Güncelleme Tarihi:
STAY
GÄ°TME
Yön: Marc Foster
Oyn: Ewan McGregor, Ryan Gosling, Kate Burton
Tür: Dram-Gerilim
Süre: 99 dk.
Kimileri diğer tarafa açılan kapıları farklı yöntemlerle zorlarken, kimileri de bunu filmlerle yapmaya çalışıyor.
Bu hafta vizyona giren Gitme de iÅŸte böyle bir film. Bizleri çekim hileleriyle gerçeklik, rüya, halisünasyon, ilüzyon, zaman, mekan, yaÅŸam, ölüm arasında getirip götürerek, algılama kapasitemizi geniÅŸletmeye, gördüklerimizin ötesini düşünmeye zorluyor. Hiç bir ÅŸeyi olduÄŸu gibi göstermeyerek bir yerde çalıştırıyor izleyiciyi, beyin egzersizi yaptırıyor. Â
21. DOÄžUMGÃœNÃœNDE Ä°NTÄ°HAR
Filmde olayların göründüğü ya da anlatıldığı gibi olmadığını bilin, diyerek uyarımızı yapalım ve buna rağmen, geleneği bozmadan konuyu anlatalım.
New York'lu bir psikiyatrist olan Sam Foster (Ewan McGregor), meslektaşından devraldığı, 21'inci yaşını doldurduğu gün intihar etmeyi düşünen bir hastasını bu intihardan kurtarmaya çalışmaktadır. Fakat hastası Henry Lethem'in (Ryan Gosling) intiharının ardında gerçek ötesi bir gizem saklıdır.
Sam, Henry'nin hayatının derinlerine indikçe kendi hayatında da tuhaf şeyler olmaya başlar. Önce evlenmeyi düşündüğü kız arkadaşı ve eski bir hastası olan Lila (Naomi Watts) ile sorunlar başgösterir. Daha sonra gittikçe artan gerçek üstü olaylarla başetmek zorunda kalır. Sam artık neyin gerçek neyin hayal olduğunu anlayamaz duruma gelmiştir.
Aynı filmi seyredenler gibi!
Neden derseniz; bir süre sonra bizler de, aynı filmin ana karakteri gibi, neler döndüğünü takip edemez hale geliyoruz. Tekrarlanan sahneler her seferinde farklı bir şey düşünmemize, hayal kurmamıza, işin içinden çıkmak için çareler üretmeye çalışmamıza neden oluyor.
Gerçek, rüyalar, hayaller iç içe giriyor. Kolunda sigara söndürüp, bunu Cehennem için alıştırma yapmak olarak nitelendiren Henry'nin nereye varmak istediğini bir türlü anlayamıyoruz. Sam, Henry'yi çözmeye çalıştıkça hayatları daha da içiçe geçiyor ve iki adamın hikayeleri paralel olarak ilerlemeye başlıyor.
Sürpriz finalde bazı şeyler açıklığa kavuşuyor belki ama bu kez de son 90 dakikada izlediğiniz sahnelerin üzerinden yeniden geçme isteği uyanıyor içinizde. Her detaya her soru işaretine açıklık getirmek için filmi geri sararken, yine de cevaplanmayan pek çok soru, havada kalan pek çok sahne oluyor.
Gitme'de yönetmen Mac Foster kadar görsel yönetmen Kevin Tod Haug'u da anmak gerek. Çünkü kamera açılarından, sahneler arası geçişlere, yavaş ve hızlı çekimlerden, renk oyunlarına kadar hikayeye katkı sağlayacak her türlü görsel numarayı başarıyla gerçekleştirmiş Tod Haug.
"GÄ°TME"YÄ°N DÄ°YEN DE OLDU
Gitme'ye hayran kalacağınız ya da çok zorlama bulacağınız filmlerden. Hikayeyi yapmacık bulsanız da filmin farklı kamera açıları, leziz geçişlerle süslenmiş görüntülerine ve Ewan McGregor'ın son derece sakin ve etkileyici performansına bayılacağınıza şüphe yok.
Her ne kadar bazı yabancı sinema eleştirmenleri filmle ilgili olarak, "kendinize eziyet etmek istemiyorsanız bu filme 'Gitme'yin" şeklinde yazılar yazmış olsa da, Gitme, tam tersine, hayalle gerçek arasında sörf yapan bu tip filmlerden hoşlanan izleyicilerde, olan biteni daha iyi anlayabilmek için bir kez sinemaya gitme istediği uyandırıyor.
Marc Foster'ın filmini zoru, gerçekle hayal arasında gidip, gelen, mekan, ışık oyunlarıyla izleyenleri etkileyen, sonu sürprizli, bilmece gibi filmlerden hoşlananlara tavsiye edebiliriz.
KARAYİP KORSANLARI: ÖLÜ ADAMIN SANDIĞI
PIRATES OF THE CARIBBEAN: DEAD MAN'S CHEST
Yön: Gore Verbinski
Oyn: Johnny Depp, Orlando Bloom, Keira Knightley
Süre: 150 dk.
Tür: Akisyon-Macera-Komedi
Korsanımız geri döndü
Geçtiğimiz hafta gösterime girdiği Amerika'da hem ilk gün hem de ilk üç gün rekorunu kıran Karayip Korsanları: Ölü Adam'ın Sandığı bizde de vizyonda.
Devam filminde kahramanlarımız Ölü Adamın Sandığı'nın peşine düşüyorlar. Ve bu arada, deniz mahsülünü andıran yaratıklarla dolu Uçan Hollandalı gemisinin efsanevi kaptanı Davey Jones'la da uğraşmak zorunda kalıyorlar.
Devam filminde tekrardan kaçmak adına karakterlere yeni özellikler eklenmiş. Ayrıca karşımızda ilkine göre daha fazla karanlık öğeler barındıran, gerilimli ama bir o kadar da komik bir film var. Aksiyon sahneleri, özel efektler başarılı. Johnny Depp, Jack Sparrow rolünde yine döktürüyor.
Karayip Korsanları: Ölü Adam'ın Sandığı, sürprizleri, esprileri, ilkine göre dozu arttırılmış özel efektleri ve aksiyon sahneleriyle keyifle izlenecek, mükemmel bir yaz filmi. Salondan çıkarken aklınızın Jack Sparrow'da kalacağına hiç şüphe yok.
MA VIE EN L'AIR
HAVADA AÅžK VAR
Yön: Remi Bezançon
Oyn: Vincent Elbaz, Marion Cotillard, Gilles Lellouche
Tür: Romantik-Komedi
Süre: 105 dk.
Sevgiliye uçmak
Son zamanlarda öyle berbat Fransız filmleri izledik ki Havada Aşk Var adeta ilaç gibi geldi, kafamızda oluşmaya başlayan Fransız filmi imajını da biraz olsun düzeltti.
Dolu dolu bir romantik komedi izlemek isteyeceklerin rahatlıkla bilet alabileceği film genç bir adamın hayatının aşkını bulmasını konu alıyor.
Kahramanımız Yann Karbec (Vincent Elbaz), bir pilot eğitmeni ve ne tezattır ki, uçağa binmekten korkuyor. Bu korku hayatının kadını için dünyanın öbür ucuna gitmesine engel oluyor. Aklından çıkaramadığı sevgilisini unutmak için film boyunca pek çok sevgili değiştiriyor Yann.
Genç yönetmen Remi Bezançon'un bu ilk filmi, başarılı oyuncuları ve zekice yazılmış, akılda yer eden diyalogları ile Fransız sinemasında eşine az rastlanır bir romantik komedi. İnsan ilişkilerini masaya yatırıp, esprili bir dille didikleyen bu sıcak filmi sevmemek çok zor.