Girişimci Başarı Örnekleri: O şimdi Patron!

Güncelleme Tarihi:

Girişimci Başarı Örnekleri: O şimdi Patron
Oluşturulma Tarihi: Ocak 21, 2004 16:42

"Girişimci Başarı Örnekleri" yazı dizisinin ilk söyleşisi internet servis sağlayıcılığı hizmeti veren GTECHNICS (www.gtechnics.com) ortağı Mustafa Hepekiz’le gerçekleştirildi. Hepekiz 10 yıl foto muhabiri olarak çalıştı. Kriz döneminde arkadaşı A.Cihangir Baltacı’yla birlikte girişimci olmaya karar verdi. 2002 yılında 50 milyon lira sermayeyle, 30 metrekarelik ofislerinde yarattıkları GTECHNICS markası bugün konusunda Türkiye’deki 390’ın üzerindeki firma ve marka arasında 17. sırada. Dünyada 40 bin civarında marka ve firma arasında ise 1635.sırada.

Haberin Devamı

1. İş hayatına nasıl başladınız? Ne kadar süre profesyonel olarak çalıştınız?

 

Aslında şu anda yaptığım işle bugüne kadar yaptığım işin pek ilgisi yok. Profesyonel çalışma hayatım 1992 yılına dayanıyor. Dokuz Eylül Üniversitesi İşletme Fakültesi’nde öğrenimimi sürdürürken, aynı dönemde Yeni Asır Gazetesi’nde foto muhabiri olarak çalışmaya başladım. 10 yıllık bir süre içinde iki yılı İstanbul’da geçen bir gazetecilik hayatım oldu. Türkiye ve dünyanın pekçok yerinde fotoğraf çektim, gazetelerime haber ulaştırmaya çalıştım. Türkiye’nin sıcak gündemi nedeniyle güneydoğuda görev yaptım. Gazetecilik mesleğine başlama maceram ise daha ilginç. Gazetenin küçük ilanlarında gördüğüm bir “Yetiştirilmek üzere gazeteci adayları aranıyor” ilanına başta “Reklamcı arıyorlardır” diyerek burun kıvırdım. Daha sonra gidip görüşmem gerektiğine inandım ve gittim. Foto Muhabirliği maceram bu şekilde başladı. Mesleğimi bırakmış olmama rağmen hala Foto Muhabirleri Derneği üyeliğim sürüyor.

Haberin Devamı

 

2. Girişimci olmaya nasıl karar verdiniz? Bu işe nasıl girdiniz?

 

Bu yola nasıl düştük. Türkiye’nin yaşadığı, Cumhuriyet Tarihi’nin en büyük krizi olan, son 3 yıllık kriz döneminde önce hortumlanan bankalar birer birer batmaya başladı. Bunlardan birisi de Etibank’tı ve ben o dönemde Sabah Gazetesi İzmir Bürosu’nda çalışıyordum. Geciken maaşlar, biriken borçlar nedeniyle çözüm arayışına girdim. Bu kötü gidiş son olarak gazeteden istifa ederek ayrılmamla son buldu. Bugünkü ortağımla çok uzun zaman oturup düşündük. Piyasaya rağmen bu işi yapıp yapmama kararı alamıyorduk. Ancak çaresizlik ve köşeye sıkışmışlık durumundan kurtulabilmek için gazetecilik dışında bildiğim en iyi iş olan, 11 yaşımdan bu yana uygulayıcı ve kullanıcı olduğum ayrıca yakından takip ettiğim bilişim sektörüne internet servis sağlayıcı olarak geçiş yaptım. Aslında “Dönüş yaptım” da diyebiliriz. Lise döneminde de uzun süre harçlığımı o dönemin en yaygın bilgisayarları olan, hafızası bugünkü kol saatlerinden bile düşük olan Commodore 64 ile çıkarmıştım.

Haberin Devamı

 

3. Yaptığınız işi kısaca anlatır mısınız?

 

TURK ISP Bilişim ve İnternet Teknolojileri küçük bir internet servis sağlayıcı diyebiliriz. Firmamız internet servisinin her kademesinde hizmet vermeye çalışıyor. Yani bir firmanın tamamının internete kiralık hatlarla bağlanması, dial up internet bağlantıları, web barındırma ve alan adı tescil hizmetleri, sunucu barındırma imkanları, XDSL ve ISDN+ sistemlerini müşterilerimize sunuyoruz. Bunun yanısıra uzman ekibimiz özellikle Online Alışveriş konusunda hazırladığı özel çözümleri müşterilerimize sunuyor. Bir de müşteriler tarafından yönetilebilen, kendi içine entegre edilmiş içerik yönetim sistemleri bulunan siteler programlıyoruz. Ayrıca özel veritabanı uygulamaları konusunda da uzman bir kadromuz var.

Haberin Devamı

 

4. İşinizi kurmadan önce geniş çaplı bir araştırma yaptınız mı? Böyle bir iş fırsatını nereden ve nasıl yakaladınız?

 

Açık bir itirafta bulunmak gerekirse böyle bir araştırma yapmadık. Yukarıda da belirttiğim gibi çaresizlik sonucunda bir anlamda “Yapmak zorunda kaldığımız” bir işti bu. Çok keyif almamız ayrı konu. Ama en büyük araştırmamız, ortağımla oturup cebimizdeki bütün parayı ortaya dökmek oldu. Böyle bir iş fırsatını yakalamamız çocukluk yıllarımıza dayanıyor. Türkiye’de sabit internet kullanıcısı oranının yüzde 5 – yüzde 8 civarında olduğunu düşünürsek. Bilişim ve internet teknolojileri konusunda ciddi anlamda çözümler üreten çok fazla marka yok. Kullanıcıların geçtiği tüm yollardan geçen iki girişimci olarak onların en fazla sıkıntıyla karşılaştıkları alanlara çözümlerle yaklaştık. En büyük şansımız uzun süre bu işin müşterisi olmamızdı.

Haberin Devamı

 

5. Bu süreçte örnek aldığınız kişi ya da kuruluş oldu mu?

 

Bu süreçte az önce de belirttiğim gibi çok fazla ciddi firma olmadığı için bugüne kadar örnek aldığımız kimse olmadı. Ancak çözüm ortağı olarak Borusan Holding’e bağlı BNET ile çalışıyoruz ve gelecek planlarımızda önümüzde iyi bir model olarak duruyor.

 

6. Size yol gösteren kimse oldu mu?

 

İşimizle ilgili olarak çevremizde, bilgimize güvenen kişilerin desteğinin yanısıra dostumuz olan bazı yönetim danışmanlarından destek aldık. Bu konuda hala bazı arkadaşlarımızla çalışıyoruz ve atacağımız adımları, yatırımlarımızı buna göre planlıyoruz.

 

7. İşinizi büyütürken en büyük katkıyı (maddi/manevi) kimden/nereden aldınız?

 

Haberin Devamı

İşimizi büyütürken en çok manevi katkılardan destek almaya çalıştık. En başta ortağım ve ben birbirimize destek olarak sürekli moral desteği sağlamaya çalıştık. Ayrıca ailemizden de bu konuda destek gördük ama sadece manevi anlamda. Maddi sıkıntılarımızı küçük kredi hareketleriyle aştık. Bundan sonraki büyümemizi leasing ile sürdürmeyi düşünüyoruz. Bir yandan da yurtdışından yabancı sermaye bulabilmek için çalışmalarımız sürüyor. Amerika’da bulunan bazı Türk işadamlarıyla da görüşmelerimiz var ve 2004 yılının ilk yarısında tamamlanacağını umuyoruz.

 

8. İşinizi geliştirme sürecinde herhangi bir dönüm noktası yaşadınız mı?

 

İşimizi geliştirme sürecinde en büyük şoku ilk üç ay içinde yaşadık. Şok diyorum ama olumlu anlamda bir şok bu. Telefonlarımız durmuyor emaillerimiz neredeyse kilitleniyordu. Ve ciddi bir başlangıç sermayesine sahip olmadığımız için reklam da yapmamıştık. “Neden böyle oldu, nereden geliyor bu insanlar” bize derken arayanlara sormaya başladık. Ve CNN Türk’te internetle ilgili bir programda GTECHNICS markasından bahsedildiğini öğrendik. Bu bizi hem çok memnun hem de çok güçlü kıldı. Daha sonra program kadrosu içindeki bazı kişiler de bizden hizmet satın aldı. Bu bizim için –tam morale ihtiyacımız olan günlerde- ciddi bir dönüm noktası olarak adlandırılabilir.

 

9. Bu işi kurarken ne gibi engellerle karşılaştınız?

 

En büyük sıkıntımız sermaye ve tecrübe oldu. 2002 yılının Temmuz ayında işi kurmaya karar verdikten sonra sahibi olduğumuz tek şey evimizdeki bilgisayarlarımız ve 50 milyon lira nakit sermayeydi ve başka hiçbirşeyimiz yoktu. 150 milyon lira kirayla 30 metrekare büyüklüğünde bir ofis tutarken bile cebimizdeki son parayı verip “Kalanını da iş yapıp ödeyeceğiz” dedik ve kısa sürede yaptık. Hatta mobilyalarımızı bile İzmir’in mobilya merkezi olan Karabağlar’dan barter iş karşılığında aldık. İlk günlerde bilgisayarlar yerlerde duruyordu ve biz çalışmıyorduk. İlk 9 ay sonunda 2 katlı yeni ofisimize taşınıp personel ve donanım yatırımı yaptık ancak başta yaşadığımız sermaye sıkıntısı bizi çok zorladı. Bir de bilgimize güvenimiz tam olmasına rağmen ticareti hiç bilmemenin yani tecrübe eksikliğinin de sıkıntısını yaşadık ama zamanla öğrenmeye başladık.

 

10. İşinizi büyütürken ne gibi zorluklarla karşılaştınız?

 

Türkiye’de donanım yatırımları, yüksek KDV oranı ve gümrük vergileri nedeniyle maliyetli oluyor. Bizim işimizde daha iyi hizmet verebilmek için maksimum donanım yatırımıyla yürümek gerekiyor ve bu biraz önümüzü kesiyor. Daha doğrusu hareketlerimizi ağırlaştırıyor. Ancak leasing gibi imkanlar oldukça destekliyor ve yatırım planlarımızı buna göre yapmamızı sağlıyor. Bizim bir sıkıntımız da işimizle ilgili yetişmiş eleman bulabilmek. Hizmetin kalitesindeki en büyük kriterlerden birisi de teknik destek ve özellikle yeni sistemlerle ilgili yetişmiş eleman bulabilmek oldukça zor.

 

11. Markalaşmak için neler yaptınız?

 

TURK ISP Bilişim ve İnternet Teknolojileri’ne ait GTECHNICS, NicTURK, HOBIA , BULMAX gibi markalarımız bulunuyor. Bunların en bilinen ikisi GTECHNICS ve NicTURK. Bu iki markayı gerçek anlamda koruyup tanıtabilmek, yerleştirebilmek adına işimizin ilk basamağı olan web üzerindeki yerlerini almalarını sağladık. Standart dışı davranarak birçok adresi (.net .org uzantılarıyla) destekleyerek herkesin sitelere kolaylıkla erişmesini sağladık ve son dönemdeki gazete reklamlarıyla bunları destekledik. Gazete reklamlarının yanısıra, Türkiye Motorsporları takvimine dahil çeşitli yarışlara ve İzmir Yarış Pistine ayrıca bazı TV programlarına sponsor destekler sağlayarak markalarımızı yerleştirmeye çalıştık. Ayrıca yine markalarımızın tescil süreci de devam ediyor.

 

12. Marka olmanın yolu büyük finansal yatırımlardan mı geçiyor? Finansman sıkıntısı çeken yeni girişimciler bu konuda daha az maliyetli neler yapabilirler?

 

Ben çok büyük finansal yatırımlara ihtiyaç olduğuna inanmıyorum. Ciddi bütçeler olması markanın kısa sürede yerleşmesini ve işinizin kolay olmasını sağlıyor olabilir. Mesela Shubuo örneğinde ciddi bir reklam bombardımanı yapıldı ve artık birisine yemek masasında “Şu tuzluğu uzatır mısın” deseniz “Şubuo...” şeklinde mırıldandığını duyabiliyorsunuz... Bu ciddi bir reklam bütçesinin de ne kadar faydalı olduğunun kanıtı. Ancak bizim başlangıçta 50 milyon lira bütçemiz olduğu düşünülürse zaten böyle bir şansımız yoktu. Sponsorluklarda ve bütçe dahilinde küçük reklamcıklarla markamızı destekledik. Elimizdeki en önemli mecra olan interneti de küçük bütçeler dahilinde kullanmak önemliydi bu noktada. Uyguladığımız sistemin doğru olduğunu görüyoruz. Bunun en önemli ölçüsü tarafsız kuruluşlar tarafından yapılan değerlendirmeler. GTECHNICS markası, konusunda Türkiye’deki 390’ın üzerindeki firma ve marka arasında 17. sırada ayrıca yine dünyada 40.000 civarında marka ve firma arasında da 1635.sırada yer alıyor.

 

13. Şirketinizi nasıl yönetiyorsunuz? Ortaklarınız varsa iş bölümü nasıl yapılıyor? Aranızda nasıl uyum sağlıyorsunuz?

 

Şirketimiz eşit hisseli 2 ortaklık şeklinde bir firma. Ben daha çok mali, finans, idari işlerle ilgilenirken, ortağım A.Cihangir Baltacı, teknik konular, donanım yatırım fizibiliteleri konularını inceliyor ve biraraya gelerek yatırım planlarımızı yapıyoruz. Teknik destek konusunda da yetişmiş eleman sıkıntımız nedeniyle çok zaman her ikimiz de müşterilerimize destek sunmak zorunda kalıyoruz ancak eleman sıkıntısını giderebilmek için kendi personelimizi de eğitiyoruz. Bana göre firmamızın yönetimiyle ilgili yaptığımız en büyük faaliyetlerden birisi de elemanları eğitmek. Bilgisayarla uğraştıkça daha fazla analitik düşünmeye başlıyorsunuz. Bazı programcıların hatta birçoğunun “Asosyal” olduğu söylenir bu nedenle. Eğer yanyana çalışan 2 kişi analitik düşünüyorsa uyum sorunu da yaşanmıyor. Bütün bunların dışında kendi işimizin başında olmanın avantajını kullanıyor ve zamanımızı buna göre planlıyoruz. Örneğin 1 yıldır tatil yapmak yerine mümkün olduğu kadar eğitimlere katılıyoruz. Bunlar planlama, yönetim, pazarlama, takım konusunda eğitimler. Bazı sosyal derneklerde yer alarak bilgilerimizi paylaşıyor bizim gibi girişimci olan kişilerin tecrübelerinden faydalanmaya çalışıyoruz.

 

14. Değişimle nasıl baş ediyorsunuz?

 

Yeni bir şirket olmamıza rağmen sadece Türkiye’deki değil işimiz gereği tüm dünyadaki değişime ayak uydurmak zorundayız. Bu nedenle belki de şans ve şanssızlığımız internetle sürekli içiçe olmak. Ayak uydurmamız gereken yenilik ve sistemleri hızlı bir şekilde sıcağı sıcağına takip ederken, Türkiye’nin koşullarından dolayı bunların çok az bir bölümünü uygulayabiliyor olmak ayrı bir sıkıntı. Biz değişime ayak uydurmaya hazırız. Sadece GTECHNICS değil sektördeki birkaç marka daha bu değişime ayak uydurmaya hazır ama yeter ki ülkemizin altyapısı da buna hazır olsun bize olanak versin.

 

 

15. Bundan sonrası için hedefleriniz?

 

Avrupa’da ve Amerika’da çok fazla örneği olan ciddi datacenterlar var. Bunlar kurumsal internet hizmetini uygun fiyatlara sunuyorlar. Bundan sonraki ilk hedefimiz bu şekilde bir datacenter oluşturmak ve Avrupa-Amerika kalitesinde, oradaki fiyatlarla hizmet sunabilmek. Bunda Telekom’un özelleştirilme süreci de etkili olacaktır ancak bizim şu anda en büyük projemiz bu. Ayrıca paket çözümlerle müşterinin internetle ilgili A’dan Z’ye tüm ihtiyaçlarını karşılama yolunda da projelerimiz bulunuyor. Ayrıca markalarımızdan HOBIA, önümüzdeki günlerde HOBIA.com olarak bir online alışveriş sitesi olarak karşımıza çıkacak. Bir de yukarıda verdiğim rakamları daha iyi yerlere çekmek en büyük amacımız. Türkiye’de ilk 5 ve Dünyada da ilk 500 firma arasında olmak önümüzdeki 5 yılın hedefleri.

 

 

16. Girişimci adaylarına tavsiyeleriniz?

 

Girişimci adaylarına tek bir tavsiyem var. O da emin oldukları konuda, kendilerinden emin oldukları anda işe başlamaları. Hatta belki de gözlerini kapatıp balıklama atlamaları. Yoksa zaman su gibi akıp gidiyor ve onu yakalamak oldukça zor oluyor.

 

İlk söyleşimizi GTECHNICSortağı Mustafa Hepekiz’le yaptık. Bu söyleşilerin hem girişimci adaylarına hem de işlerini büyütmek isteyen girişimcilere ışık tutmasını ümit ediyor, Hepekiz’everdiği samimi bilgiler için teşekkür ediyoruz.

 

Navitas -NLP Eğitim ve Danışmanlık

www.navitas-tr.com

 

 

 

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!