Güncelleme Tarihi:
Hastaların bugüne kadar süregelen gözde lazer tedavisine yönelik kuşkuları, lazerde son teknoloji olan i-LASIK yöntemiyle son buluyor.
Daha önce hiçbir lazer tedavisini kabul etmeyen NASA ve Amerikan ordusunun onayladığı i-LASIK teknolojisi, NASA astronotları ve Amerikan ordusu savaş pilotlarının görme bozukluklarını çözmek için tercih edilen ilk ve tek yöntem.
Dünyada LASIK Tedavi yönteminin mucidi olan Girit Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Ioannis Pallikaris danışmanlığında hizmet veren, Dünyagöz Hastaneleri Refraktif Cerrahi Bölümü Başkanı Op. Dr. Efekan Coşkunseven, dünyayla eş zamanda uyguladıkları i-LASIK tedavisinin Intralase Bıçaksız Lazer ve kişiye özel tedavi Wavefront'un kombinasyonu olduğunu belirtti.
Op. Dr. Coşkunseven, NASA ve Amerikan Ordusu tarafından tedavinin onaylandığını belirterek şöyle konuştu:
“i-LASIK yönteminin olağanüstü doğa koşullarında görev yapan, astronot, savaş pilotu gibi zorlu ortam koşullarına maruz kalan aynı zamanda çok güçlü görme kabiliyetine sahip olması gereken kişilerde uygulanması yöntemin güvenilirliği ve stabil sonucunun kanıtıdır.”
10 dakikada keskin gözler
i-LASIK tedavisinin miyopun yanısıra hipermetrop ve astigmat tedavisinde diğer yöntemlere göre daha başarılı sonuçlar ortaya koyduğunu belirten Op. Dr. Coşkunseven, tedavinin dikşsiz, bıçaksız yöntem ile 10 dakikada tamamlandığını ifade ederek şöyle konuştu: “Hasta uygulama sırasında hiçbir ağrı hissetmiyor. Uygulamadan yarım saat sonra hastaneden bandajsız olarak ayrılıyor, ertesi gün sosyal hayatına dönüyor.”
Yanlış tedavi riski yok
FDA (Amerikan Sağlık İdaresi) onaylı cihazlar kullanılan i-LASIK yönteminde kişiye özel bir tedavi uygulandığını dile getiren Op. Dr. Coşkunseven, “Tedavi sürecinin ilk aşamasında hastanın ‘Kişiye Özel Tedavi Wavescan’, sistemi ile görme kusurlarının 3 boyutlu haritası çıkarılıyor. Haritadan alınan dijital bilgilerle hastaya uygun tedaviyi tasarlıyoruz. i-LASIK tedavisinde cihazın gözün planlanan noktasına atış yapmasını sağlayan dijital kilitleme sistemi (eye tracker) de uygulanıyor. Bu sistem sayesinde gözdeki en ufak dönme hareketleri dahi tespit edilebildiği için yanlış tedavi riski ortadan kalkıyor, sistem gözü tanıdığı için farklı bir tedavi uygulanması mümkün değil” dedi.