Oluşturulma Tarihi: Aralık 23, 2008 00:40
Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, annesi Adeviye Gül’ün etnik kökeniyle ilgili iddiaları nedeniyle, CHP İzmir Milletvekili Canan Arıtman’a, 1 YTL manevi tazminat talebiyle dava açtı.
Gül, CHP Lideri Deniz Baykal’ın Arıtman’a tepkisini de delil olarak gösterdi. Cumhurbaşkanı’nın Avukatı Ömer Küçüközcan’ın, dün Ankara Nöbetçi Asliye Hukuk Mahkemesi’nde açtığı davanın dilekçesinde, Gül’ün Türk - Ermeni ilişkileri konusunda bilinen görüşlerinin çarpıtılmaya çalışıldığı savunuldu. Dilekçede, özetle şöyle denildi:
Faşizm temelli saldırı
"Anne tarafından etnik bağları bulunduğu iddia edilerek, toplumun bir kesimine sübjektif olarak daha yakın duruş sergilediği ima edilmiştir. Böylelikle davalı, siyasi hesaplarla hareket ederek, siyaset üstü görev ve sorumluluğu olan cumhurbaşkanının görevini ifada tarafsızlığından şüphe duyulmasına neden olmaya çalışmaktadır. Cumhurbaşkanının annesinin Ermeni kökenli olduğu iddiası kesinlikle gerçek dışıdır. Müvekkilimin anne ve babası, soy ağaçları incelenmesiyle de anlaşılacağı gibi Türk soyundandır. Arıtman, Gül’ün kişilik hakları ile manevi ve ailevi değerlerine, üstelik de cumhurbaşkanlığı görevi ekseninde ırkçılık, ayrımcılık ve faşizm temelli iddialarla saldırıda bulunmaktadır. Cumhurbaşkanı, vatandaşları içinde hiçbir millete, ırka, etnik kökene farklı mesafede olamaz. Bunun aksine iddialarıyla davalı, cumhurbaşkanının Türkiye Cumhuriyeti’nin ve vatandaşlarının haklarını koruma görevini suiistimal etmekle suçlamaktadır ki, bunun kabulü ve tolore edilebilmesi mümkün değildir.
Annesi büyük üzüntü duydu
Arıtman’ın iddiaları, müvekkilim ile annesi başta olmak üzere tüm ailesinde büyük üzüntü yaratmıştır. Ancak kendilerinin kişisel üzüntülerinden daha endişe ve elem verici olan husus, kendisi de bir parlamenter olan davalı tarafından, Türkiye Cumhuriyeti’nin cumhurbaşkanına, görevini anayasal çerçevede hassasiyetle ifa ettiği hususunda tereddüt ve taraflılık atfedilmeye çalışılmış olmasıdır. Nitekim bu durum toplumun tüm kesimlerinde günlerdir artarak süren büyük bir infial yaratmıştır. Bu eylemle güdülen amaç, siyasi saik ve haksız isnatlar ile müvekkilimin kamusal konumu nedeniyle büyük sorumluluk ve titizlik gerektiren devlet adamı kimliğini kamuoyu önünde karalamaktır."