Mustafa KINALI / İSTANBUL
Oluşturulma Tarihi: Ağustos 02, 2008 23:58
Ergenekon soruşturması başladıktan sonra basına sızdırılan sahte MİT raporlarında, Sabancı Center’da 9 Ocak 1996’da Özdemir Sabancı, çalışma arkadaşları Haluk Görgün ve Nilgün Hasefe’nin öldürülmesiyle ilgili çok farklı bir senaryo vardı.
İddiaya göre tetiği, suikastın işlendiği 25’inci kata çıkan bir Yüzbaşı çekmişti. Ancak, Afyon Cezaevi’nde öldürülen Sabancı Suikastı sanığı Mustafa Duyar ile cezaevinde birlikte kaldığını anlatan ’Yüksel’ kod isimli gizli tanık, ifadesinde Mustafa Duyar’ın "Tetiği ben çektim" dediğini anlattı. İşte gizli tanık Yüksel’in, ergenekon iddianamesinin 391 numaralı delil dosyasının 234 ve 235’inci sayfalarındaki ifadesinden Sabancı Suikasti:Ormanda içip ağlamışlar"Ben cezaevindeyken, Sabancı suikastı faili Mustafa Duyar ile aynı ortamda bulundum. Bana göre, Mustafa Duyar da bir terör kurbanıydı. Hatta, cinayetten sonra İsmail Akkol ile Maslak ormanında sarhoş olana kadar içtikten sonra ’Biz şimdi katil mi olduk’ diye oturup ağlamışlar. Bu bile hangi psikolojide olduklarını gösteren, nasıl bir oyuna kurban gittiklerinin göstergesidir. Mustafa Duyar’ın yapmış olduğu eylem ve sonrasında cezaevinde öldürülmesi ile ilgili bir çok spekülasyonlar oldu. Benim bildiğim ve bana kendisinin anlattığı, tetiği çekenin kendisi olduğudur. Eylemi, bana iki kere anlattı. Aslında, ben pek de sormak istemezdim. Çünkü anlatırken çok üzüldüğünü fark ediyordum. Bir keresinde görüş yaptığımız sırada avukat odasının demir parmaklıklarının arasından asker geçmekteyken, sigarası bittiği için askerden sigara istedi. Genç bir asker Mustafa’ya sigara verdi. Mustafa’nın gözleri doldu. Rengi kül gibi oldu. Sigarasını yaktıktan sonra ’Ben böyle asker öldürdüm’ diye çok üzüldü."MİT’in yalanladığı senaryo11 Mayıs’ta günlük bir gazete, "İşte MİT’in Sabancı Cinayeti Raporu" başlığıyla verdiği haberde, Milli İstihbarat Teşkilatı’na ait olduğunu ileri sürdüğü bir rapor yayımladı. Raporda, "25. katta inceleme neticesinde, katta bulunmaması gereken bir erkek şahıs tespit edilmiş, bu şahsın personel olmadığının yetkililerce bildirilmesi üzerine, sekreterin randevu defterleri tahkik edilmeye başlanmıştır. Kıdemli Piyade Yüzbaşı Hüseyin Pepekal olduğu araştırmalar sonucu öğrenilmiştir. (...)Cinayetin koordinasyonunu kurarak Abdullah Çatlı, Hüseyin Kocadağ ve Hüseyin Pepekal tarafından organize edildiği saptandı" iddialarına yer verildi. Milli İstihbarat Teşkilatı (MİT), aynı gün haberde bahsedilen belgenin sahte olduğunu, MİT’in böyle bir raporu olmadığını kamuoyuna açıklamış, haberi yalanlamıştı.