Güncelleme Tarihi:
İlçe, eski bir Rum köyü. 1935’lerde sadece 259 olan nüfusu, yoğun göç alarak 55 yılda 180 bini aştı. İlçeye yerleşenlerin ağırlıklı çoğunluğunu Karadenizliler oluşturuyor. Yoğun bir milliyetçiliğin göze çarptığı ilçenin futbol takımının takma adı bile, bunu kanıtlıyor: Bordo bereliler...
GÜNGÖREN, Cumhuriyet öncesinde Vidos adında bir Rum Köyü’ydü. Cumhuriyet’in ilanıyla adı Güngören oldu. Mahmutbey Bucağı’na bağlı Güngören’de, 1935’te sadece 50 hane ve 259 nüfus vardı. İstanbul Belediyesi, 1981’de Güngören’de Şube Müdürlüğü kurdu. 1984’te ise Bakırköy İlçe Belediyesi’ne bağlandı. Özellikle 1960’dan sonra hızla gelişmeye başladı. Yoğun olarak, Karadenizliler ilçeye yerleşiyorlardı. En çok Trabzon’dan göç alıyordu. 1970’de 20 bin olan nüfusu, 1985’te 115 bini, 1990’da 180 bini aşmıştı. 3 Haziran 1992’de artık ilçe belediyesiydi. İstanbul’a geldiğinde yerleşmek için Güngören’i tercih edenler arasında artık Malatya, Kastamonu, Diyarbakır ve Sivaslılar da vardı.
MHP ve GP oyları genelin üzerinde
Güngören Belediyesi’nde son seçimlerin açık ara galibi AKP oldu. Belediye Başkanlığını, Erzincan doğumlu Şakir Yücel Karaman aldı. MHP ve Genç Parti’nin aldığı oylar AKP’den çok az olsa da, bu iki partinin aldığı oylar, Türkiye geneline göre oldukça yüksek. Balkonlardaki Türk bayrakları, şehit cenazelerindeki kalabalıklar da ilçedeki milliyetçi görüş ağırlığının göstergesi. Trabzon’un bordo-mavisinden esinlenerek, bordo-beyaz renkleri tercih eden Güngören Belediyespor’un futbol takımının takma adı bile, ilçedeki milliyetçi ağırlığını gözler önüne seriyor: ’Bordo bereliler’. Türk Silahlı Kuvvetleri Özel Kuvvetleri’nin berelerinin rengine gönderme yapan bu isim, internet sitesinde de kulübün kısa adı olarak kullanılıyor.
DTP’nin Halk Günü’ne Güngören’de geçit yok
DTP’nin İnönü Caddesi’ndeki Çiçek Düğün Salonu’nda 19 Kasım 2007’de yapacağı Halk Günü de, Güngörenliler’in milliyetçi duruşları nedeniyle gerilim yarattı. Salon yakınındaki tüm binalar Türk bayraklarıyla donanınca DTP, milletvekili Sabahat Tuncer’in de katılacağı toplantıyı iptal etmek zorunda kaldı.
Dar alanda geniş yeşil bir hamle
Merter’deki gelişmiş tekstil sanayiinin yarattığı iş olanaklarıyla sürekli göç alan ilçede dağ taş beton oldu. Yeşil alan ve park yok denecek kadar azdı. Sosyal tesis yoktu. Ancak son yıllarda yapılan yatırımlar, kültür merkezleri, parklar, ilçeyi kente entegre etti. Böylece alışveriş ve gezinti için Bakırköy’e giden Güngörenliler, artık kendi ilçelerinde bu ihtiyaçlarını karşılar hale geldi. Kale Center ve patlamanın yaşandığı trafiğe kapalı Menderes Caddesi, ilçe halkının buluşma yeri oldu. Konut stoğu çok kötü olan ilçede, belediye ile TOKİ dönüşüm projesi için anlaşma imzaladı. Projeyle, Tozkoparan Mahallesi’nde 580 bin metrekarelik alana yaklaşık 12-15 bin konut yapılacak. Böylece bölge kaçak konutların bir bölümünden arındırılacak.
Bamyası ünlü
VİDOS Çayırı’nın bereketli siyah toprağı ve tatlı suyu, burada ekilen bamyayı dillere destan hale getirmişti. Bamyası en az, Çengelköy’ün bademi kadar ün kazanmıştı. İpe dizilip, 100’lük sıralar halinde satılıyordu. Köyde yetişen üzüm başta olmak üzere meyve ve sebzeler de tatlarıyla tercih ediliyordu.
Yıllık cirosu 5 milyar dolar
1970’lerde kurulan Keresteciler Sitesi bugün Merter Tekstil Merkezi adını aldı. Gece nüfusu 80 bine yakın olan Merter’in nüfusu, gündüzleri 300 bine kadar yükseliyor. Bölgede, hazır giyim ağırlıklı, çoğunluğu üretici, 4 bin 200 firma bulunuyor. Yaklaşık 800 de mağaza var. Merter’deki tekstil yirketlerinin toplam yıllık cirosu 5 milyar dolar. Giderek, giyim alışverişinin uğrak yerlerinden biri haline gelen Merter’de tekstil dışında finans, ayakkabı, deri, otelcilik, inşaat, altın işlemeciliği, gıda, matbaacılık da faaliyet alanları arasında.
İlk bombalayan IV. Murat’tı
AVA merakıyla bilinen Osmanlı Hükümdarı Sultan Genç Osman (1618-1622), Güngören (Vidos) Köyiçi’ne, Genç Osman Camii ile bir av köşkü yaptırdı. Genç Osman’ın 20 Mayıs 1622’de Yedikule Zindanları’nda yeniçeriler tarafından şehit edilmesi üzerine tahta çıkan Sultan IV. Murat, Yeniçeri Ocağı’nı kaldırmak istedi. Bu amaçla Güngören’deki Av Köşkü çevresinde konaklayan yeniçerilerin üzerine yürüyerek, top atışlarıyla yeniçerileri öldürdü. Bölgeye bu olaydan sonra 200 yıl kimse yerleşmedi. Bu topraklar, artık lanetli topraklar olarak anılıyordu.
İkinci en küçük ama nüfusu en yoğun ilçe
Güngören, İstanbul’un Adalar’dan sonra en küçük ilçesi. Bahçelievler, Bağcılar, Esenler ve Zeytinburnu arasındaki 7.2 kilometrekare yüzölçümüne sahip ilçe, 318 bin nüfusuyla, Türkiye’nin kilometre başına düşen insan sayısı açısından en yoğun nüfus yapısına sahip. Ortalama 100 metrekarelik yeni yapılmış bir dairenin 150 bin YTL’ye satıldığı ilçe sınırlarında yer alan Merter ise Türkiye’nin tekstil merkezi. İlçe sınırları, artık gözükmeseler de Çırpıcı ve Haznedar dereleri ile bu iki derenin vadisini ve ortadaki küçük tepeyi içine alacak şekilde belirlenmiş.