Gül: Yargının zedelenmemesi için hassas davranın

Güncelleme Tarihi:

Gül: Yargının zedelenmemesi için hassas davranın
Oluşturulma Tarihi: Kasım 16, 2009 12:37

Cumhurbaşkanı Abdullah Gül Yargıtay Başkanı Hasan Gerçeker’i kabul etti. Cumhurbaşkanı Gül ile Gerçeker’in görüşmesi yaklaşık yarım saat sürdü. Görüşme sonrası, Gül, "Yargının zedelenmemesi için hassas davranın. Adalette kuşku doğmaması için özen gösterilmeli" dedi.

Haberin Devamı

GÖRÜŞMEDEN FOTOĞRAFLAR

Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, Adalet Bakanı  Sadullah Ergin ve Yargıtay Başkanı Hasan Gerçeker ile yaptığı görüşmelerde,  “Yargının zedelenmemesi, adaletle ilgili kuşku doğmaması için kanunların  uygulanmasında herkesin azami hassasiyet ve özen göstermesini” istedi.

Cumhurbaşkanı Gül, Ergin ve Gerçeker ile basına  kapalı olarak ayrı ayrı gerçekleştirdiği görüşmelerde, son günlerde yaşanan  gelişmelerle ilgili bilgi aldı.

Cumhurbaşkanı Gül, “Yargının zedelenmemesi, adaletle ilgili kuşku  doğmaması için kanunların uygulanmasında herkesin azami hassasiyet ve özen  göstermesini” istediği öğrenildi.

Yargıtay Başkanı Hasan Gerçeker,  Cumhurbaşkanı Abdullah Gül ile yaptığı görüşmeyle ilgili “Herhalde Sayın  Cumhurbaşkanı sadece bilgi edinmek istedi bu konularla ilgili. Biz de Yargıtay  olarak, Yüksek Mahkeme olarak görüşlerimizi ve yanlış gördüğümüz şeyleri  bildirdik” dedi.

Gerçeker, Çankaya Köşkü'ndeki kabulün ardından Yargıtay'a gelişinde  gazetecilerin görüşmeye ilişkin soruları üzerine, Cumhurbaşkanı Gül ile  görüştüğünü, daha önce kamuoyuna duyurduğu görüşlerini, düşüncelerini kendisine  aktardığını söyledi.

 “Görüşme kısa sürdü görüş ayrılığı mı var?” sorusuna Gerçeker, “Görüş  ayrılığı meselesi değil, biz sadece kendi düşüncelerimizi, görüşlerimizi daha  önceki açıklamalarımızda belirttiğimiz hususları kendisine bildirdik” yanıtını  verdik.

 “Cumhurbaşkanı'nın size yanıtı ne oldu?” sorusu üzerine Gerçeker, “Onu  herhalde kendileri açıklarlar” dedi.

“Devlet Denetleme Kurulunu görevlendirme gibi bir şey söz konusu mu?”  sorusu üzerine Gerçeker, öyle bir şey konuşmadıklarını belirterek, “Herhalde  Sayın Cumhurbaşkanı sadece bilgi edinmek istedi bu konularla ilgili. Biz de  Yargıtay olarak, Yüksek Mahkeme olarak görüşlerimizi ve yanlış gördüğümüz şeyleri  bildirdik” diye konuştu.

“Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın yargıdaki dinlemelerle ilgili  açıklamaları ve Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı Abdurrahman Yalçınkaya'nın  dinlemelerle ilgili AK Parti hakkında başlattığı incelemeye ilişkin sözlerinin”  hatırlatılması üzerine Gerçeker, Erdoğan'ın bu konuşmasını dinlemediğini söyledi.  Gerçeker, “Şunu özellikle vurgulamak istiyorum, dinleme yasal olarak da  yapılabilir. Ama eğer o yasal olarak yapılan dinleme hukuka uygun değilse, temel  hak ve özgürlükleri zedeleyici nitelikte ise mutlaka o yasaların da ilgili  mevzuatın da değiştirilmesi gerekir. Bunları da iyi değerlendirmek lazım” diye  konuştu.

Gerçeker, sorular üzerine, yasa değişikliğine ilişkin görüşlerini  Cumhurbaşkanı Gül'e ilettiğini de bildirdi.  “Adalet Bakanlığı başmüfettişleri
 hakkında inceleme yapma yetkisi Yargıtay'da. Bunun için Adalet Bakanlığından izin  alınması gerekiyor. Bu süreç konuşuldu mu?” sorusu üzerine Gerçeker, “Hayır.  Bizim incelememiz devam ediyor, arkadaşlarımız incelemeyi yapıyor. Daha bitmedi o  inceleme. İnceleme sonunda çıkacak duruma göre değerlendirme yapacağız” dedi.

Yargıtay Başkanı Hasan Gerçeker, “Cumhurbaşkanı bir şey dedi mi, yoksa  sadece sizi mi dinledi?” sorusuna “Hayır” yanıtını verdi.
Yargıtay Başkanı Hasan Gerçeker, Yargıtay'da  başkalarının da dinlenip dinlenmediğini araştıracaklarını, mahkeme kararlarını da  incelediklerini belirterek, “Kanuna uygun her şey hukuka uygun olmuyor” dedi.

Gerçeker, Cumhurbaşkanı Abdullah Gül ile görüşmesinin ardından makamında  gazetecilerin sorularını yanıtladı.

Cumhurbaşkanı Gül'e, sistemdeki aksaklıkları aktardığını söyleyen  Gerçeker, Gül'e, Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulu tarafından yürütülen inceleme  konusunda bilgi verdiğini kaydetti. Gerçeker, “Sayın Cumhurbaşkanı konuyu  detaylarıyla öğrenebilmek için benimle bu görüşmeyi yaptı” dedi.

Yargıtay'ın telefonlarının dinlenilmesine ilişkin sorular üzerine  Gerçeker, şunları kaydetti:

“Konuşma yasal yolla dinlenmiş olabilir. Ama Yargıtay Birinci Başkanlık  Kurulunun izni olması gerekir. Yargıtay üyesinin kullanımına tahsis edilmiş bir  telefon, Yargıtay'ın telefonu. Bugün bir arkadaşımıza verilmiş olması şahsi  telefon olduğu anlamına gelmez. O telefon kurum telefonudur. Basına yansıyanlara  göre o arkadaşımızın santrale bağlı telefonu dinleniyor. Ama aslında dinleme  yapılacaksa, direkt telefonunun dinlenmesi lazım.

İşin üzücü yanı, çok önemli görevlerde bulunan insanlarla ilgili çok  önemli suçlarda ancak katalog suçlarda dinleme yetkisi verilmiştir ve sıkı  kurallara bağlanmıştır. Ama sistemde sakatlık, karmaşa var. Biz bu üç başlı  sistemden kaynaklı sorunları ortaya koymak istiyoruz. Hakim ve savcılarla ilgili  soruşturma açmak Adalet Bakanlığının yetkisinde, yani bir anlamda onların amiri  konumunda. HSYK önüne gelmeden bir şey yapamıyor.”
       
"SİSTEMDE ARIZA VAR”
         
Dinleme konusunun toplumda sıkıntı, paranoyaya dönüştüğünü söyleyen  Gerçeker, “Sistemde arıza var, giderilmesi lazım” diye konuştu.

Adalet Bakanlığı Teftiş Kurulu Yönetmeliği ile adalet müfettişlerine,  mahkemeden doğduran dinleme kararı alma yetkisi tanındığını anımsatan Gerçeker,  “Teftiş Kurulu müfettişleri de hakim ama Adalet Bakanlığına bağlı olarak  çalışıyorlar, savcılar devreden çıkarılıyor. Savcılar süzgeç görevi görüyorlardı.  Daha önce de Teftiş Kuruluna verilen bu yetkinin yanlışlığını belirttik, çünkü bu  kararlar bakanlığın tasarrufu gibi görünüyor. Bunları yargı reformuyla ilgili  görüşlerimizi açıklarken de bildirdik. Bunların tümü bir bütünün parçaları. Bir  zinciri düzeltmekle bu iş olmaz” şeklinde konuştu.

Hasan Gerçeker, Yargıtay telefon santralının yapısı itibarıyla  dinlenemediği iddialarının anımsatılması üzerine, şunları söyledi:

“Hepsi araştırılacak. Dinleme isteği doğru mu yanlış mı? Başka  arkadaşlarımızın dinlenip dinlenmediğini de araştıracağız. Mahkeme kararlarını da  inceliyoruz. Kanuna uygun her şey hukuka uygun olmuyor. Hukuk, temel ve hak ve  özgürlüklerin teminatıdır. 'Dinleme kararı var' gibi böyle biçimsel tartışmalar  olayın ciddiyetini kaybettiriyor. Biçimsel olarak doğru olabilir, özü itibarıyla  yanlıştır. Dinleme kararları süresi dolduktan sonra iptal edilmiş mi o da  değerlendirilecek.”
       
"GEREK GÖRÜLÜRSE BİLİRKİŞİ İNCELEMESİ YAPTIRILABİLİR”
         
Başkan Gerçeker, “Yargıtay santralinin dinlenip dinlenmediğine ilişkin  yeni bir bilirkişi incelemesi yaptıracak mısınız?” sorusu üzerine, konunun  değerlendirileceğini söyledi. Gerçeker, “Diğer telefonlar da dinlenmiş mi,  dinlenmemiş mi incelenecek. Gerek görülürse bilirkişi incelemesi yaptırılabilir”  dedi.

Anayasa'da, “temel hak ve özgürlüklere aykırı olarak telefon dinlemesi  yapılamayacağının” belirtildiğini anımsatan Gerçeker, kanunların da hukuka ve  Anayasa'ya uygun olması gerektiğini vurguladı. Gerçeker, şunları kaydetti:
“Mahkemenin verdiği kararlara uymak zorundayız, aksini söylemek mümkün  değil. Yoksa hukuk devleti olmaktan çıkarız. Yasal olsa bile prosedüre uygun mu,  değil mi araştırıyoruz? Yasal tarafı hak ve özgürlüklere uygun mu bakacağız.  Yargının mahkeme kararlarına uymaması diye bir şey söz konusu olmaz.

TİB, 'gelişigüzel telefon dinlenmesin, dinlemeler sistem altına girsin'  diye kuruldu. İyi niyetle yapılan şeyler, kötü sonuçlar doğurabiliyor.

Hepimizde, telefonda istediğimiz şeyleri söylememe, telefonda konuşamama  gibi bir endişe doğdu. Bu çok kötü. Özel hayatın gizliliğine ve temel hak ve  özgürlüklere aykırı.”

“Adalet Bakanlığınca yapılan açıklamaya göre, 56 hakim ve savcı  dinlenmiş. Bunu nasıl değerlendiriyorsunuz?” sorusuna Gerçeker, “Güzel değil,  yasal olarak engel yok ama bunları yaparken, belli prosedürlere uyulması zorunlu.  Toplumun en büyük teminatı yargı mensuplarıyla ile ilgili olması üzüntü verici”  yanıtını verdi.
       

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!