Gezi’de polis şiddeti soruşturması YÖK Başkanı’nı bekliyor

TÜM MOBESE VE TV KAYITLARI SAVCLIKTA

İstanbul dışındaki Gezi protestolarından farklı olarak AİHM kriterleri gereği objektif delil esasıyla yürütülen soruşturmada sadece emniyetin gönderdiği delil ve görüntüler değil, televizyon ve ajans kayıtları da istendi. Mağdur avukatları Gezi’nin ilk 30 gününü kapsayan görüntülerin ayıklanmadan savcıya ulaştırılmasının, izlenmesi yıllar alacak, çıktıları odalar dolduracak 40 terabaytlık görüntünün hukukta imkansızlık hali yarattığını ve soruşturmayı sürüncemede bırakacağını öne sürüyor. Faillerinin tespiti istenenler arasında halen komadaki Berkin Elvan ile haftalarca komada kalıp bir dizi beyin ameliyatı geçiren Lobna Allami ve plastik mermiyle gözünü kaybedenler de var.

Savcı Çimen, İEM’den Gezi protestolarının yapıldığı bölgelerdeki MOBESE kayıtlarını istedi. Hacmi 40 terabaytı bulan görüntülerin incelenmesi için İstanbul’daki 21 üniversiteden uzman isimler istendi. Bir iki üniversitenin bildirdiği birkaç ismin de bu hacimdeki görüntüleri incelemesinin birkaç yılı bulacağı düşünülüp vazgeçildi.

10 BİLİRKİŞİ GÜNDE 5 SAAT BERABER İZLEYECEK

Savcı Çimen bu kez bizzat YÖK Başkanı Gökhan Çetinsaya’ya bir yazı yazarak, ceza hukukçusu 10 akademisyen talebinde bulundu, yanıt bekleniyor. 10 ceza hukukçusunun beraber, günde 5 saat görüntüleri inceleyerek birkaç ayda sonuca ulaşacakları düşünüldü. 10 kişilik heyet, polisin "orantısız şiddet" uyguladığı bölümleri tespit edecek, ayıracak, teşhis için büyütüp çıktısını alacak ve raporlaştıracak. Gezi sürecinde polis şiddetine maruz kalanların suç duyuruları için yasal 6 aylık süre de dolmaya başladı. Mağdur avukatları ise Emniyetin 40 terabayt görüntüyü ayıklamadan savcıya göndermesinin soruşturmayı aydınlatmaya değil, sürüncemede bıraktırmaya yönelik olduğunu öne sürüp, hukukta "imkansızlık hali" olarak değerlendiriyor. Bir avukat, "Savcı nasıl polise mukavemet ettiği öne sürülen kişiden olaya karışmadığını ispatlamasını istiyorsa, şikayet edilen polisten de orantısız şiddet kullanmadığını ispatlamasını istemeli" diyor.

ÖZEL ŞİRKETE UCU AÇIK GÖREVLENDİRME

10 kişilik bilirkişi heyetine teknik destek için savcılığın görevlendirdiği Şişli’deki özel Uluslararası Kriminal Büro (UKB) web sayfasında şu açıklamayı yaptı: "Gezi olaylarında yaralananların ve yaralayanların tespiti için Ulusal Kriminal Büro görevlendirilmiş ve görev alınmıştır. İstanbul C. Başsavcılığı’na yapılan şikayetler ve güvenlik güçleri hakkında açılan soruşturma kapsamında;

1-Orantısız güç kullanılıp kullanılmadığının tespiti için teşkil edilen heyete inceleme istasyonu ve UKB uzmanları tahsis edilmek sureti ile hizmeti vermek üzere C. Savcısı tarafından talimat verilmiştir.

2-Özellikle tüm İstanbul’da şikayette bulunan ve muhtelif uzuvlarının yaralanması, göz kaybına uğrama, darp, komaya veya bitkisel hayata sokulma durumlarına sebep olan güvenlik görevlilerinin nerede, ne zaman bu eylemi yaptıklarının tespiti için derinlemesine inceleme ve tespit için UKB ucu açık olarak görevlendirilmiştir

3-Bu meyanda 27 Mayıs 2013 ile 16 Haziran 2013 tarihleri arasındaki, tüm İstanbul’da meydana gelen olayların, bütün MOBESE kayıtları, olayları anında görüntüleyen bütün haber ajansları kayıtları, özel olarak alınan kayıtlar, bir şekilde temin edilmiş olay anlarının kamera kayıtları, fotoğraf kayıtları, ses kayıtları ilgili C. Savcılığının talebi üzerine Savcılığa peyderpey gelmekle, Savcılıktan da gecikilmeden UKB masalarına aktarılarak indekslenmekte ve ayrıştırılmaktadır.

4- C.Savcılığının 16 Haziran sonrası meydana gelen ve gelecek olan her türlü olayın görüntülerinin de müzekkereye gerek kalmadan gönderilmesi talimatına istinaden, olay görüntüleri peyderpey gelmektedir. Yapılan çalışmalar kronolojik olarak çok titizlikle incelenmekte ve kriminalize edilmektedir. Bulgulara C. Başsavcılığına bekletilmeden peyderpey Raporlama düzeninde çalışılmaktadır.