Güncelleme Tarihi:
Bilgisayar ve internet artık birbirinden ayrılmayan kavramlar. İnternetsiz bir bilgisayar daktilodan öte bir işe yaramıyor. Çünkü dosyalarınızı paylaşmak, dışarıdan bilgi alıp bilgi göndermek hep internet üzerinden yapılıyor.
Elbette internet ortamlarına çıktığınızda teoride belli tehditlere maruz kalma ihtimaliniz var. Aslında internete açık olan her bilgisayar potansiyel birer saldırı noktasına dönüşebiliyor. Saldırıdan kastettiğim ise sanal olanlar. Bugün en yaygın kullanılan yöntem MP3, video ya da EXE dosyası olarak gönderilen ve Truva Atı (Trojan) adı verilen minik yazılımlar.
Truva Atı ismi ise eski Yunan mitolojisindeki bir hikayeye dayanıyor. Truvalıları yenemeyen Yunanlılar, şehre içinde askerlerin gizlendiği bir tahta at gönderirler. Atın içinden çıkan askerler şehri ele geçirir. Truva'nın, Çanakkale Boğazı ile Edremit Körfezi arasındaki en önemli merkezlerden biri olduğu biliniyor.
Bilgisayar dünyasına geri dönecek olursak: Siz içinde Truva Atı olan dökümanı açtığınızda görünürde hiçbir şey olmuyor. Ancak kendini bilgisayara kopyalayan yazılım burada çalışmaya hazır olarak bekliyor. İsmine uygun bir yazılım Truva Atı. Özelliğine ve yazım amacına göre bilgisayarınıza zarar verebildiği gibi 'zombi' adı verilen fonksiyona da sahip.
Zombi tabiri ise belli bir amaç için kullanılan (genelde spam mail) ve bundan kullanıcının haberi olmayan bilgisayarlara verilen genel ad. Özellikle kotalı kullanıcıların başına gelen bir olaydır: İnternetle ilgili en küçük bir iş yapmasalar bile gönderilen paket miktarı sürekli artmaktadır. Bu sebeple doğru düzgün internet kullanmadığı halde aylık limitini aşan birçok tanıdığım vardı.
Özellikle amaçları zarar vermek ve bilgisayarı yavaÅŸlatmak olan spy yani casus yazılımlara da dikkat etmek gerekiyor. Bunlar belli bir amaca hizmet etmese de size ve etrafınızdaki bilgisayarlara zarar verebilme potansiyellerine sahipler. Birçok spy, bazı antivirüs yazılımları tarafından fark edilemezler ve temizlenemezler. Onlar için özel antispy yazılımı kullanmanız gerekebilir.Â
Unutmamak gerekiyor ki paronayaya kapılmamak lazım. Yangına körükle gitmek gibi bir düşüncem de bulunmuyor. Her şeyin olduğu gibi internetin de bazı kuralları ve kullanım şekilleri var. Bunları yerine getirdiğinizde korkmanıza gerek kalmıyor.
Öncelikle bilgisayarınızda biri AntiSpy biri de Antivirüs için iki farklı yazılım kurulu olsun ve sürekli aktif olarak koruma yapsınlar. Bu iki hizmeti de beraber sunan yazılımlar da mevcut. Onları da kullanabilirsiniz.
İkincisi bilmediğiniz internet sitelerinden müzik, video, fotoğraf, zip ve rar gibi dökümanlar indirmeyin. İlle de indirmek zorunda kalırsanız açmadan önce virüs ve spy taramalarından geçirin. Ayrıca kaynağını bilmediğiniz CD, USB bellek, sabit disk gibi ortamlardan döküman almayın. Alsanız da az önceki uyarıda söylediğim gibi mutlaka antivirus ve antispy testlerinden geçirin.
Tüm güvenlik önlemlerini alsanız da internete açık bilgisayarların en büyük sıkıntılarından biri ise kablosuz ağlar. Eğer internete kablosuz bir modemle bağlanıyorsanız mutlaka ve mutlaka şifre koymanız gerekiyor. Bu şifrelerin de kolay bulunamayacak ve karışık olmasına dikkat edin. Öte yandan bu şifrelerin kırılabileceğini göz önünde bulundurarak (çok kolay bir işlem değil ama niyet eden birinin yapamayacağı kadar da zor değil) ara sıra şifre değiştirmek gerekebilir.
Kimi zaman farklı yerlerde internete bağlandığınızda üzerinde bulunduğunuz ağın güvenliğinden emin olamayacağınız için bankacılık, özel dosya paylaşımı ve kişisel bilgileri göndermek gibi işlemlerden uzak durmanızı tavsiye ediyorum. Özellikle kafe, restoran, otel gibi mekanlarda bu konularda dikkatli olun ve bilgisayarınızdaki bütün paylaşımlarınızı kapatın.
Ayrıca siz istediğiniz kadar tedbir alın bazı yazılımların güvenli olmadığı gerçeğini de unutmayın. Örneğin birçok anında mesajlaşma yazılımı şifreleme teknolojisi kullanırken MSN'de bu özellik bulunmuyor. Her ne kadar farklı ek yazılımlarla bu özellik kazandırılabilse de her iki tarafın da bu ek yazılımları kurmuş olması gerekiyor ki bunun pratikte ne kadar zor olacağını tahmin edebilirsiniz. Bu bakımdan bu tip programları kullanırken karşı tarafa kişisel bilgilerinizi (mesela kredi kartı) göndermemeye çalışın (zaten MSN de bu uyarıyı sık sık yapıyor). Çünkü karşı taraf ile görüşme şifrelenmediği için sizin bağlı bulunduğunuz ağa giren birisi çok kolay bir şekilde aranızdaki konuşmayı dinleyebilir.
Bütün tedbir ve engellemelere raÄŸmen bilgisayarların 'kırılmaz' olmadığını, öyle ya da böyle kafaya konulursa dosyalara ulaşılabileceÄŸini unutmayın.Â