Güncelleme Tarihi:
KAPATILAN Zaman gazetesinin görsel yönetmenliğini yapan Fevzi Yazıcı, FETÖ’nün medya yapılanmasına yönelik operasyonlar kapsamında 27 Temmuz 2016’da gözaltına alındı. Yazıcı’nın bilgisayarlarına ve dijital malzemelerine el konuldu. İstanbul Emniyet Müdürlüğü’nde incelenen bu dijital malzemelerden çıkan bir mektup, ‘Gülen ile yargı mensupları arasındaki bağı’ gösteren delil olarak dosyaya girdi. 19 Nisan 2015 tarihli, Fetullah Gülen imzası taşıyan belgede şunlar yazılıydı: “Muhterem Asliye Ceza Hakimi, Medrese-i Yusufiye’deki kardeşlerimizin salıverilmelerinin lüzumunu hissettim. Onları çok rahatlıkla salıver Allahım” duasına siz de iştirak edersiniz inşallah. Sizin bu gayretiniz vesilesiyle on milyon aile sevinecek inşallah. Fikriyatımızın paralel olması hesabiyle bunu sizden rica ediyorum. Gözlerinden öperim.”
‘EN SOMUT TALİMAT ÖRNEĞİ’
İstanbul Cumhuriyet Başsavcısı İrfan Fidan, dün basın mensuplarıyla düzenlediği toplantıda ele geçirilen mektupla ilgili “Bu, terörist başının örgüt üyelerine verdiği birebir talimatın en somut örneğidir” dedi. Başsavcı Fidan, özetle şunları söyledi: “Bu şahsın (Fevzi Yazıcı) evinde yapılan aramada dijital dokümanlar, bilgi ve belgeler ele geçirildi. Bu dokümanların çözümü devam ederken FETÖ elebaşına ait olduğu tespit edilen bir mektup ele geçirildi. Bu mektubun tarihi çok önemli. Bu talimatı alan örgüt yöneticileri hâkimler Mustafa Başer ve Metin Özçelik, 25 Nisan 2015’te Ali Fuat Yılmazer, Ömer Köse, Yurt Atayün ve Hüseyin Korkmaz’la birlikte 63 FETÖ şüphelisi hakkında tahliye kararı vermiştir. Ancak 10. Sulh Hâkimliği’nce bu kararlar yok hükmünde sayılarak tahliyeleri engellenmiştir.”
ABD’YE GİDİP MEKTUBU GETİRMİŞ
Başsavcı Fidan, FETÖ’nün medya yapılanması davasının sanığı olan Fevzi Yazıcı’nın 8 Nisan 2015’te ABD’ye çıkış yaptığını, 18 Nisan 2015’te yurda döndüğünü ve yanında bu mektubu getirdiğini ifade etti. Başsavcı Fidan, belgedeki Gülen’e ait imzanın, Yazıcı’dan ele geçirilen saat ve çekte yer alan imzalarla aynı olduğunu vurguladı. Başsavcı Fidan, Yazıcı’nın yanında getirdiği diğer belgelerle ilgili sorgulamanın devam ettiğini ve 100’e yakın flashdiskin ele geçirildiğini belirtti.