Oluşturulma Tarihi: Haziran 25, 2007 12:58
Dışişleri Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Abdullah Gül, uluslararası camianın Karadeniz bölgesine ilgisinin giderek arttığını belirterek, "Artan uluslararası ilgiden yararlanarak KEİ'yi, bölgenin potansiyelini harekete geçirecek etkin bir uluslararası örgüte dönüştürmeye çalıştırmamız gerekmektedir" dedi.
Gül, Karadeniz Ekonomik İşbirliği Örgütü'nün (KEİ) 15. kuruluş yıl dönümü zirvesi dolayısıyla düzenlenen dışişleri bakanları toplantısının açılışında yaptığı konuşmada, toplantıda ele alacakları bildiri taslağına nihai şeklinin verileceğini söyledi.
Türkiye'nin dönem başkanlığı ve oturum başkanı olması sıfatıyla kendisinin ilk konuşmayı yapacağını belirten Gül, ardından üye ülkelerin dışişleri bakanları, gözlemci ülke ve uluslararası örgüt temsilcilerinin söz alacaklarını bildirdi.
Gül, bu toplantıyı, bölgenin ve KEİ'nin geleceğine yön vereceğine inandıkları 15. Yıl Zirvesi öncesinde zirve hazırlıklarını tamamlamak amacıyla yaptıklarını belirtti.
Türkiye'nin, dönem başkanlığını üstlendiği 1 Mayıs 2007 tarihinden itibaren KEİ'ye yeni bir canlılık ve ivme kazandırılmasına odaklandığını kaydeden Gül, oluşturulan dönem başkanlığı stratejisinde belirlenen 6 alanın tüm üye ülkeler ile potansiyel ortakların da önceliklerini yansıtan ortak alanlar olmasına çalıştıklarını belirti.
Gül, ulaştırma, enerji, ticaret, örgütlü suçla mücadele, çevre ve iletişim konularını, tüm üyelerin ilgisini çekecek ve işbirliği yapılması halinde somut sonuç alınabilecek alanlar olarak değerlendirdiklerini ifade etti.
Ulaştırma alanında Karadeniz Çevre Otoyolu ve Deniz Otoyolları'na ilişkin "anlayış muhtıraları"nın imzalandığını kaydeden Gül, dönem başkanlığı olarak "anlayış muhtıraları"na süratle yürürlük kazandırılması ve uygulamaya konulması için gerekli tüm çabayı göstereceklerini ve Karadeniz Çevre Otoyolu Projesi Yönlendirme Komitesi'nin Temmuz ayında ilk toplantısını yapacağını söyledi.
KEİ'NİN İŞBİRLİĞİ POTANSİYELİ
Bakan Gül, enerjinin dünya gündeminde giderek artan önemine değinerek, bölgedeki zengin enerji kaynakları düşünüldüğünde KEİ çerçevesinde önemli bir işbirliği potansiyeli bulunduğunu belirtti.
KEİ bünyesinde Türkiye'nin önerisiyle Karadeniz'deki hidrokarbon kaynaklarının keşfi ve işletilmesine yönelik bir "Ad Hoc çalışma grubu" oluşturulduğunu ifade eden Gül, grubun ilk toplantısını Eylül ayında yapacağını, elektrik enerjisi alanında da önemli işbirliği potansiyeli bulunduğunu bildirdi.
Bölgedeki ticaretin önündeki engellerin kaldırılmasının tüm üye ülkeler için önemli yararlar sağlayacağını ve halkların böylece daha yakın temas kuracağını ifade eden Gül, KEİ'nin bankası bulunan uluslararası kuruluşlardan olduğunu ve 2007 itibarıyla bankanın proje kapsamının daha da genişlediğini söyledi.
Abdullah Gül, KEİ içinde tercihli ticaret anlaşması veya serbest ticaret anlaşması yapılmasına yönelik çabaların devam edeceğini, Türkiye'nin önerdiği KEİ Ticaret Merkezi projesinin bu çabalara katkı sağlayabileceğini ifade etti.
Örgütlü suçlarla mücadelenin uluslararası işbirliği olmadan başarı şansının çok az olduğunu belirten Gül, KEİ bünyesinde bu alandaki hukuki altyapının önemli ölçüde tamamlandığını anlattı.
Bakan Gül, çevre korumanın önemine değinerek, iklim değişikliğinin ülkeler temelinde ele alınamayacak küresel sonuçlar doğurduğunu, ortak denizdeki kirliliği azaltacak ve başkalarının kirletmesini engelleyecek somut önlemler üzerinde düşünülmesi gerektiğini söyledi.
KARADENİZ KİMLİĞİ
Teknolojinin hızla geliştiği günümüzde önemi artan etkileşim ve iletişimin daha etkin kılınması için KEİ bünyesinde işbirliği olanaklarının değerlendirilmesi gerektiğini belirten Gül, şöyle devam etti:
"Karadeniz ülkeleri olarak ekonomik yapı, gelişmişlik düzeyi ve kültür olarak farklılıklarımız olsa da bölgemizin ortak bir Karadeniz kimliği olduğu gerçeği artık yadsınamaz. Siyasi ihtilaflar, bölgemizde ekonomik işbirliği ve kalkınmanın önünde önemli bir engel oluşturmaktadır. İmkan bulunması halinde siyasi sorunlara bölgemizin kendi içinden de çözüm üretilmesi için ortak çaba harcamalıyız. Belgrad'da gerçekleştirilen Bakanlar Konseyi Toplantısında yaptığım öneriyi tekrarlamak istiyorum. Siyasi sorunlarımıza bölge içinde çözüm bulma imkanlarını araştırmak amacıyla KEİ Dışişleri Bakanları Konseyi toplantıları marjında gayriresmi görüş alışverişinde bulunulmasının bu anlamda iyi bir başlangıç oluşturabileceğini düşünüyorum."
Abdullah Gül, bölgedeki sorunların çözümü için bölgesel politikalar bağlamında uzun vadeli perspektiflere, ortak çıkarlara ve işbirliğine dayalı yeni bakış açılarının gerekli olduğunu vurgulayarak, Avrasya ana karasının tüm istikrarsızlık kaynaklarının etki ve sonuçlarının en yoğun olarak yaşandığı bölgelerden biri olduğunu, bu nedenle sorunların çözümüne dar bir güvenlik penceresi yerine işbirliği ve diyalog zemininde katkıda bulunulması gerektiğini bildirdi.
Gül, Karadeniz'de karşılaşılabilecek güvenlik sorunlarıyla mücadele için gerekli tüm mekanizmaların mevcut olduğunu ifade etti.
"Bölgemizin dünya politikası içinde bugünkü ve ilerideki konumunu iyi görmek, Karadenizimize sahip çıkmak ve aramızdaki işbirliğini artırmak zorundayız" diyen Abdullah Gül, şunları kaydetti:
"Karadeniz havzası ülkeleri olarak ne kadar birlik ve beraberlik içinde hareket edebilirsek, 21. yüzyılın getireceği sorunlarla mücadelede ve karşımıza çıkartacağı fırsatlardan yararlanmakta da o kadar başarılı olacağımıza inanıyorum. Karadeniz bölgesine uluslararası camianın ilgisi giderek artmaktadır. Bunda bölgemizin kendi bünyesinde barındırdığı ekonomik, sosyal ve kültürel değerler önemli rol oynamaktadır. Artan uluslararası ilgiden yararlanarak KEİ'yi, bölgenin potansiyelini harekete geçirecek etkin bir uluslararası örgüte dönüştürmeye çalıştırmamız gerekmektedir."
Bakan Gül, dönem başkanlığı olarak KEİ'nin OECD, AB ve BM Kalkınma Programı gibi diğer uluslararası kuruluşlarla işbirliğine önem verdiklerini de belirtti.
Abdullah Gül, kendilerini zorlu bir gündemin beklediğini kaydederek, toplantının bölge ve KEİ açısından başarılı sonuçlar doğuracağına ilişkin inancını ifade etti.