Günay: AB Türkiye üzerinden gaz alacak

Türkiye Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu (EPDK) BaÅŸkanı Yusuf Günay, AB ülkelerinde doÄŸalgazda arz güvenliÄŸinin saÄŸlanması ve rekabetin artırılması için Türkiye üzerinden ikinci bir hattan doÄŸalgaz alma planları bulunduÄŸunu bildirdi.Orta ve DoÄŸu Avrupa ülkeleri ve Bağımsız Devletler TopluluÄŸu enerji piyasası düzenleyicilerinden oluÅŸan Enerji Düzenleyicileri Bölgesel BirliÄŸi'nin (ERRA) lisans/rekabet ve tarife/fiyatlandırma komite toplantıları, Türkiye'nin evsahipliÄŸinde Ä°stanbul'da yapılıyor.    EPDK'nın katkılarıyla gerçekleÅŸtirilen toplantıya, birlik üyesi 19 ülkenin temsilcileri katılıyor.    EPDK BaÅŸkanı Yusuf Günay, komite toplantısında yaptığı konuÅŸmada ekonomide istikrarlı bir ortamı temin etmek için Türkiye'nin yapısal reform süreci baÅŸlattığını, bu sürecin en önemli adımlarından birinin düzenleyici kurumların kurulması olduÄŸunu belirterek, ''Hükümetin öncelikleri arasında reformların baÅŸarılı bir ÅŸekilde yürütülmesine destek olmak da bulunmaktadır. Bu destek memnuniyet verici cesaretlendirici bir husustur'' dedi. Türkiye'nin, dünyanın en hızlı büyüyen elektrik ve doÄŸalgaz pazarlarından biri olduÄŸuna dikkati çeken Günay, genel enerji talebinin 2010 yılında 154 milyon ve 2020 yılında da 281 milyon ton petrol eÅŸdeÄŸerine ulaÅŸmasının beklendiÄŸini kaydetti. Enerji tüketiminde 2010'da petrolün payının yüzde 33'e gerileyeceÄŸinin, doÄŸalgazın ise yüzde 32'ye yükseleceÄŸinin tahmin edildiÄŸini belirten Günay, yerli kaynaklara dayalı üretimin yetersiz olduÄŸunu, Türkiye'nin, 2020'de birincil enerji ihtiyacının yüzde 78'lik bölümünü ithal etmek durumunda kalacağını belirtti. KAMUNUN PAYI Türkiye'de kamunun üretimde yüzde 62, dağıtımda yüzde 98 pay aldığını, üretim kurulu gücünün yüzde 68'ine sahip olduÄŸunu belirten Günay, ''Kamunun sahip olduÄŸu bu tekelci yapı, kaynakların etkin kullanımının önünde ciddi bir engel oluÅŸturduÄŸu gibi, ülkemiz bütçesi üzerinde de ağır bir yük teÅŸkil etmektedir'' dedi. Enerji sektöründeki reform sürecini anlatırken EPDK'nın bağımsız düzenleyici otorite olarak 2001'de kurulduÄŸunu anımsatan Günay, görevleri arasında sektörde rekabete dayalı bir yapının oluÅŸturulması için ikincil mevzuat çıkarılması, piyasa katılımcılarının yetkilendirilmesi, tarifelerin onaylanması konularının bulunduÄŸunu söyledi. Elektrik piyasasıyla ilgili olarak kurula, 220'si özel sektörden olmak üzere 370 lisans baÅŸvurusu yapıldığını bildiren Günay, ''BaÅŸvurulardan yeterli bulunanlar hakkında kurul kararları alınmaya baÅŸlanmış olup, uygun bulma kararları sonrası yükümlülüklerini yerine getiren kuruluÅŸlara önümüzdeki günlerde lisansların verilmesine baÅŸlanacaktır'' diye konuÅŸtu. Günay, doÄŸalgaz piyasasında da 16'sı özel sektöre ait toplam 33 lisans baÅŸvurusu yapıldığını bildirdi. 3 Mart'ta elektrik piyasasında baÅŸka bir önemli aÅŸamanın gerçekleÅŸeceÄŸini söyleyen Günay, ''Bu aÅŸamayla bir önceki yıl içinde toplam yıllık tüketimi 9 milyon kwh'nin üzerinde olan veya iletim sistemine doÄŸrudan baÄŸlı tüm tüketicilere 'serbest tüketici' olma hakkı verilecek'' dedi.      ''REFORM, AB ÃœYELİĞİNÄ° OLUMLU ETKÄ°LEYECEK'' Enerji sektörü reform sürecinde elde edilecek baÅŸarının, enerji piyasasında rekabetçi bir yapının oluÅŸturulması, özel sektör yatırımlarının artması, fiyatların düşmesi ve kalitenin yükselmesi sonucunu saÄŸlanacağını kaydeden Günay, ''AB ve OECD ülkelerinde gözlemlendiÄŸi gibi, Türkiye'de de baÅŸarıyla tamamlanacak bu reform süreci sonucunda kaynak kullanımında etkinlik ve verimlilik artacak, sektör iç ya da dış kaynaklı ekonomik krizlere karşı direnç kazanacaktır'' dedi. Enerji sektörü reformunun Türkiye'nin AB'ye üye olma sürecini olumlu etkileyeceÄŸini vurgulayan Günay, sektörde rekabete dayalı serbest piyasanın oluÅŸturulmasının, Avrupa'da arz güvenliÄŸinin saÄŸlanması ve sınır ötesi elektrik ve doÄŸalgaz ticaretinin artması açısından önemli katkılar saÄŸlayacağını kaydetti.     ''AB, TÃœRKÄ°YE'NÄ°N ENERJÄ° MÜŞTERÄ°SÄ° OLACAK'' Toplantı sırasında gazetecilerin sorularını da yanıtlayan Günay, EPDK'nın görevinin, enerji piyasasını serbest piyasa haline getirmek ve özel sektörün önünü açmak olduÄŸunu belirterek, ''Bunu baÅŸardığımız takdirde enerji fiyatlarındaki ÅŸu an herkesin üzerinde hemfikir olduÄŸu pahalılık, yükseklik hissedilir bir ÅŸekilde ve zamanla düşme eÄŸilimi gösterecek'' diye konuÅŸtu.     Enerji açığına iliÅŸkin bir soruyu yanıtlarken, Türkiye'nin yerli ve yenilenebilir kaynaklarını harekete geçirmesi durumunda önemli bir mesafe alınabileceÄŸini belirten Günay, ÅŸunları kaydetti: ''Bu konuda AB, kısa süre sonunda Türkiye'nin ciddi bir enerji müşterisi olacak. Rüzgara dayalı elektrik, hidrolik ve diÄŸer yerli kaynaklarla enerji üretiminin teÅŸvik edilmesi gündemde. Dünya Bankası da bu konuda olumlu bakıyor. Biz de temel olarak serbest piyasa oluÅŸturulmasına yönelik mevzuatımızı bitirdik. 3 Mart'ta yıllık tüketimi 9 milyon kwh'nin üzerinde olan tüketiciler, tedarikçilerini serbestçe seçebilecekler. Ä°kili anlaÅŸmalarda oluÅŸan fiyat üzerinden elektrik temin edebilecekler. Bu, Türkiye için çok önemli bir dönüm noktasıdır.'' Bir soru üzerine, Türkiye'nin dünyadaki doÄŸalgaz ve petrol rezervinin yüzde 70'inin bulunduÄŸu ülkelere sınırı bulunduÄŸunu belirten Günay, ''AB Enerji Komisyonu, Haziran ayında Türkiye'de bir toplantı yapıyor. Toplantın konusu da ÅŸu: Avrupa ülkelerinde doÄŸalgazda arz güvenliÄŸinin saÄŸlanması ve rekabetin artırılması için Türkiye üzerinden ikinci bir hattan doÄŸalgaz alma planları var. Bu da Türkiye'nin geleceÄŸinde çok önemli bir unsur olacak'' dedi. Bir gazetecinin, ''Bütün paylaşım kavgası hep enerji kaynaklarına sahip olmaktan geçiyor, kapımızda da potansiyel bir tehlike söz konusu'' demesi üzerine Günay, enerjinin önemini vurgulayarak, ''Uzun yıllardan bu yana olduÄŸu gibi günümüzde de temel problem enerji üzerine yapılan kavgalara dayanıyor. Türkiye olarak kendi kaynaklarımızı harekete geçirerek yeterli enerji miktarına sahip olmamız gerekiyor'' diye konuÅŸtu.Â