Güncelleme Tarihi:
Göz kamaşmasının görüşün kısıtlı olduğu şartlar ve gecelerde, kaza nedenleri arasında ciddi bir yeri vardır. Göz kamaşmasının üç önemli etkeni vardır; far, arka lambalar ve güneştir. Karşıdan gelen araçların farlarının ayarsızlığı, bozukluğu veya uzun farların kullanılması ne kadar tehlikeli ise, gereksiz yakılmış sis lambaları da en az o kadar tehlikelidir. Ayarsız farlar veya kullanma hataları, yayaya çarpma kazalarının önemli nedenlerinden olabilir.
EĞİTİM YETERSİZ
Gelen aracın uzun farları, görüşünüzü kısaltacak ve göz kamaşması nedeniyle önümüze çıkan canlı, cansız cisimlerin görülmesini engelleyeceğinden kaza meydana gelecektir. Ülkemizdeki sürücüler yeterli eğitim alamadıklarından diğer trafik güvenliği konularındaki gibi ışık far donanımı ve bunların kullanılmasını da bilmemektedir. Gece trafiğinde arkasından uzun farlarla gelen bir sürücüyü kısa farlarını yakmaları için dörtlü acil uyarı ışıkları ile ikaz eden birçok sürücü görebiliriz.
HATALI KULLANIM
Yine birçok sürücümüz bir aracın arkasından ilerlerken kısa farlarını yakmalarına rağmen takip mesafesi kuralına uymayarak aradaki açıklığı iyice kapatmaktadır. Böylece öndeki aracın sürücüsü iç ve dış aynalardan gözü istikametine güçlü bir far ışığına maruz kalmaktadır. Arkadan gelen sürücünün yanlış ışık kullanımında gözlerini korumak amacıyla iç aynaların yönünü birçok kere değiştirdiğini hatırlayınız. Bütün bunlar hatalı ışık kullanımı ile göz kamaşması arasındaki ilişkiyi ortaya koymaktadır.
ALGIDA OLUMSUZLUK
Sürücünün göz seviyesine kadar güneşin indiği sabah akşam saatlerinde görme ve algıda olumsuz yönde meydana gelen değişiklikler de vardır. Gündüz göz kamaşması açık arazide veya tepe üstlerine yaklaşırken ortaya çıkabilir. Bu da kazalara neden olmaktadır. Göz kamaşması her zaman güneş, hatalı far kullanımı veya farlardaki arızadan meydana gelmeyebilir. Bazen bir binanın penceresinden yansıyan güçlü bir ışık da benzer etkiler yapabilir.
Konuk Yazar
Veli Karahan
Antalya Trafik Denetleme Şube Müdürü