OluÅŸturulma Tarihi: Åžubat 22, 2004 00:00
Genelkurmay Başkanlığı Genel Sekreterliği, Sabiha Gökçen hakkında dün yayımlanan ''Sabiha Gökçen'in 80 Yıllık Sırrı'' başlıklı haberle ilgili yazılı bir açıklama yaptı. Açıklamada, 2001 yılında vefat eden
Atatürk'ün manevi kızı Sabiha Gökçen'in Atatürk'ün Türk milletine bir armağanı olduğu vurgulanarak, şunlar kaydedildi:    ''Kendisi Türk Silahlı Kuvvetleri'nin ilk kadın savaş pilotu olarak Türk havacılığının onursal bir ismidir. Sabiha Gökçen aynı zamanda Atatürk'ün Türk kadınının Türk toplumu içinde bulunmasını istediği yeri gösteren değerli ve akılcı bir sembolüdür. Böyle bir sembolü amacı ne olursa olsun tartışmaya açmak milli bütünlüğe ve toplumsal barıştkısı olmayan bir yaklaşımdır. Yüce Atatürk, Türk milletini 'Türkiye Cumhuriyeti'ni kuran Türkiye halkına Türk milleti denir' şeklinde tanımlamıştır. Atatürk milliyetçiliği, görüldüğü gibi etnik ve dini temellere dayanmamaktadır. Anayasamızın 66. maddesinde de Türk vatandaşlığı 'Türk Devletine vatandaşlık bağı ile bağlı olan herkes Türk'tür' şeklinde ifade edilmektedir.    Bir iddiayı, milli duygu ve değerleri de kötüye kullanarak bu şekilde yayımlamanın habercilik olarak nitelendirilmesini kabul etmek mümkün değildir. Burada asıl önemli olan husus yapılan bu
haber ile neyin amaçlandığıdır. Son zamanlarda Türk medyasının bir bölümünde Atatürk milliyetçiliÄŸine ve ulus-devlet yapısına karşı sürdürülen haksız ve temelsiz eleÅŸtiriler yanında, Atatürk milliyetçiliÄŸi yerini almak üzere saÄŸlıklı olmayan ve tehlikeli düşüncelere bilinçli veya bilinçsiz bir ÅŸekilde ve sorumsuzca yer verildiÄŸi kaygıyla izlenmektedir. Ulusal birlik ve beraberliÄŸimizin en güçlü olması gereken bu dönemde milli birlik ve beraberliÄŸimize ve milli deÄŸerlerimize yönelik bu tip yayımların ne amaçla yapıldığı Türk toplumunun büyük bir kesimince artık anlaşılmakta ve endiÅŸe ile izlenmektedir. Türk milletinin birlik ve beraberliÄŸine layık olduÄŸu toplumsal barışa, Atatürk'ün manevi varlığına ve düşünce sistemine, Türk milletine yakışır saÄŸduyu içerisinde sahip çıkmanın ve savunmanın, Türk Silahlı Kuvvetleri yanında her Türk vatandaşına ve bütün kurumlarına düşen açık ve seçik bir görev olduÄŸu ortadadır. Bu kapsamda, Türk medyasının Atatürk'ün manevi varlığına, düşünce sistemine Türkiye Cumhuriyeti'nin temel ilke ve deÄŸerlerine, Türk milletinin birlik ve beraberliÄŸine daha duyarlı olması ve yayım ilkelerini bu düşünceler ışığında gözden geçirmesi de ulusça beklenmektedir.''   Â
button