<B> Merve YENAL</B>
Oluşturulma Tarihi: Nisan 06, 2002 15:28
Türkiye Bilişim Vakfı ve beş büyük özel bankanın girişimiyle hayata geçecek olan e-İmza Projesi sayesinde sanal ortamda yüzde 100 güvenlik sağlanacak. Verilecek sanal sertifika ile her türlü iletişim 'kişiye özel' olacak.
Geçtiğimiz ay Avrupa Birliği Türkiye Masası eski Şefi Karen Fogg'un gizli e-postalarının ele geçirilmesi gündemi uzun bir süre meşgul etmişti. Oysa ki Fogg'un e-postaları şifrelenmiş olsaydı bu durumla karşılaşılmayacaktı.
İnternet üzerinde dolaşan bilgilerin yüzde 100 güvenliğini sağlayan tek bir yöntem var. Onları 'dijital' olarak imzalamak, yani şifrelemek. Bu sayede sanal ortamda gerçekleşen iletişime siz ve bilgiyi transfer ettiğiniz kişi hariç hiç kimse ulaşamıyor.
İnternet güvenliğinde son derece önemli bir adım olan e-Güven Altyapısı (e-imza) Projesi işte bu sistemi Türkiye'de oturtmayı hedefliyor. Türkiye Bilişim Vakfı (TBV) liderliğinde yürütülen projenin başında ekonomi ve bilgi teknolojileri dünyasının yakından tanıdığı Tanju Argun var.
Argun e-imza projesinin dört ana hedefe dayandığını söylüyor: ‘‘Gerek yaptığınız bankacılık işlemlerinde, gerekse e-ticarette şifreniz başkasının eline geçebilir. Ama bu tür bir şifreleme sayesinde kimlik, gizlilik, mesajın içeriği ve inkar edilememe özelliği sağlanıyor.‘‘
e-İmza Projesi'nin uygulanmasıyla isteyen herkes internetten güvenle alışveriş yapabilecek, istediği siparişleri verebilecek. Bankalar tarafından müşterilere verilecek dijital sertifika ile kredi kartları numaraları hiç bir tehlike olmaksızın internette kullanılabilecek. Kısacası, bankalar müşterilerine güvenlik vermiş olacak.
Argun'a göre sistemin işleyişi son derece basit:
‘‘İki tür şifreleme yöntemi var. Bir tanesi simetrik şifreleme. Burada kişinin kendine ait gizli bir anahtarı var. Yazan da okuyan da aynı anahtarı kullanıyor. Bizim kullanacağımız PKI adı verilen açık anahtar altyapısı. Açık anahtarı kişilere veya şirketlere yalnızca otorite olan güvenilir kurumlar verebiliyor. Buna 'dijital sertifika' adı veriliyor. Siz para havale ettiğinizde, e-posta gönderdiğinizde alıcı, dijital sertifikanız sayesinde onun sizden geldiğini anlıyor. Yani şifreyi yalnızca göderen ve alan çözebiliyor.‘‘
Argun'un bahsettiği otoriteyi oluşturmak için TBV beş büyük bankayla anlaştı: Akbank, Koçbank, Garanti Bankası, İş Bankası ve Yapı Kredi. Bu oluşumu bir yıl içerisinde gerçekleştirmeyi hedeflediklerini söylüyor. Şirketin yazılım ve donanım alt yapısı için altı milyon dolarlık bir yatırım gerekiyor:
‘‘Özellikle büyük bankalar ilgi gösteriyor. Çünkü biliyorlar ki bu tip güvenli yöntemlerle internet üzerinde ticaret, kredi kartı kullanımı ve internet bankacılığı artacak. Kuruluş aşamasında işler çabuk yürüsün diye yalnızca beş bankayla çalışıyoruz. Ama ilerde masraflara ortak olarak diğer bankalar da buna eklenebilecek.‘‘
Bu oluşumun kar etme amacı gütmediğini, e-ticareti artırmayı hedeflediğini anlatıyor. Şirketin kendi masraflarını çıkarabilmesi için belli bir ücret talep edilecek. Argun bu işte bir tekel olmayacaklarını belirtiyor:
‘‘Bir tek şirket bu işi yapar, diye bir şey yok. Avrupa Birliği'nde bu iş için daha çok özel sektörü tavsiye ediyorlar. Sertifika veren birden fazla kuruluş olabilir. Önemli olan güvenilirlik. Bizim şirketimizin yetki vereceği alt kurumlar da olacak. Böylece onların da sertifika dağıtma yetkisi olacak. Şimdilik sekiz kişilik bir ekiple çalışıyoruz. İlerde altyapının modernize edilebilmesi için daha fazla teknisyene ihtiyaç olacak. Şirketin adı henüz belli değil.‘‘
E-İMZA NE GETİRECEK? İsteyen herkese özel bir şifresi olan dijital sertifika verilecek. Sertifika internet üzerindeki tüm işlemlerde güvenlik sağlayacak.
Dijital sertifikanın şifresini yalnızca gönderen ve alan çözebilecek,
İnsanların internet üzerinde işlem yapmaya karşı güvenleri artacak,
Bu sayede internet üzerinde ticaret, kredi kartı kullanımı ve internet bankacılığı çoğalacak.
E-İMZA NE GETİRECEK?Argun bu proje ile güvenli bir şekilde internet üzerinden vergi ödemeleri yapılacağını ve pek çok ticari faaliyetin gerçekleşeceğini söylüyor:
‘‘Şu an birçok kişi bilgisayar başına geçip de örneğin bir yerden bir yere para göndermeye çekiniyor. Özellikle kamuda e-ticaret çok az kullanılıyor. Bu süreci hızlanıdırmak gerekiyor. Bugün Türkiye'de vergi dairelerinde kuyruklar oluşuyor, nüfus sayımları tamamen bir ızdırap,
seçimler başlı başına bir masraf. Bunların hepsi rahatlıkla internet üzerinden daha az masrafla yapılabilir. e-İmza insanların güvenini artıracak. Türkiye'nin e-devlete giden yolunda önemli bir adım olacak.‘‘