Gerçek öğretmen gibi davranıp Gizem'in hayatını karartmadılar

‘‘Andımız’’ı küfürle okudu 11 yaşındaki Gizem. Kendisi dahil herkes şoke oldu. Gizem, dışlanabilir, yalnız kalabilirdi ama öyle olmadı. Okul müdürü, öğretmenler ve arkadaşları Gizem'e sahip çıktı ‘‘Seni özledik’’ diye Gizem'i ziyarete gitti. Gizem de okuluna ve hayata döndü yeniden...

ÇANAKKALE'de, ‘‘Atamıza Andımız’’ı okurken küfreden 11 yaşındaki kız öğrenci Gizem Üzden, ailesi ve öğretmenlerinin sıcak yaklaşımıyla bir kábustan uyandı. Olaydan sonra çok utanan ve okula gitmek istemeyen Gizem Üzden, öğretmen ve arkadaşlarının, ‘‘Seni çok özledik’’ diye ziyarete gelmelerinin ardından okuluna yeniden kavuştu.

HERKESİ ŞAŞIRTTI

Eğitim camiasını sarsan olay, kentin başarılı eğitim kurumları arasında gösterilen Ömer Mart İlköğretim Okulu'nda 18 Mayıs'ta meydana gelmişti. Beşinci sınıf öğrencisi Gizem, bahçede ‘‘Türküm doğruyum’’ diye andımızı okurken, ‘‘Ülküm yükselmek’’ diye devam eden bölümünü ‘‘Ülküm ananızı ...’’ diyerek küfürlü bitirmişti.

İLK ADIM

Okul Müdürü Mehmet Keskin, hiçbirşey olmamış gibi ‘‘Arkadaşınız andımızın sözlerini karıştırdı’’ diyerek Gizem'i kendi sırasına aldı. Bir başka öğrenciye görev verdi. Gizem, olayın ilk sıcaklığıyla şoku birarada yaşarken, etkilenmedi. Ancak küfürlü yemin kulaktan kulağa yayılınca, gözler küçük kızın üzerine çevrildi.

Gizem, ailesine artık okula gitmek istemediğini söyledi. Market işletmecisi baba Erdinç Üzden, Okul Müdürü Mehmet Keskin'e durumu iletti.

SENİ ÇOK ÖZLEDİK

Müdür Keskin, elinde ‘‘Çocuk Kalbi’’ romanı, bir buket çiçek, yanına öğretmenler, rehber öğretmenler ve Gizem'in sınıf arkadaşlarını da alarak ‘‘küfürbaz’’ öğrencisini evinde ziyaret etti. Gizem, büyük bir şaşkınlık yaşadı. Önce okula gitmemekte kararlı olduğunu söyledi, ‘‘Öğretmenlerim kızar. Arkadaşlarım alay eder’’ dedi.

SICAK YAKLAŞIM KAZANDIRDI

Yumuşak, ürkütmeden yaklaşan Müdür Keskin, ‘‘Sen bilirsin. İstersen bir daha düşün. Dilersen birkaç gün okula gelme. Ama şunu bilmeni istiyoruz. Seni çok özledik. Aramızda görmek istiyoruz’’ dedi. Taktik işe yaradı. Ertesi sabah, Gizem koşa koşa okulunun yolunu tuttu. Bu konu okulda bir daha hiç açılmadı. Ceza verilmedi. Hatası öğrencinin yüzüne hiç vurulmadı. Arkadaşları da olayı hatırlatmamak için elinden geleni yaptı.

Okul Müdürü: Suçlu diye bakmadık

Okul Müdürü Mehmet Keskin, Gizem'i kazanmayı başardıklarını söyledi. Keskin, öğrencisine sürekli bu tür hataların, -yanlışların herkesin başına gelebileceğini telkin ettiğini belirterek, şunları söyledi: ‘‘Baskı kurulmadı. Ona suçlu gözüyle bakmadık. Aileyle işbirliği yaptık. Onlar da çok olgun davrandı. Bu olay hiç yaşanmamış gibi davranıyoruz. Öğretmen çocuğa kızar, 'Hayvan herif' der. Bu da küfürdür. Öğretmenlerimizi uyardık. Biz bu olayı kapattık, ama geniş bir küfür dosyası açtık. Küfür araştırması yaptık. Bu anketle ortaya çıktı ki çocuklar küfürü çok kullanıyor. Tekerlemeler haline getirmişler. Ezberlemişler. Örnek olması için sonucu rapor haline getirip Milli Eğitim Müdürlüğü'ne ileteceğiz. Çocuklara bu tavırlarının yanlış olduğunu anlatıyoruz.’’

Uzman görüşü: Takdire değer

DOKUZ Eylül Üniversitesi Eğitim Bilimleri Enstitüsü Müdür Yardımcısı Yrd. Doç. Dr. Hadiye Küçükkaragözoğlu, okul yöneticileri ve öğretmenlerin yaklaşımının takdire değer olduğunu söyledi. Küçükkaragözoğlu, şu değerlendirmeyi yaptı:

‘‘İnsanlar yaptıklarından, belli bir yaştan sonra sorumlu tutulmalı. Bir çocuğu yetiştiren, büyüten ortamın gözönüne alınması gerekir. Burada çocukların kendilerini daha rahat, güvenli ifade edebilecekleri yumuşak yaklaşım sunulmuş. Bireyi tek başına ele almamak, onu etkileyen sosyal, çevresel koşulları irdelemek, olumlu yaklaşılırsa, iyi ortam sunulursa onların olumlu noktaya gelebileceklerini görebilmek önemli. Dışlamak çok kolaydır. Eğitimci ve rehber öğretmenlerin çağa uygun yaklaşımları gelecek de kurtarıyor. Gizem’in geleceğini kurtardığı gibi. Kutlamak gerekir.’

Baba: O daha 11 yaşında

Baba Erdinç Üzden, kızının yaşadıklarına üzüldüğünü belirterek şunları söyledi: ‘‘11 yaşında bir çocuk olduğunu, yetişkin gibi düşünemediğini belirtmek istiyorum. Benim kızım utancından okula gitmek istemedi. Hatta bir gün gitmedi. Ben ve annesi onu ikna ettik. Okuldaki öğretmenleri de bizim gibi düşündü. Yaptığının yanlış ama utanılacak birşey olmadığını, onu aralarında görmek istediklerini söylediler. Şimdi herşey normale döndü. Dilerim bir daha yaşamayız.’’

Yüzde 99.9’umuz küfürle içiçe

MİLLİ Eğitim Müdürü Nihat Tarakçı da eğitimin değişen çağdaş yüzünü gösterdi. Tarakçı, Avrupa Birliği'ne öğrenci yetiştirdiklerini vurguladı. Geniş kapsamlı ekip çalışması başlattıklarını belirten Tarakçı, ‘‘Bu öğrencimizin başına gelen toplumsal bir olay. Hedefimiz temiz düşünen, sağlıklı öğrenen öğrenci yetiştirmek. Okullarımızla okul çevresini birleştirmek, okuldaki bilgisayar ve benzeri öğrenim gereçlerini toplumla paylaşmak, dar düşünceleri bilgi ve beceriyle genişletmek. Rehber öğretmenlerimizi küfüre son noktayı koymak için bir dizi çalışmaya tabi tuttuk. Toplumun yüzde 99.9'u sokakta çevresinde ve hatta aile içinde küfürle karşılaşıyor’’ dedi.