Soner GÜREL
Oluşturulma Tarihi: Ocak 03, 2008 00:00
Diyarbakır ve Bingöl kırsalında 4 ayrı sığınakta terör örgütüne ait 550 kilo amonyum nitrat ele geçirilmesi gözleri yine gübre bombalara çevirdi.
Genelkurmay Başkanlığı ve İçişleri Bakanlığı’nın, bomba yapımında kullanıldığı uyarılarına rağmen Tarım Bakanlığı, amonyum nitrat ve amonyum sülfat içerikli gübrelerde azot oranının AB ülkelerindeki gibi yüzde 34’ten, yüzde 26-28 aralığına indirilmesine yanaşmıyor.
ÇİFTÇİNİN MALİYETİ ARTAR Tarım Bakanlığı’nın üst düzeydeki bir yetkilisi, yüksek oranda azot içeren amonyum nitrat ve amonyum sülfat içerikli gübre satışının hem Tarım, hem de İçişleri bakanlıkları tarafından denetlendiğini belirterek şunları söyledi:
"Bu gübreleri kullanan çiftçilerin bakanlıkta kaydı var. Kimin ne kadar tükettiğini izliyoruz. Gübrede azot oranının düşürülmesi düşünülmüyor. Çünkü Türkiye’de toprağın istediği yüzde 32-34 oranında azotlu gübredir. Azot oranının yüzde 26-28 seviyesine çekilmesi çiftçinin maliyetini 4-5 kat artırır. Bu maliyetleri karşılamak mümkün değil. Aynı zamanda toprağın da tuzluluk oranı artar. Azot oranının azaltılmasının değil, gübre tüketiminin denetlenmesi daha verimli bir yoldur."
İLK TOPLANTI EMNİYET’TE İstanbul’daki patlamalardan sonra azot oranı yüksek gübrelerin kullanımının ve dağıtımının denetlenmesine yönelik ilk toplantı 2003 yılı Aralık ayında yapıldı. Tarım ve Sanayi bakanlıkları ile Jandarma ve Gümrük Müsteşarlığı yetkilileri katıldı. Toplantıda, Emniyet temsilcileri piyasadaki amonyum nitrat içerikli gübrelerde yüzde 32-34 oranındaki azotun yüzde 26-28 düzeyine düşürülmesi için yetkilileri uyardı.
BAŞBUĞ DA UYARDI Kara Kuvvetleri Komutanı Orgeneral İlker Başbuğ da, 2007 yılı Haziran ayında, PKK’nın amonyum nitrat içerikli gübreyi patlayıcı madde olarak kullandığı açıkladı. Başbuğ, azot miktarının AB seviyesine çekilmesini vurgulamıştı.
TEKNİK ÇALIŞMA Hemen sonra Tarım Bakanlığı Müsteşarı Vedat Mirmahmutoğulları, oranın düşürülmesi ile ilgili teknik çalışma başlatıldığını açıklamıştı. Mirmahmutoğulları, "Arkadaşlar oranın düşürülmesinin risk ve faydalarını ortaya koyacaklar. Oranın yüzde 26’ya düşürülmesinin fayda ve dezavantajları belirlenecek. İnsan hayatından daha önemli bir şey olamaz" demişti. Bakanlık yetkilileri, teknik ve bilimsel çalışmaların devam ettiğini söylediler.