Gül Kırklareli'nde konuştu

Gül şunları söyledi:

Göreve gelirken 81 ilimizi ziyaret etmeye karar vermiştim.

Bugün belki Kırklareli son oldu.

Şöyle son oldu daha önce gelme imkanımız vardı ama ertelemek zorunda kalmıştık.

En son olarak size gelmiş oldum ve böylece 81 ili gezmiş oldum. Bu 81 ili burada tamamlamış oldum.

Birbirimizi seveceğiz birbirimizi sayacağız ve ülkemizi daha mutlu yapmak için el birliği ile gece gündüz çalışacağız.

SORULARI CEVAPLADI

Gül halka hitap ettikten sonra Kırklareli Valiliği'ni ziyaretinde gazetecilerin sorularını da yanıtladı.

Bir basın mensubunun, "Birkaç hafta önce terör örgütleri listesine alınan ve El Kaide'nin Suriye kolu olarak faaliyet gösteren El Nusra, Bakanlar Kurulu kararıyla terör örgütleri listesinden çıkarıldı. Bununla ilgili değerlendirmeniz nedir? IŞİD'in hükümet kanadı tarafından terör örgütü olarak nitelendirilmemesi muhalefetin tepkisini çekiyor" şeklindeki sorusuna karşılık Cumhurbaşkanı Gül, Irak ve Suriye'deki gelişmelerin herkesi çok üzdüğünü, orada çok büyük acı ve yıkımların söz konusu olduğunu söyledi.

Çok büyük boşluklar oluşturulunca radikal örgütlerin bölgede yerini aldığını ve bunların terör örgütlerine uzanan şekilleriyle bölgede bulunduğunu, bu durumun giderek mezhep savaşı ve iç savaşa döndüğünü dile getiren Gül, Türkiye'nin komşusu, nüfusu Müslüman olan, Türkmenler başta olmak üzere Türkiye'nin akrabalarının olduğu bir ülkede böyle bir durumun ortaya çıkmaması için Türkiye olarak vaktiyle çok çalışmada ve uyarıda bulunduklarını vurguladı.

Cumhurbaşkanı Gül, şöyle devam etti:

"Maalesef bugün çok büyük bir karmaşa ve birbiriyle çarpışan gruplar var. Kimin kim olduğu artık bilinmeyecek şekilde. O açıdan bölgeye büyük bir dikkatle yaklaşmak gerekiyor ve Türkiye'yi bütün bu sıcak gelişmelerden korumak ve bunların dışında tutmak, birinci önceliğimiz budur. Orada bir ateş olunca bu da komşularımıza sıçrıyor tabii ki. Dolayısıyla etkiliyor, güvenlik problemleri çıkartıyor. Bütün önceliğimiz, önce ülkemizin güvenliğini sağlamak ve bu olumsuz, kötü gelişmeleri Türkiye'ye yansıtmamak. Bunun için hep uğraşıyoruz. Bununla ilgili tedbirler, emniyet güçleri, istihbarat güçleri, siyasi diplomatlar bu işleri yoğun bir çalışma içerisinde ve söylediğim çerçeve içerisinde hareket ediyorlar. Şüphesiz zaman zaman terör örgütleri, radikal örgütler ortaya çıkıyor. Bütün bunlarla uğraşmak ve bunların yayılmasını önlemek sadece bizim değil herkesin, bütün uluslararası camianın görevidir."

"Mısır'ın bir an önce demokrasiye geçmesini arzu ederiz"

Cumhurbaşkanı Gül, "Geçtiğimiz günlerde Mısır Cumhurbaşkanı Sisi'ye tebrik mesajı gönderdiniz. Mısır'da yaşananlardan sonra maslahatgüzar seviyesine düşürülen ilişkilerde yeni bir döneme geçeceği söylenilebilir mi?" şeklindeki soru üzerine, iki ülkenin tarih boyunca dost olduğunu, Akdeniz'in iki kıyısında bir elmanın iki yarısı gibi olduklarını söyledi.

Çok sayıda insanın hapishanede olması, seçilmiş hükümetin darbeyle görevinin sona ermesi gibi üzücü gelişmelerin Mısır gibi dost bir ülkede yaşandığını aktaran Gül, şüphesiz ki bunların böyle devam etmemesi gerektiğini, daha önce bu tür şeylerin Türkiye'de de olduğunu ancak Türkiye'nin en kısa sürede zayiatsız bir şekilde demokrasiye geçişi başardığını ifade etti.

"Biz kardeş Mısır'ın da en kısa süre içerisinde gerçek demokrasiye geçmesini arzu ederiz. Bu konuda yardımcı olmak tabii ki herkesin görevidir" diyen Gül, Mısır'da normalleşme sürecinin hızlandırılmasını istediklerini ve bunu teşvik ettiklerini aktardı.

Gül, Mısır ve Türk halkının daima kardeş olduğu ve bu kardeşliği devam ettireceğinin altını çizdi.

"Cumhurbaşkanlığı seçiminin ardından siyasete dönecek misiniz?" sorusuna karşılık Gül, bu konuda dün konuştuğunu, istişare edeceklerini, yapılacak şeylerin hep beraber görüleceğini ifade etti.

"Türkiye, Türkmenleri daima dert edinir"

Cumhurbaşkanı Gül, soruları yanıtladıktan sonra dün söylediği bir konunun tekrar altını çizmek istediğini belirterek, şunları dile getirdi:

"Irak'taki gelişmelerden bahsederken, önce şüphesiz ki Musul'daki Başkonsolosluk görevlilerimizi sağ salim Türkiye'ye getirmek için devlet görevlileri, herkes gece gündüz teyakkuz halinde ve her türlü çalışma yapılıyor. Bundan emin olunmasını isterim. Bizim birinci önceliğimiz tabii ki budur. Bunu bilmenizi istiyorum. Tabii ki diğer çok önemli bir öncelik de şu anda iki ateş arasında kalan oradaki Türkmen kardeşlerimizin durumudur. Türkiye, daima dışarıdaki soydaşlarının geleceğini kendisine dert edinir ve daima dışarıdaki soydaşlarının güvenliğini, mutluluğunu düşünür ve bunun için de elinden gelen her şeyi yapar. Şüphesiz ki Irak'taki Türkmenler, Irak devletinin en sadık vatandaşlarıdır ama bizlerin de akrabaları, bizlerin de soydaşlarıdır. Onların iki ateş arasında kalıp zarar görmelerini hiçbir zaman istemeyiz ve bunun böyle olmaması için de Türkiye olarak tabii ki elimizden geleni hep yapıyoruz, yapmaya da devam edeceğiz. Bunun da bilinmesini istiyorum."