Grubu her hafta Diyarbakır’da toplayacağız
Güncelleme Tarihi:
Faruk BALIKÇI / DİYARBAKIR
Oluşturulma Tarihi: Haziran 29, 2011 00:00
BDP destekli bağımsızlar, tutuklu Hatip Dicle’nin milletvekilliğinin düşürülmesi ve vekil seçilen diğer 5 KCK tutuklusunun tahliye edilmemesi üzerine, Meclis’teki yemin törenine katılmadı. Bunun yerine Diyarbakır’da ilk grup toplantılarını yapan bağımsızlar, her hafta grup toplantılarını Diyarbakır’da yapacaklarını belirttiler.
HATİP Dicle’nin YSK tarafından milletvekilliğinin düşürülmesi ile milletvekili seçilen 5 KCK tutuklusunun tahliye edilmemesi üzerine TBMM’yi boykot eden BDP destekli milletvekilleri, ilk grup toplantılarını Diyarbakır’da yaptı. Milletvekilleri, her hafta grup toplantılarını Diyarbakır’da yapacaklarını belirttiler. Muş Milletvekili Nuri Yaman’ın cenazesi nedeniyle 14 bağımsızın katıldığı toplantı sonrası açıklamayı, Siirt Bağımsız Milletvekili Gültan Kışanak okudu.
Etkin mücadele
Kışanak, seçimlerin Türkiye açısından tarihsel bir dönüm noktası olduğunu belirterek, şunları söyledi: “Türkiye’nin 85 yıllık tarihine acılarla, isyanlarla, bastırma hareketleriyle darbesini vuran Kürt sorununun barışçıl demokratik yöntemlerle çözülmesinin ortaya çıktığı bir süreçteyiz. Ne yazık ki bu kadar önemli tarihsel süreçte seçimlerin arifesinde karşı karşıya bulunduğumuz durumu demokratik sürece ve çözüm sürecine bir darbe olarak görüyoruz. Hatip Dicle’nin milletvekilliğinin usulsüz şekilde düşürülmesi ve milletvekillerinin özgürlüklerini kavuşmaması önemli sorundur. Kürt sorununu barışçıl yöntemlerle çözmek, demokratik bir anayasa yapmak, demokratik cumhuriyet, demokratik özerkliği inşa etmek için halktan onay aldık. Bu mücadelemizi, halkın verdiği bu yetkiyi bundan sonrada en aktif, en etkin şekilde yürüteceğiz.
AKP sorumlu
Grup toplantılarımızı bundan sonra her hafta Diyarbakır’da Amed’de gerçekleştirerek örgütlü, planlı, programlı bir mücadeleyi yürüteceğiz. Demokratik siyasete ve çözüm iradesine yönelik müdahaleyi kabul etmediğimizi göstermek için parlamentoya gitmeme tutumumuz da çözüm olanakları ortaya çıkana kadar devam edecektir. Biz çözümün önünü açmak istiyoruz. Çözümün adresi parlamentodur. Çözümün sorumluları siyasal aktörlerdir. Herkesten önce de parlamentoda çoğunluğu elinde bulunduran AKP’dir. Ve halen Başbakanlık görevini yürüten Erdoğan’dır. Bu sorumluluktan kaçmaya hakları yok. AKP bu sorumluluktan kaçınırsa sayın Başbakan tarihsel olarak tüm Türkiye halklarına karşı hesap vermek zorunda kalır. Kürt sorununu demokratik bir anayasa perspektifiyle çözmek olanaklıdır.”
CHP’nin kararı
Kışanak, CHP’nin TBMM’de yemin etmemesiyle ilgili de şöyle dedi: “CHP siyasal atmosferde böyle bir tutum almıştır. Kendi kararlarıdır. Dicle’nin milletvekili olmasına engel olan Terörle Mücadele Yasası, toplumla mücadele yasasına dönüşmüştür. Bu yasa değişmeden bu ülkenin barışı tartışması mümkün değildir.”
Etkin mücadele
Kışanak, seçimlerin Türkiye açısından tarihsel bir dönüm noktası olduğunu belirterek, şunları söyledi: “Türkiye’nin 85 yıllık tarihine acılarla, isyanlarla, bastırma hareketleriyle darbesini vuran Kürt sorununun barışçıl demokratik yöntemlerle çözülmesinin ortaya çıktığı bir süreçteyiz. Ne yazık ki bu kadar önemli tarihsel süreçte seçimlerin arifesinde karşı karşıya bulunduğumuz durumu demokratik sürece ve çözüm sürecine bir darbe olarak görüyoruz. Hatip Dicle’nin milletvekilliğinin usulsüz şekilde düşürülmesi ve milletvekillerinin özgürlüklerini kavuşmaması önemli sorundur. Kürt sorununu barışçıl yöntemlerle çözmek, demokratik bir anayasa yapmak, demokratik cumhuriyet, demokratik özerkliği inşa etmek için halktan onay aldık. Bu mücadelemizi, halkın verdiği bu yetkiyi bundan sonrada en aktif, en etkin şekilde yürüteceğiz.
AKP sorumlu
Grup toplantılarımızı bundan sonra her hafta Diyarbakır’da Amed’de gerçekleştirerek örgütlü, planlı, programlı bir mücadeleyi yürüteceğiz. Demokratik siyasete ve çözüm iradesine yönelik müdahaleyi kabul etmediğimizi göstermek için parlamentoya gitmeme tutumumuz da çözüm olanakları ortaya çıkana kadar devam edecektir. Biz çözümün önünü açmak istiyoruz. Çözümün adresi parlamentodur. Çözümün sorumluları siyasal aktörlerdir. Herkesten önce de parlamentoda çoğunluğu elinde bulunduran AKP’dir. Ve halen Başbakanlık görevini yürüten Erdoğan’dır. Bu sorumluluktan kaçmaya hakları yok. AKP bu sorumluluktan kaçınırsa sayın Başbakan tarihsel olarak tüm Türkiye halklarına karşı hesap vermek zorunda kalır. Kürt sorununu demokratik bir anayasa perspektifiyle çözmek olanaklıdır.”
CHP’nin kararı
Kışanak, CHP’nin TBMM’de yemin etmemesiyle ilgili de şöyle dedi: “CHP siyasal atmosferde böyle bir tutum almıştır. Kendi kararlarıdır. Dicle’nin milletvekili olmasına engel olan Terörle Mücadele Yasası, toplumla mücadele yasasına dönüşmüştür. Bu yasa değişmeden bu ülkenin barışı tartışması mümkün değildir.”