Güveniyorum ama rüÅŸvetçi ve kaba

Polis Akademisi öğrencilerinin halkla iliÅŸkiler dersi için Ankara’nın çeÅŸitli yerlerinde yaptığı röportajlar, halkın polisi nasıl gördüğünü ve polise bakış açısını ortaya çıkardı. AraÅŸtırmaya göre halk, polise hem güveniyor, hem de ‘rüşvetçi ve kaba’ olarak görüyor.POLÄ°S Akademisi Dekan Yardımcısı Doç. Dr. Önder Aytaç tarafından 300 akademi öğrencisinden istenen toplam 1200 röportaj ilginç sonuçlar ortaya çıkardı. Buna göre vatandaÅŸ, polisi öncelikle ‘emniyet’ ve güvenlik’ saÄŸlayıcı olarak tarif ediyor, ama ardından polis hakkında ‘rüşvet, sertlik, kabalık, devletin copu, korku, ürperti, silah, kelepçe, beleÅŸ yaÅŸam’ gibi olumsuz ifadeler kullanıyor.KARAKOL MU, AMANHalk, mümkün olduÄŸu kadar karakola gitmemeyi tercih ediyor. Halkta polis için, ‘Allah ne yanımızdan eksik etsin, ne de onlara muhtaç etsin’ ÅŸeklinde bir önyarğı hákim. VatandaÅŸ, karakola baÅŸvurmakla ilgili olarak ‘EÄŸer baÅŸka yapılacak hiçbir alternatif kalmamış ise sonunda çaresiz olarak polise gider derdimi söylerim’ deÄŸerlendirmesini yapıyor. Meslek olarak polisliÄŸe bakıldığında, kızının polis olmasını kesinlikle istemeyen anne babalar, oÄŸlunun baÅŸka bir iÅŸ bulamazsa polis olmasını kabul ediyor. Ama öte yandan vatandaÅŸlar, akrabaları içinde bir polis olmasını ya da oturduÄŸu apartmanında bir iki polis komÅŸusunun olmasını arzuluyor. Çünkü akraba polis, sorunları daha kolay çözüyor, komÅŸu polis ise evi hırsızlardan korumakta etkili oluyor. Onları TL olarak ‘görürsen’ onlar da evrakı görmezRöportaj yapılanların büyük çoÄŸunluÄŸu günlük hayatta sadece trafik polisi ile karşı karşıya geldiÄŸini belirtirken, neredeyse tamamı trafik polisini ‘rüşvetçi’ olarak ifade ediyor. Taksi, minibüs ve kamyon ÅŸoförleri ise tarafik polisleriyle iliÅŸkilerini, ‘Sen onları TL olarak görürsen onlar da senin evrakındaki eksikleri görmezler’ diye özetliyor. Röportajların ortaya çıkardığı bir gerçek ise iÅŸkencenin toplum tarafından tümüyle reddedilmediÄŸi yönünde. Halk polisin iÅŸkence yapmasına ‘kendi ailesine yapılmasına ne kadar izin verirse’ ölçüsünde karşı çıkarken, suç iÅŸleyen kiÅŸilerin ‘insan’ olmadığını, bu nedenle onlara ‘iÅŸkence yapılabileceÄŸini’ düşünüyor. Röportajlar, iÅŸkenceyi onaylayanlar arasında hákim, öğretmen, tıp doktoru, gazeteci, asker gibi statü sahibi kiÅŸilerin de bulunduÄŸunu ortaya koyuyor.Â