Gezgin

Kıbrıs’ın Cennet Köyü

Beşparmak Dağları'nın yamaçlarındaki Karmi Köyü, bir masal mekanı gibi.. Kendi ülkelerindeki yaşam savaşını galibiyetle bitiren Avrupalıların, dünya dertlerinden uzak, huzur içinde yaşadıkları şirin bir mekan.

Dünya üstündeki her kenti, her kasabayı, her köşe bucağı gezip görecek değilim ya.. Zaten buna 'evrende bir göz kırpımı' kadar kısa olan ömür de yetmez.. Bugünlerde diğer bazı işlerimden ve özellikle mevsinden dolayı gezmeye pek vakit bulamadım.. Önümüzdeki günlerde, çantayı yüklenip, uzak-yakın coğrafyalara doğru yelken açacağım.. Bu nedenle bu hafta sayfamda, gazetemizin KKTC muhabiri Hüseyin Alkan'ı konuk edeceğim. Hüseyin'in anlattığı köy, gerçekten çok ilginç. Burası bir çoğumuzun gelecek hayallerinde yeralan bir mekan.. İnsanoğlu 'yaşam yorgunu' olacağı günlerle ilgili düşler kurar.. Bu düşlerin bazısında, bir kayık ve denize sallandırılmış bir olta vardır. Bazısında, dünyayı dolaşan bir karavan yer alır. Ama çoğunda, büyük kentlerden uzak, küçük ve şirin bir köydeki huzurlu yaşam vardır.. İşte bu hafta sayfamızda yer alan küçük köy, tamı tamına böyle bir yer.. Buradaki yaşam, bir masal kadar güzel ve huzur dolu.. Şimdi size, arkadaşımız Hüseyin Alkan'ın rehberleğinde bu cennet köşeyi tanıtmaya çalışacağım.

Eoka'nın Kalesiydi

Karmi Köyü, Beşparmak Dağları'nın kuzey yamaçlarında kurulmuş. Bu köyün ahalisini, ülkelerinde 'unlarını eleyip, eleklerini duvara asmış' Avrupalılar oluşturuyor.. Yani medeniyetin nimetlerini yeterince tadıp, başka lezzetler arayan kişiler. Bu köye, Türklerin ve KKTC vatandaşlarının yerleşmesine şimdilik izin verilmiyor.

Bir yaşam boyu kendi ülkelerinde, kariyer, çocuk yetiştirme, para kazanma, mal-mülk edinme peşinde nefes tüketen Karmili köylüler şimdi, sardunyaların uzayan sapları, kilisenin boyasının yenilenmesi, çöplerin toplanması, kedilerin kısırlaştırılması gibi sorunlarla uğraşıyorlar. Karmi köyü 1974 Barış Harekatı'ndan önce Rum tedhiş örgütü EOKA'nın en önemli kalelerinden biriymiş.. O zamanlar 621 Rumun yaşadığı Karmi'de şimdi ABD, Kanada, İngiltere, Almanya, İtalya, İsveç, İsviçre ve Hollanda'dan göç etmiş yaklaşık 200 kişi yaşıyor. Köyün 132 hanesinden boş duran 12'si, yaz aylarında turistlere kiralanıyor.

Köyde muhtar yok. Yönetim 7 kişilik bir komitenin elinde. Komitede, köylülerin seçtiği 5 kişinin yanısıra, Girne Kaymakamlığı'ndan ve Turizm Bakanlığı'ndan birer temsilci bulunuyor. Komitenin görevi, köyde huzuru, güveni ve temizliği sağlamak. Kurallara uymayan sakinler komite tarafından uyarılıyor.

İngiliz Bakkal

Karmi'nin simgesi, 1860 yılında Osmanlı Sultanı'nın izniyle yapılan Rum Ortodoks kilisesi. Artık ayin yapılmayan kilisede değişik dönemlere ait 62 ikon sergileniyor. Kilisenin gönüllü sorumlusu, 30 yıldan beri burada oturan Norveç asıllı İngiliz vatandaşı Nadia. Ziyaretçilerden topladığı bağışlarla kilisenin bakımını yaptıran Nadia, kendisini bu köye adadığını söylüyor.

Herkesin Düşü

Karmi'nin diğer bir odak noktası da Karaman Shop. Köy sakinleri, son dedikoduları burada öğreniyor, sevdiklerine ait haberleri buradan alıyorlar.. Karaman Shop'un sahibi, bakkal Tony Stephens, İngiltere'nin Leicester kentindeki tekstil fabrikasını satarak buraya yerleşmiş.. Bakkalcılık oynamaktan büyük zevk aldığını söyleyen Stephens, buradaki yaşamı için, 'bir rüya' tabirini kullanıyor. Köyün diğer buluşma noktası ise 'Crow's Nest' adlı bar. Burada içki içiliyor, yemek yeniyor ve gece yarısına doğru, 60'lı yılların müziği eşliğinde dans ediliyor.

Hepimizin düşünde, gelecek yıllarda böyle bir köyde tasasız, dingin bir yaşam sürmek yatmaz mı?.. Sizi bilmem ama Karmi tam bana göre.. İlerideki yaşlarımda bu köyün bir sakini olup, sardunyanın sapı, kedilerin kısırlaştırılması konularında kafa yormak isterim..