Güney Marmara'da yağışlar barajlara yaradı

DSİ 25. Bölge Müdürlüğü yetkililerinden alınan bilgiye göre, Balıkesir ve Çanakkale illeri, "su yılı"nın başladığı 1 Ekim 2013'ten bu yana uzun yıllar ortalamasının altında yağış aldı.Balıkesir, ocak ayında 54,2 kilogram yağışla uzun yıllar ortalaması olan 77 kilogramın yüzde 47 altında kalırken Çanakkale ise 54,2 kilogramla uzun yıllar ortalamasının (85,5 kilogram) yüzde 36 altında yağış gördü. Şubat ayı da şimdilik uzun yıllar ortalamasının gerisinde gidiyor. Yağışlar azalsa da Güney Marmara'daki barajların doluluk oranları bir ay önceki ölçümlere göre yüzde 38'den 41'e çıktı.

Yüzde 76'nın üzerinde doluluğa ulaşılan geçen seneyle kıyaslandığında ise barajlardaki su miktarı halen oldukça düşük. Geçen yılın bu dönemlerinin yakalanması için 776 milyon metreküp suya ihtiyaç duyuluyor. Toplam 2 milyar 202 milyon metreküp kapasiteye sahip 17 baraj ve gölde son ölçümlere göre 912 milyon metreküp su bulunuyor.

"Kuş Cenneti" olarak bilinen, 690 milyon metreküp kapasiteli Manyas Gölü'ndeki su miktarı da bir ay önceki ölçümlere nazaran 199 milyon metreküpten 211 milyon metreküpe çıktı. Doluluk oranı yüzde 28,8'den 30'a yükselen göldeki su oranı, su ve kuşların üremesi için yeterli değil. Manyas Gölü'ndeki su miktarı geçen yılın bu döneminde yüzde 68,5 doluluk oranına ulaşmıştı.

Bayramiç Barajı'nda bir yıl önce doluluk oranı yüzde 100'dü

Çanakkale'nin en büyük barajlarından olan 96 milyon metreküp kapasiteli Bayramiç Barajı'ndaki su miktarı geçen aya göre 36 milyon metreküpten 42 milyon metreküpe çıktı ve doluluk oranı yüzde 37'den 43'e yükseldi. Söz konusu baraj, geçen yılın aynı döneminde yüzde 100 doluluğa ulaşmıştı.

DSİ 25. Bölge Müdürlüğü yetkilileri, beklenen düzeyde olmasa da yağışların barajlara olumlu yansıdığını belirterek, mevcut şartlarda şimdilik bir su sıkıntısı yaşanmadığını söyledi. Şubat ve mart ayının yağışlı geçmesinin beklendiğini dile getiren yetkililer, ilkbahar yağışlarından umutlu olduklarını kaydetti.

Balıkesir Ziraat Odası İkinci Başkanı Saadettin Atmaca, yağışların toprağın sadece yüzeyini ıslattığını, alt kısımların kuru kaldığını ifade ederek, kuraklığın devam etmesi, özellikle mart ve nisan aylarında yağış düşmemesi ya da az görülmesi durumunda üretimde ciddi sorunlar yaşanabileceğini vurguladı.

Çiftçinin bir gözünün yağışta, diğerinin tarladaki tohumunda, ürününde olduğunu anlatan Atmaca, "Ocak ayındaki bir miktar yağış, kuraklığın ciddi etkisini ertelemiş oldu. Şubat ayı 20 dereceler civarında gidiyor. Ağaçlar çiçek açtı. Yağışsızlık sürerse sorun büyük olur. İnşallah ilkbahar ayları yağışlı geçer, bol ürün alırız" diye konuştu.