Murat KAZANCI / İSTANBUL
Oluşturulma Tarihi: Şubat 09, 2010 00:09
AGOS Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Hrant Dink’in öldürülmesiyle ilgili davaya dün İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesi’nde devam edildi.
Duruşmada, tutuklu sanıklar Yasin Hayal, Erhan Tuncel, Ogün Samast, Ersin Yolcu ve Ahmet İskender ile aralarında Osman Hayal, Yaşar Cihan, Alper Esirgemez ve Mustafa Öztürk’ün de bulunduğu bazı tutuksuz sanıklar hazır bulundu. Duruşmaya, Hrant Dink’in eşi Rakel Dink, kızı Delal, kardeşi Orhan Dink ile suikaste kurban gidenlerin yakınları da katıldı.
Gerekçe: Deşifre olurlar
Duruşmada azmettirici olduğu iddiasıyla yargılanan, cinayetten önce polis muhbiri olan Erhan Tuncel’in, Trabzon Emniyet Müdürlüğü’nde görevli polislerle yaptığı telefon görüşmelerinin istenmesiyle ilgili yazıya gelen cevap okundu.
Trabzon Emniyet Müdürlüğü’nden gelen yazıda, “istihbarat personelinin kişisel ve telefon bilgilerinin deşifre olmasının sakıncalı olacağı ve deşifre olması halinde istihbarat zafiyeti yaşanacağı” gerekçesiyle, sözkonusu telefon görüşmelerinin dökümlerinin gönderilmediği belirtildi.
Belgeler imha edildi
Trabzon Emniyet Müdürlüğü’nden gelen bir başka yazıda da, Yasin Hayal’e cezaevinden çıktıktan sonra teknik takip yapıldığı, suç işlediğine dair delil elde edilemediğinden teknik takibe ilişkin belgelerin imha edildiği kaydedildi. Hayal’in Van ve Elazığ’a gittiğine dair bilgi ve belgenin de bulunmadığı ifade edilen yazıda, Erhan Tuncel tarafından da böyle bir bilginin aktarılmadığı belirtildi. İstihbarat Şube Müdürlüğü raporunun devamında, Hayal’in serbest kaldıktan sonra organize suç çetesi üyesi olduğu öne sürülen Ali isimli kişiyle irtibatı bulunduğu, ihalelere girdiği öne sürüldü. Ümit isimli şahısla Bursa’da Çocuk Hastanesi’nde ihaleye girdiğine yönelik bilgi edinildiği belirtildi.
Hâkim tayin edilecek
Emniyet Genel Müdürlüğü tarafından gönderilen eski İstihbarat Dairesi Başkanı Ramazan Akyürek imzalı Hrant Dink cinayetiyle ilgili 188 sayfalık rapor ikinci kez mahkemeye gönderildi. Belgeler arasında yer alan F3, F4 ve F5 raporlarının görevli personelin deşifre olmasını sağlayacak şekilde açıklanmasının sakıncalı olduğu belirtildi. Mahkeme Başkanı Erkan Canak, bir naip hâkim tayin edeceğini ve iki tarafın avukatlarıyla gizli olan belgelerin ayıklanacağını söyledi. Bunun üzerine söz alan Dink ailesi avukatı Bahri Belen, gelen istihbarat raporlarında güvenlik nedeniyle gizli olduğunu belirten ibarelerin bulunduğunu belirterek, “Devletin güvenliğini ilgilendiren durumlar hariç suça konu olan hiçbir kanıtın gizli olamayacağı kanunda açıktır. İstihbarat dairesinin Ramazan Akyürek imzalı yazılarının kaale alınmamasını istiyorum” dedi.
Çok sayıda ihbar geldi
Trabzon Emniyet Müdürlüğü’nden gelen yazıda, 155 Polis İhbar Hattı’na yazar Orhan Pamuk ve Trabzon’daki Santa Maria Kilisesi’nin rahibi ve eşine yönelik eylem yapılacağına ilişkin çok sayıda ihbarın da geldiği belirtilerek, ihbarlara yönelik adı geçen kişilerin ifadesinin alındıktan sonra serbest bırakıldıkları da belirtildi.
Kafes Planı araştırılsın
Dink ailesinin avukatları, mahkemeye dilekçe vererek Dink cinayetinin “Kafes Operasyonu Eylem Planı” gibi bir plan doğrultusunda örgütlenip örgütlenmediğinin araştırılması talebinde bulundu. Planda yer aldığı belirtilen “C zaman dilimi” ibaresi göz önünde bulundurularak “A” ve “B” zaman dilimlerinin hangi süreci kapsadığının araştırılması da istendi.
‘110 saatlik görüşmem var’
TUTUKLU sanıklarından Erhan Tuncel, delil niteliğinde olduğunu belirttiği telefon görüşmelerinin mahkemeye gönderilmediğini belirterek, “5 bin 25 adet 110 saat süren telefon görüşmemi dosyaya göndermiyorlar” dedi. Tuncel, 22 sayfalık savunma dilekçesiyle birlikte çeşitli krokiler, bazı gazetecilerin cinayetle ilgili köşe yazılarının örneği, Mahkeme Başkanı Erkan Canak’ın yazdığı kitapta geçen etkin pişmanlık konulu bazı bölümlerin fotokopisi ve hukukçuların görüşlerinin yer aldığı bir kitabın 60 sayfalık fotokopisini mahkemeye sundu.