Greenpeace Türkiye'nin Kyoto kararından memnun

Atıcı, yaptığı yazılı açıklamada, yıllardır artan kamuoyu baskısı ve TBMM'de aylardır süren tartışmalardan sonra, Türkiye'nin Kyoto Protokolü'ne taraf olduğunu belirtti.

Onay kararının, bu yıl Kopenhag'da yapılacak tarihi önemdeki Birleşmiş Milletler İklim Görüşmeleri'nin ilk hazırlık toplantısından önce çıktığını anımsatan Atıcı, ancak Türkiye'nin iklimin korunması için yürütülen uluslararası çabaya dahil olmakta sürekli geç kaldığını ileri sürdü.

“Türkiye'nin Kyoto Protokolü'ne dahil olması ve bu yıl Kopenhag'da şekillendirilecek yeni protokole katkıda bulunacak olmasından mutluluk duyuyoruz” ifadesini kullanan Atıcı, açıklamasında şu görüşlere yer verdi:
“Bu onay sadece bir başlangıç. Türkiye'nin 2012'ye kadar sorumluluğu olmadığının farkında olmalıyız. Bununla birlikte kaybedecek zaman da yok. Eğer hükümet halkımızı iklim değişikliğinin felaket boyutundaki etkilerinden korumak istiyorsa 2012'den sonra başlayacak 2. taahhüt dönemi için sorumluluk almakta ve diğer ülkeleri de buna zorlamakta cesur davranmalıdır.

Türkiye, tüm Ek-1 ülkeleri arasında 1990 seviyesine göre salım artış oranı en yüksek olan ülke. Aynı zamanda dünyada en çok salım yapan 23. ülke. Kyoto'yu onaylama kararıyla büyük bir zıtlık içerisinde, 47 adet yeni planlanan veya yapım aşamasında olan kömürlü termik santral bulunuyor. Eğer bütün bu planlar hayata geçerse Türkiye'nin salım miktarı önümüzdeki yıllarda yüzde 50 artacak.

Hükümet bugüne kadar iklim değişikliğiyle mücadelede somut bir yol haritası çizmiş ya da hedefler koymuş değil. Politikacılar ise 'iklim değişikliğini görmezden gelenler' ve 'acil önlemler alınması gerektiğini savunanlar' olarak ikiye bölünmüş durumda.”