Güncelleme Tarihi:
Ancak Cumhurbaşkanı Abullah Gül, CICA dönem başkanı sıfatıyla İsrail’in bu tutumuna karşı, basın toplantısı düzenleyerek başkanlık açıklaması yaptı. Bu, sonuç bildirgesinde “ek olarak” yer aldı. Gül’ün başkanlık açıklamasının çarpıcı bölümleri şöyle:
Bir üye ülke hariç (İsrail), tüm diğer üye ülkeler, Doğu Akdeniz’de uluslararası sularda seyretmekte olan ve Gazze Şeridi’ne insani yardım taşıyan uluslararası yardım konvoyuna İsrail Silahlı Kuvvetleri tarafından gerçekleştirilen eylem karşısında derin endişelerini ifade etmişler ve bu hareketi kınamışlardır.
Bir üye ülke hariç, diğer tüm üyeler, bu eylemi BM şartı ve uluslararası hukuk ilkelerinin açık ihlali olarak addetmişlerdir ve sivillerin hayatını kaybetmesini güçlü bir şekilde kınamışlardır. BM Genel Sekreteri tarafından bağımsız uluslararası komisyonun kurulmasını desteklemişlerdir.
Üye ülkelerin büyük çoğunluğu, ayrıca İsrail’e en kısa zamanda Nükleer Silahların Yayılmasının Önlenmesi Anlaşması’nın taraf olması çağrısında bulunmuşlardır.
Üye ülkelerin büyük bir çoğunluğu, İsrail’in 1967 yılından bu yana işgal altında bulundurduğu Arap topraklarından çekilmesi, başkenti Doğu Kudüs olan bağımsız bir Filistin Devleti’nin kurulması ve Filistinli göçmenlerin sorunlarının ilgili BM kararları temelinde çözümlenmesi çağrısında bulunmuşlardır.
Davutoğlu’dan “ulusal beyan”
Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu da, resmi kapanışta “ulusal beyanda” bulunarak İsrail’in uluslararası hukuku ihlal ederek sivil halkı öldürdüğünü, bunun için Türkiye’nin bağımsız bir soruşturma komisyonu kurulması isteğini ve tazminat hakkının saklı tutulduğunu kayda geçirdi. Davutoğlu’nun bu sözleri Zirvenin ardından yayınlanan ekte (Annex) de yer aldı.