Güncelleme Tarihi:
Türkiye'nin önemli tarihi ve turistik mekânlarından biri olan ve yılda 600 bin kişinin ziyaret ettiği Karadağ eteklerindeki tarihi Sümela Manastırı'nda, 2.5 yıl önce başlatılan restorasyon çalışmaları sürüyor. Restorasyon çalışmaları sırasında daha önce bugüne kadar girilmemiş kuzey çatının üst sağ yamacında gizli bir geçitle ulaşılan nokta tespit edildi.
Hıristiyanların tapınak veya kutsal alanı olarak kabul ettiği ‘şapel’ olduğu belirlenen alanda bugüne kadar görülmemiş ‘Cennet ve cehennem, ölüm ve yaşam’ tasviri taşıyan fresklerin yer aldığı belirtildi. Şapelin gün yüzüne çıkarılması ve ziyarete açılması için başlatılan restorasyon çalışması sürerken, bu kez Sümela Manastırı'nda bugüne kadar görülmemiş ve 'çile odası' adı verilen yeni alanlara ulaşıldı.
Küçük şapel odalarından oluşan ve duvarlarında fresklerin yer aldığı alanların da restorasyona dahil edilerek gün yüzüne çıkarılması için çalışma başlatıldı. 30 metrelik yol yapılmasının planlandığı alan içindeki hasar gören fresk ve çatı kısımları yeniden onarılacak, restorasyonu tamamlandığında ise Sümela Manastırı yeni ziyaret alanlarına kavuşmuş olacak.
Maçka İlçe Belediye Başkanı Koray Koçhan, Sümela Manastırı’nın, Trabzon ve Maçka’nın bir markası olduğunu belirterek yapılan çalışmalarda keşfedilen yerlerin Sümela'ya tarihi zenginlik kazandıracağını söyledi. Keşfedilen yerlerin turizm ve tarih açısından büyük önem arz ettiğini ifade eden Koçhan, şöyle dedi:
"Sümela'da şimdiye kadar görülmemiş olan alanlar var. Restorasyon çalışmaları ile beraber ziyaretçilere açmayı planlıyoruz. Zaten onun için maliyeti yüksek olan bir restorasyon bu. Turistler sadece kaya kilisesinin yanına kadar giriyor. Orada içeride küçük küçük şapellerin bulunduğu, bizim dinimizde de olan 'çile odaları' bulunan kapalı alanlarda dua edilen yerlere giremiyorlardı. Bu restorasyon çalışmaları ile o alanlara da girilecek.
Sümela Manastırı içerisinde yer alan Kaya Kilisesi'nden daha eski bir şapelin de bulunduğuna değinen Koçhan, "Sümela'nın içerisine baktığınızda tarihi fotoğraflarda bile kapısından içeriye olan alanı boş görüyorsunuz. Halbuki orijinalinde oralar kaya kilisesinin olduğu yere kadar hep ahşap evlerle dolu. Şu an Sümela'nın çatısından giden bir patika ile beraber oradaki Kaya Kilisesi'nden daha eski bir şapel bulundu.
O şapelin de turizme kazanılıp kazandırmama konusunda da nitelikli bir çalışma yapılıyor. Binlerce yıl geçmesine rağmen oradaki figürler çok net ve hatta çok değişik Hz. İsa figürleri var. Çok orijinal duruyor. Çatısında kiremit kullanılmamış, taştan çatıların olduğu bir alan" ifadelerini kullandı.