Güncelleme Tarihi:
Gül’ün törende yaptığı konuşmada, “Başta Osmanlı tarihi olmak üzere geçmiş, merak ve ilgi konusu olmaya başladı. Artık sinemalarda, filmlerde, dizilerde, hikayelerde tarihin canlandırılmaya başlandığını ve tarihten çok büyük esin kaynağı olduğunu görüyoruz. Bu çok sevindirici, sevinilecek bir şey” sözleri dikkat çekti.
''TARİH TEKERRÜRDEN İBARET''
Cumhurbaşkanlığı Kültür Sanat Büyük Ödülleri, Çankaya Köşkü’nde Gül’ün ev sahipliğinde düzenlenen törenle sahiplerini buldu.
Gül, törende özetle şöyle konuştu:
“Tarih tekerrürden ibaret sözü vardır. Bugünlerde siyasi, sosyal bir çok önemli olayları yaşıyoruz. Bunların bir kısmı problemler şeklinde karşımıza çıkıyor. Bütün bunların başarılı bir çözümle aşılması, önümüzde sorun olmaktan çıkması için tarihten çok güzel bazı derslerin de alınması gerekiyor. Şükrü Hanioğlu’nun son
ZEUGMA BİTTİĞİNDE AĞLADIM |
Zeugma Antik Kenti ve Müzesi adına ödülü alan Kültür ve Turizm Bakanı Ertuğrul Günay şöyle konuştu: MUSİKİYE YER YOKTU İleri, tüm yazdıklarının iyilikten yana olmasını istediğini belirterek, “1960’larda edebiyatın dünyayı değiştireceğine inanıyordum. Haketmediğim onurlandırışınıza çok teşekkür ederim” diye konuştu. Hanioğlu ise, “Bir ülkedeki demokrasi seviyesini ölçmekteki en kolay yollardan birisi de tarihe bakışına bakmaktır” dedi. |
ÖDÜLE LAYIK GÖRÜLENLER
Bu yılki Cumhurbaşkanlığı ödülleri, Türkiye’nin arkeoloji alanındaki zengin birikimini dünya mirasına sunulacak bir zenginlikte sergiledikleri için Zeugma Antik Kenti ve Müzesi’ne, edebiyat aşkını İstanbul tutkusuyla harmanlayıp kişisel anılarını şehrin geçmişiyle biraraya getirdiği eserlerinde, gelenekle yeni arasında köprü rolü üstlendiği için Selim İleri’ye, güncel olayları zengin tarih birikimiyle yoğurup özgün bir tarih söylemi geliştirerek Türk tarihini evrensel bir boyuta taşıması dolayısıyla Prof. Dr. Şükrü Hanioğlu’na ve klasik Türk ve Tasavvuf müziğini kendine özgü tarzıyla zenginleştirip geniş kitlelere ulaştırması dolayısıyla da Ahmet Hatiopoğlu’na verildi.
CUMHURBAŞKANI'NIN GÜNDEME DAİR AÇIKLAMALARI
Cumhurbaşkanı Gül, törenden sonra da gazetecilerin gündeme dair sorularını yanıtladı. Gül, şunları söyledi:
BDP'LİLERE FEZLEKE
Terör, kan, şiddet, şiddeti teşvik edici konuşmalar, bunların hiçbiri tasvip edilemez. Demokrasilerde bunların hiçbirinin yeri yoktur.
Bunu her zaman ifade ettiğim gibi bugün de ifade etmek isterim.
En aykırı düşünceler konuşulabilir, tartışılabilir. Bunlar fikirler ne ise söylenebilir. Ama terör asla hiçbir zaman tasvip edilemez
Bu bakımdan bütün siyasetçilerin, TBMM'ye seçimle gelmiş olan bütün siyasetçilerin tabii ki bunun farkında olmaları gerekir.
Herkesin muhakkak ki buna çok dikkat etmesi gerekir.
Meclis açış konuşmamda, tesadüfen ayaküstü bir şeyler söylemedim orada. Uzun uzun, düşündüğüm ve çok belki geniş şeyi özetleyerek, öz haline getirip düşüncelerimi orada ifade ettim. Dolayısıyla Meclis'te açıkça söyledim. Herkesin dikkatini çektim. Terör, şiddet... Bunlarla muhakkak mesafe koymak gerekir.
Diğer yandan geçmişte denediğimiz kendi siyasi tarihimizden, yakın siyasi tarihimizde de olup bitenlerden örnekler var. Dolayısıyla kendimizi çıkmaz sokaklara itmememiz lazım. Burada herkesin sorumluluğu vardır.
Milletvekilleri açısından konuştuğumuza göre bütün milletvekillerinin, hepsinin sorumluluğu vardır.
Yoksa geçmiş şeyler tekrarlanırsa onların da bizi bir yere götürmediğini gördük.
Daha önceki denemelerde de. Bu açıdan bu konuları herkesin çok büyük bir sorumluluk duygusu içinde götürmesi gerektiğine inanıyorum. Yoksa zaten önümüzde bir sürü sıkıntılar, problemler var. Bunlar da kronik hale gelir
YURTDIŞINDAKİ TERÖRİSTLERİN SİLAH BIRAKTIKTAN SONRA BAŞKA ÜLKEYE GİDEBİLECEĞİNE YÖNELİK AÇIKLAMA
Akan kan kimin kanı olursa olsun üzülürüz
Daha önceki teşebbüsler sabote edildi.
Devletimiz kanı durdurmak için çalışıyor
Örgütün elinden silahı almak devletin görevidir
TERÖRLE MÜCADELE
Terör örgütü son aylarda çok kayıp verdi.
Terör örgütü zayıf olduğu için propaganda yapıyor.
Örgüt komşularımızdaki boşluğu fırsat olarak görüyor
DARBE KOMİSYONUNUN RAPORU
Darbe ve Muhtıraları Araştırma Komisyonu'nun kurulması önemli. Bu tabii ki önemli bir adımdır, TBMM'de. Bu Türk demokrasinin geldiği durumu gösterir. Tabii ki orası bir mahkeme değil ama Türkiye'nin siyasi tarihini araştırılması, TBMM adına.
Orada önemli rol alanları, hayatta olanları dinlenmesi, bunlar çok iyi belgeler haline gelmiştir.
Muhakkak ki bu belgeler çok değerli bir belge haline gelmiştir. Buna gördüğüm kadarı itirazlar var ama hepsini bir topladığınızda yine çok büyük anlam ifade etmektedir. En azından bunlar caydırıcıdır, açıkçası
Bu tip adımlar, tam netice vermiştir, vermemiştir. İçinde doğrular vardır, yanlışlar vardır. Komisyon üyeleri katılır, katılmadığı noktalar olabilir. Bunların hepsini şöyle bir kenara koyuyorum.
Böyle bir adımın TBMM'de atılmış olması ve bu dinlemelerin yapılmış olması, neticede bütün bunların doküman haline getirilmiş olması, Türkiye'de bundan sonra birçok yanlışı caydırır.
Birçok yanlışın yapılmasını önler. Önleyici tedbirlerdir en azından.
Gereği ile ilgili hiç kimse zannetmiyorum ki bir intikam alma duygusu falan yoktur.
Ama tabii ki olup bitenlerin, açık seçik net bir şekilde tarihe yansıtılması açısından çalışmalar çok önemlidir.
İkinci önemli noktası bu. Birinci önemli noktası caydırıcı olması. Bundan sonra yanlış yapmak daha zor olacak Türkiye'de. Bu bakımdan önemli
SURİYE SINIRINA PATRIOT
Şu anda açıkçası Türkiye'ye karşı açık bir tehdidin, tehlikenin gerçekleşeceğine çok fazla ihtimal vermiyorum, Suriye tarafından. Çünkü bu bir çılgınlık olurGüvenliğin bölünmezliği bir bütünlüktür. NATO bünyesi içerisinde bir kısmının güvenliğini sağlayalım bir kısmını sağlamayalım anlayışı yoktur. Bu çerçeve içerisinde bunlar ihtiyati tedbirlerdir.
Kesinlikle saldırı amacı söz konusu değildir, savunma amaçlıdır. Riskleri tamamen minimize etmek içindir