu ancak insanlararası düşmanlığı körükler, diyaloğu değil.

Sorun dialogla çözülebilir

Sizin soykırım iddialarına ilişkin düşünceniz nedir?

- Soykırım Türk ve Ermenistan devletinin beraberce çözecekleri ve başka devletleri ilgilendirmeyen bir konudur. Fransa ve Amerika diasporası bu konunun kendileri dışında çözülemeyeceğini düşünüyorlar. Bu anlaşılabilir bir düşünce. Ama günümüzde diasporayı temsil eden Taşnak gibi aşırı uç ve topyekün bir Türk düşmanlığı üzerine kurulu partilerin aracılığıyla dialog mümkün görünmüyor. Bu insanlar da zaten dialog karşıtı olduklarını açıkça söylüyorlar.

Her yolu deneyeceğim

“Gönül isterdi ki, Türkiye’deki ve Fransa’daki demokrat Ermeniler mücadelemde benim yanımda olsunlar. Çünkü ayrımcılığın dini, milliyeti yoktur, herkesin başına gelebilir. Ve biz demokratlar bunun mücadelesini vermezsek, herkes kendi burnunun ötesini görmemekte ısrar ederse, hiçbir yere varamayız. Ve sadece düşmanlığı körükleyen insanlar kazanırız.”

Şimdi ne yapacaksınız?

- Tabi önce davayı temyiz edeceğim. Yargıtay’a gideceğim. Ardından yüksek mahkeme. Eğer gene sonuç alamazsam iç hukuk yolları tükendiğinde Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’ne gitmeyi planlıyorum.

Angajmanlarımızı paylaşmak zorunda

SIRMA Oran, “Soykırımı kabul etmezsen aday olamazsın” baskını yapan ancak mahkeme tarafından suçsuz bulunan Villeurbanne Belediye Başkanı Jean-Paul Bret, karardan memnun olduğunu, kararın son derece katı bir mesaj içerdiğini ve bunun önemli bir mesaj olması gerektiğini söyledi.
Bret, “Bundan sonra iki halkı yaklaştırmak için çalışacak mısınız” sorusuna, “Biz Türkleri ayırmıyoruz. Ancak bizimle politika yapacaklar, bizim angajmanlarımızı paylaşmalı, o kadar” yanıtını verdi. Belediye   Başkanı,  “Bizim değerlerimizi paylaşan başka bir aday olursa kabul ederiz” dedi.