GE'nin gözü rüzgar enerjisinde
Güncelleme Tarihi:
ANKA
Oluşturulma Tarihi: Haziran 03, 2008 16:53
GE Türkiye ve Güney Batı Asya Genel Müdürü Kürşat Özkan, rüzgar enerjisinin GE’nin önemli bir faaliyet alanı olacağını söyledi.
General Electric’in çevreci teknolojiler olarak nitelediği ecomagination stratejisi ile ilgili gelişmeleri değerlendirmek üzere bir basın toplantı düzenleyen Özkan, çevre ve yenilenebilir enerji yatırımlarında odaklaşan GE’nin 2007’de Türkiye operasyonlarından 1.5 milyar dolar gelir elde ettiğini açıkladı. Özkan, Türkiye’de halihazırda 40’a yakın nükleer enerji santrali projesi bulunduğunu, enerji fiyatlarındaki yüksek artışlar ve küresel ısınma nedeniyle giderek önemli bir seçenek haline gelen nükleer enerji santral işiyle de yakından ilgilendiklerini, bu konuda ilgili taraflarla görüşmelerin sürdüğünü muhtemel oluşacak konsorsiyumlar içinde yer alacaklarını söyledi.
Özkan, yüzde 50 ortağı bulundukları GAMA Enerji ile Türkiye ve bölgedeki yatırımları kapsayan 3 bin megawata ulaşan ve önemli kısmı yenilenebilir enerji üretmeyi amaçlayan 3 milyar doların üzerinde projeleri olduğunu belirterek “ Rüzgar enerjisinde aldığımız siparişler Türkiye’nin şu anki kurulu üretim kapasitesinin birkaç misli üzerinde. Rüzgar enerjisi GE’nin Türkiye’de bugün ve geleceğe yönelik önemli bir faaliyet alanı olacak” dedi.
YILLIK AR-GE BÜTÇESİ 1.5 MİLYAR DOLAR
Dünya çapında GE’nin ecomagination ürünleri siparişlerinin 70 milyar doları aştığını söyleyen Özkan, 2010 yılı ciro hedefinin de 20 milyar dolardan 25 milyar dolara çıkarıldığını açıkladı. Özkan,GE’nin enerji tasarruflu ve çevre dostu ürün ve hizmet portföyünden elde ettiği gelirin 2006’ya kıyasla yüzde 15’in üzerinde aratarak 2007 de 14 milyar dolara ulaştığını kaydederek, GE’nin çevreci teknolojilere verdiği önem ve iddianın en önemli kanıtı olarak da yıllık Arge bütçesinin 1.5 milyar dolara yükseltilmesini gösterdi.
KYOTO ÇEVRECİ ENERJİ PAZARINI BÜYÜTÜR
Kürşat Özkan GE’nin 5 ana kategoride ve 30 işkolunda faaliyet gösterdiğini, Türkiye’deki faaliyetlerinin de bu yaygınlıkta olduğunu belirterek, Türkiye’nin Kyoto protokolünü imzalamasıyla çevreci yatırımların hız kazanacağını ve bu alanda sahip oldukları teknoloji ve deneyim ile bu alanda iddialı olduklarını söyledi. Özkan, “ Kyoto ile birlikte çevreyle ilgili kriterler giderek daha da sıkılaşacak.Çevre bilincinin artışına paralel olarak uygulamada da yeni regülasyonlar yapılacak. Biz Türkiye’nin Kyoto’yu imzalama yönündeki adımını alkışlıyoruz ve doğru yönde atılmış bir adım olarak görüyoruz. Böylece yeni pazar yaratıcı çevreci yatırımlar da hız kazanacaktır” dedi.
"ÇEVRECİ YATIRIM BİR HOBİ DEĞİL MECBURİYET"
Gelişen ekonomilerin küreselleşme sürecinin lokomotifi olduğuna dikkat çeken Kürşat Özkan, doğal kaynaklarda kıtlık yaşandığı ve enerji fiyatlarının yükseldiği bir dönemde, çevreci teknolojilerin bir gereklilik haline geldiğini, küresel ölçekte yaşanan bu gelişmeler tüm dünyayı bir işbirliğine ve ortak hareket etmeye zorladığını belirtti. Özkan küresel çapta enerji ve çevreci yatırımların trilyon dolarlarla ifade edilen bir iş potansiyeli olduğunu söyleyerek “ Petrol fiyatları istikrarlı bir sürece girse bile, çevreci yatırımlardan ve yenilenebilir enerji yatırımlarından kimsenin kaçma şansı yoktur. GE olarak çevreci teknolojileri ve ecomagination stratejisini sadece ticari ve ekonomik bir yaklaşım olarak benimsemiş değiliz,ekonomik bakış açıları ile çevreci kaygıları paralel işleyen bir süreç olarak görüyoruz. Artık tüm ülkeleri ve yatırımcı kuruluşları ortak düzenleme yapmaya yönelten mecburiyetler var. Yoksa çevreci olmak kimse için artık bir hobi değildir” diye konuştu.
SAHİL KENTLERİNDE DENİZ SUYUNDA ARTIMA İLE ÇÖZÜM BULUNABİLİR
GE’nin küresel ölçekte yeni su tasarrufu ve suyun yeniden kullanımı hedefiyle hareket ettiğini aktaran Özkan, 2012 yılına kadar global su kullanımını yüzde 20 düzeyinde azaltmayı taahhüt ettiğini ve küresel ölçekte 7.4 milyon metreküp tatlı suyun tasarruf edilmesinin beklendiğini söyledi. Özkan, GE’nin 2007 yılında tatlı su kaynaklarından el değmeden elde ettiği soğutma sularının yanı sıra içme, temizlik ve işletme için tükettiği toplam su miktarının 2006’ya göre yüzde 2 azaldığını belirtti. Özkan, Türkiye’de çevreci yatırımlar ve teknolojiler doğrultusunda su tasarrufu sağlayacak teknolojileri yaşama geçirme yaklaşımında bulunduklarını hatırlatarak “ Yaz aylarında su sıkıntısının belli bölgelerde yoğunlaştığını ve mevsimsel olarak su sıkıntısının özellikle sahil kentlerinde yoğunlaştığını biliyoruz. GE’nin modüler ve taşınabilir tesisleri var ve deniz suyundan arıtma yapılarak elde edilecek su kaynaklarının özellikle sahil kentlerinde sorunun çözümüne katkı yapabileceğini düşünüyoruz”dedi.
TÜRKİYE DE ENERJİ YATIRIMLARI
Çevreci yatırımlar ve enerji projeleri kapsamında Türkiye’de gelecek 20 yılı kapsayan dönemde 90 milyar dolara kadar hesaplanan bir iş potansiyeli olduğuna işaret eden Özkan, “Çevreyi koruyan ve kaynakları tüketmeyen yatırımlar ve yenilenebilir enerji projeleri tüm dünyada olduğu gibi Türkiye’de de bu süreçte öne çıkacak. En iyi teknolojilere sahip olanlar bu alanda doğal olarak kuvvetli olacaklar. Çevreyi koruyarak kalkınmak artık çok önemli. Çevreyi kaybettiğinizde bir daha geri getirmek mümkün değil, o yüzden artık tüm ekonomik faaliyetlerin çevreyi koruma amacına uygun tasarlanması gerekiyor.Biz GE olarak stratejimizi sahip olduğumuz yeni teknolojilerle ve uluslararası deneyimle bu alanda önde ve kuvvetli bir oyuncu olmak şeklinde inşa etmiş durumdayız” diye görüşlerini özetledi.
Özkan, yüzde 50 ortağı bulundukları GAMA Enerji ile Türkiye ve bölgedeki yatırımları kapsayan 3 bin megawata ulaşan ve önemli kısmı yenilenebilir enerji üretmeyi amaçlayan 3 milyar doların üzerinde projeleri olduğunu belirterek “ Rüzgar enerjisinde aldığımız siparişler Türkiye’nin şu anki kurulu üretim kapasitesinin birkaç misli üzerinde. Rüzgar enerjisi GE’nin Türkiye’de bugün ve geleceğe yönelik önemli bir faaliyet alanı olacak” dedi.
YILLIK AR-GE BÜTÇESİ 1.5 MİLYAR DOLAR
Dünya çapında GE’nin ecomagination ürünleri siparişlerinin 70 milyar doları aştığını söyleyen Özkan, 2010 yılı ciro hedefinin de 20 milyar dolardan 25 milyar dolara çıkarıldığını açıkladı. Özkan,GE’nin enerji tasarruflu ve çevre dostu ürün ve hizmet portföyünden elde ettiği gelirin 2006’ya kıyasla yüzde 15’in üzerinde aratarak 2007 de 14 milyar dolara ulaştığını kaydederek, GE’nin çevreci teknolojilere verdiği önem ve iddianın en önemli kanıtı olarak da yıllık Arge bütçesinin 1.5 milyar dolara yükseltilmesini gösterdi.
KYOTO ÇEVRECİ ENERJİ PAZARINI BÜYÜTÜR
Kürşat Özkan GE’nin 5 ana kategoride ve 30 işkolunda faaliyet gösterdiğini, Türkiye’deki faaliyetlerinin de bu yaygınlıkta olduğunu belirterek, Türkiye’nin Kyoto protokolünü imzalamasıyla çevreci yatırımların hız kazanacağını ve bu alanda sahip oldukları teknoloji ve deneyim ile bu alanda iddialı olduklarını söyledi. Özkan, “ Kyoto ile birlikte çevreyle ilgili kriterler giderek daha da sıkılaşacak.Çevre bilincinin artışına paralel olarak uygulamada da yeni regülasyonlar yapılacak. Biz Türkiye’nin Kyoto’yu imzalama yönündeki adımını alkışlıyoruz ve doğru yönde atılmış bir adım olarak görüyoruz. Böylece yeni pazar yaratıcı çevreci yatırımlar da hız kazanacaktır” dedi.
"ÇEVRECİ YATIRIM BİR HOBİ DEĞİL MECBURİYET"
Gelişen ekonomilerin küreselleşme sürecinin lokomotifi olduğuna dikkat çeken Kürşat Özkan, doğal kaynaklarda kıtlık yaşandığı ve enerji fiyatlarının yükseldiği bir dönemde, çevreci teknolojilerin bir gereklilik haline geldiğini, küresel ölçekte yaşanan bu gelişmeler tüm dünyayı bir işbirliğine ve ortak hareket etmeye zorladığını belirtti. Özkan küresel çapta enerji ve çevreci yatırımların trilyon dolarlarla ifade edilen bir iş potansiyeli olduğunu söyleyerek “ Petrol fiyatları istikrarlı bir sürece girse bile, çevreci yatırımlardan ve yenilenebilir enerji yatırımlarından kimsenin kaçma şansı yoktur. GE olarak çevreci teknolojileri ve ecomagination stratejisini sadece ticari ve ekonomik bir yaklaşım olarak benimsemiş değiliz,ekonomik bakış açıları ile çevreci kaygıları paralel işleyen bir süreç olarak görüyoruz. Artık tüm ülkeleri ve yatırımcı kuruluşları ortak düzenleme yapmaya yönelten mecburiyetler var. Yoksa çevreci olmak kimse için artık bir hobi değildir” diye konuştu.
SAHİL KENTLERİNDE DENİZ SUYUNDA ARTIMA İLE ÇÖZÜM BULUNABİLİR
GE’nin küresel ölçekte yeni su tasarrufu ve suyun yeniden kullanımı hedefiyle hareket ettiğini aktaran Özkan, 2012 yılına kadar global su kullanımını yüzde 20 düzeyinde azaltmayı taahhüt ettiğini ve küresel ölçekte 7.4 milyon metreküp tatlı suyun tasarruf edilmesinin beklendiğini söyledi. Özkan, GE’nin 2007 yılında tatlı su kaynaklarından el değmeden elde ettiği soğutma sularının yanı sıra içme, temizlik ve işletme için tükettiği toplam su miktarının 2006’ya göre yüzde 2 azaldığını belirtti. Özkan, Türkiye’de çevreci yatırımlar ve teknolojiler doğrultusunda su tasarrufu sağlayacak teknolojileri yaşama geçirme yaklaşımında bulunduklarını hatırlatarak “ Yaz aylarında su sıkıntısının belli bölgelerde yoğunlaştığını ve mevsimsel olarak su sıkıntısının özellikle sahil kentlerinde yoğunlaştığını biliyoruz. GE’nin modüler ve taşınabilir tesisleri var ve deniz suyundan arıtma yapılarak elde edilecek su kaynaklarının özellikle sahil kentlerinde sorunun çözümüne katkı yapabileceğini düşünüyoruz”dedi.
TÜRKİYE DE ENERJİ YATIRIMLARI
Çevreci yatırımlar ve enerji projeleri kapsamında Türkiye’de gelecek 20 yılı kapsayan dönemde 90 milyar dolara kadar hesaplanan bir iş potansiyeli olduğuna işaret eden Özkan, “Çevreyi koruyan ve kaynakları tüketmeyen yatırımlar ve yenilenebilir enerji projeleri tüm dünyada olduğu gibi Türkiye’de de bu süreçte öne çıkacak. En iyi teknolojilere sahip olanlar bu alanda doğal olarak kuvvetli olacaklar. Çevreyi koruyarak kalkınmak artık çok önemli. Çevreyi kaybettiğinizde bir daha geri getirmek mümkün değil, o yüzden artık tüm ekonomik faaliyetlerin çevreyi koruma amacına uygun tasarlanması gerekiyor.Biz GE olarak stratejimizi sahip olduğumuz yeni teknolojilerle ve uluslararası deneyimle bu alanda önde ve kuvvetli bir oyuncu olmak şeklinde inşa etmiş durumdayız” diye görüşlerini özetledi.