Gurbetçiye dolandırıcı şoku

Sakarya'da yaşayan Yusuf İnaç'ın emeklilik keyfi sürmeyi beklerken kabusa dönüşen hayatı, müteahhit komşusuna banka kredisi almasında kolaylık sağlaması amacıyla 16,5 dönümlük arazisinin vekaletini vermesiyle başladı. Vekaleti alınca araziyi satan komşusunu bulmak isterken, başka dolandırıcıların eline düşen ve ikinci kez verdiği vekalet nedeniyle de evi satılan İnaç, satılmaması için tedbir koydurduğu arazisi ve evinin geri alabilmek için adliye koridorlarında hak arıyor.

İnaç, 30 yıl çalışarak edindiği mülkünü dolandırıcılara kaptırdığını belirterek, “Yıllardır her tuğlasına emek verdiğim evimi, arazilerimi kaybetmekle karşı karşıya kaldım” dedi.

2000 yılında müteahhit komşusu K.Y'nin bankadan kredi çekebilmek için kendisinden yardım istediğini kaydeden İnaç, başına gelenleri şöyle anlattı:

“Benden banka işleriyle uğraşmamam için vekalet vermemi istedi. Ben de kendisinin getirdiği vekaleti güvenerek imzaladım. Zaten gözlerim de iyi görmüyordu, bu yüzden vekaleti okuyamadım. Ancak o bizim ipotek gösterilecek olan 16,5 dönüm araziyi verdiğim vekaletle satmış. Vekaleti araziyi satmak için düzenlemiş. Beni kandırdı. Daha sonra bu şahsı beni dolandırdığı için mahkemeye verdim. Sonra kaçtı gitti.”

“DOLANDIRILDIĞIMI O ZAMAN ANLADIM”

Ancak İnaç'ın başına gelenler bununla bitmedi. Arazisini geri almanın yollarını arayan İnaç'ın karşısına bu kez de kendisini “derin devletin adamı” olarak tanıtan A.T, çıktı. İnaç, satılan arazisinin tapusunu geri alabileceğine söyleyen A.T'nin kendisinden zaman içinde masraf adı altında 25 bin YTL aldığını kaydederek, sözlerini şöyle sürdürdü:

“A.T adlı şahıs olayı duymuş. Bana gelerek sorunu çözebileceğini söyledi. Bana (Biz derin devletiz, devletin adamıyız. Bu işler bizim işimiz, tapunuzu alırım)” dedi.

Kendisine güvendim. Benden masraf olarak 25 bin YTL para aldı. Sonunda bana, tapuyu alacağımı, ancak onlara bir vekaletname vermem gerektiğini söyledi. Sonra bana bir vekaletname okudu. Benim gözlerim görmediği için ona güvendim ve imzayı attım. Ancak o da beni dolandırdı. İkinci kez verdiğim vekaletle şimdiki bin 500 metre kare alan içindeki 2 evimi vekaletle almış ve İ. adlı bir şahsa satmış. İ. bana mesaj geçerek evimizi boşaltmamızı istedi. Ben şok oldum. Dolandırıldığımı o zaman anladım.”

Daha sonra A.T'ye ulaştıklarını ve verdiği para ile arazileri geri istediklerini belirten İnaç, A.T'nin araziler karşılığında kendisinden 300 bin YTL para istediğini kaydetti.

İKİNCİ DOLANDIRICI ESKİ POLİS

Bunun üzerine savcılığa giderek suç duyurusunda bulunduklarını belirten İnaç, “Savcılığın verdiği talimatla A.T ile yeniden irtibata geçildi. Ona suçüstü yapmak için, istediği paranın 30 bin YTL'sini vereceğimizi söyleyerek, randevu aldık. Buluşma yerine gelince de operasyonla yakalandı” diye konuştu.

İnaç, adaletin yerini bulmasını beklediğini dile getirerek “Ben A.T'ye para vermek için kaportacı dükkanımı bile sattım. Adalet istiyorum. Ben bunlardan bir kuruş para almış değilim. Ben bunlarla pazarlık etmiş değilim. Beni tuzağa düşürerek dolandırdılar. Bütün malımı mülkümü aldılar. Ben 30 yıl gurbette çalışarak edindiğim mal varlığımı bunlara kaptırdım. Mahkeme kararıyla başka kişilere satılmasın diye mallarıma tedbir koydurduk. Yıllardır her tuğlasına emek verdiğim evimi, arazilerimi kaybetmekle karşı karşıya kaldım” dedi.

Diğer yandan A.T'nin polislikten atıldığı ve Antalya Kaçakçılık ve Organize Suçlar Şube Müdürlüğünce arandığı ortaya çıktı. Sakarya'da dolandırıcılık suçundan çıkarıldığı nöbetçi mahkemece, tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakılan zanlının, gönderildiği Antalya'da mahkemece tutuklandığı belirtildi. Bu arada İnaç, sağlık durumunun tespiti için Adli Tıp Kurumuna sevk edildi.